Yasin AKTAY
Suriye'de yaşananların bir mezhep savaşı olduğu görüntüsü, savaşı yönetenlerin ısrarla vermeye çalıştığı bir görüntü. Doğrusu, savaş sahasında savaşanların birbirlerini öldürmek için kullandıkları dil ve motivasyon da mezhep dili ve motivasyonu. Oysa bu mezheplere mensup olanlar yüzyıllardır birlikte yaşıyorlar ve böyle bir savaşa kendi başlarına hiçbir zaman girişmeyi düşünmediler. Aksine Batılı müdahale, özellikle Irak işgali farklı mezhepleri ve etnik grupları birbirlerine düşman kılacak süreçleri besledi. Bütün bu süreçlerde de başta ABD olmak üzere bütün harici aktörler asıl belirleyici oldu.
Sünni tarafta olması beklenen Türkiye'nin tutumu baştan beri mezhep üstü olmayı önemsedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Necef ziyaretinden itibaren “bizim Sünnilik veya Şiilik diye bir dinimiz yok, ama İslam dinimiz var” diyerek ölçüyü net bir biçimde koydu. Ayrıca bugün Şii mezhebine mensup olanlara olayı bir mezhep savaşı olmaya ikna eden ve Sünniliğin temsilcisi olarak sunulmaya çalışılan DEAŞ terörünün baş düşmanı İran değil Türkiye. Üstelik aynı DEAŞ'a karşı en çetin savaşı da Türkiye yürütüyor. Bu savaşta şehitler veriyor.
Esad'ın yaptığının Şiilikle ilgisi olmadığında ısrarla duruyoruz, bilakis yaptığı her şey Şiiliği de katlediyor. Onu korumaya çalışan İran'ın veya Hizbullah'ın da Şii olması, yaptıklarını Şiilikle alakalı kılmıyor. Bunu en iyi ifade eden yine bir Şii'ye kulak verelim isterseniz.
Hizbullah'ın eski, ilk genel sekreteri, Şeyh Subhi Tufeyli'nin bir mülakatında söyledikleri İran ve Hizbullah'a esaslı Şiilik dersi veren konuşmalar. Tufeyli, aslında her Cuma günü hutbesinde bu yönde konuşmalar yaparak Suriye'de yaşananlara İran ve Hizbullah'ın yaptığı katkıyla Şiiliğe karşı nasıl bir kıyımın içinde olduğunu anlatıyor. Kuşkusuz Şiilik ve Sünniliğin gerçek anlamı üzerine tarih ve ilahiyat tartışmalarını bitirip tüketecek bir şey değil bu. Ona ayrıca bakalım, ama bugün yaşadığımızın mezhep savaşı değil, mezhepleri de hoyratça harcayan bir emperyalist mezhep sömürgeciliği olduğunu görmek için bu sese kulak verelim.
TUFEYLİ: HZ. ZEYNEB'İN MEZARINI KİM HEDEF ALIR?
“Bugün Hizbullah Suriye'de savaşıyor. Peki oraya Lübnanlıları korumak için mi gitti?
Yoksa Suriye'de yaşayan Şiileri savunmak için onlara yardım etmeye mi? Suriye Şiilerinin hiçbir zaman korunmaya ihtiyaçları yoktu ki. Onlar hiç tehlike içinde değillerdi. Onları biz bataklığın içine soktuk.
Bugün Şiiler bizim hatalarımız yüzünden tehlike altında. Biz sebep olduk! Suriye'de Şiilerin başına gelebilecek en ufak zararın sorumlusu biziz. Onların başını derde sokan biziz. Acı çekmelerine biz sebep olduk. Suriye Şiileri bizlerin ne yardımına ne desteğine ihtiyaçları var.
Seyyide Zeynep türbesi için de aynı. Mezar Taşlarının hiç kimse tarafından korunmasına ihtiyacı yok! Biz Seyyide Zeyneb'i seviyoruz da Sünniler nefret mi ediyor zannediyorsunuz? Seyyide Zeynep bütün Müslümanlar için saygıdeğerdir!
Yalan, yapmak istediklerini gizlemek için Seyyide Zeynep türbesini koruma veya Suriye'deki Lübnanlı Şiileri korumak sadece propaganda için bir bahane. İnsanları aldatmak için bir taktik bunlar. Asıl mesele Suriye rejimini korumak!
Halkını öldüren, suçlu, zalim rejimi korumak için savaşıyorlar! Nasıl olur da rejim kendi halkını her türlü silah ve füzelerle bombalar! Ama işgalci İsrail'e bir tek füze dahi atmışlığı yok! Burada bir soruyorum: Kim İstifade etmektedir? Tabii ki İsrail. Yani bugün biz İsrail'in menfaatlerine hizmet etmiş oluyoruz. Suriye'de savaşa karışmamız İsrail'e fayda sağlıyor.
Daha beteri, Açık olalım, iki taraftan birinin savaşı kazanmasına müsaade etmezler! İki taraf da kaybetsin, ümmet yıkılıp yok olsun istiyorlar. Amaçları bu.
İsrail gibi Batı ve ABD için de hepsinin çıkarları aynı. Birbirimizi kırıp parçalayalım, Lübnan'dan Suriye'ye mezhep çatışmaları bitmesin. Bu onlara yapabileceğimiz en büyük iyiliktir ve Dünyanın gözünde her zaman önemsiz olacağız. Onlara ne kadar büyük hizmet ettiğimizi hayal edebiliyor musunuz? Görün ey İranlı yöneticiler! Kutsal Kudüs'ü işgal eden ümmetin düşmanı Siyonistlerin çıkarlarına nasıl hizmet ediyoruz!
Hizbullah'ın bunu yapmaya hakkı yok. Suriyeli Şiileri gerçek bir facianın içine attı. Suriye'de öldürülen her Şiiye Hizbullah sebep oluyor. Yıkılan her evde, kesilen her ağaçta Hizbullah ve İran'ın sorumluğu var. Suriye Şiilerini Lübnan ve bölgesindeki iğrenç mezhep savaşından uzaklaştırabilirdik.
Orada bir halk var ve bir de Zalim yönetici. Halk bu zalim yöneticiden kurtulmak istiyor. Onlara mani olmaya hakkımız yok.
Biz imam Hüseyin'in takipçileri olduğumuzu söylüyoruz ve ona yapılan haksızlığa ağlıyoruz. Hz. Hüseyin'den konuştuğumuzda zalime karşı ayaklandığını tekrarlıyoruz! Peki şimdi olan ne? Zalime karşı bir ayaklanmadır.
İsrail'e atıp tutuyoruz, konuştukça konuşuyoruz. Sonra genç direnişçileri ve silahları başka yerlere kurban ediyoruz, bu gençler bizim için çok değerli. Gençleri Siyonist düşmanla savaşmak için eğiteceğimize onlara hizmet için eğitiyoruz! Bugün Hizbullah'ın yaptıklarından İsrail'in çok mutlu olduğunu biliyorum!
Bazen insanlar bana “İsrail Lübnan'a, direnişe karşı bir saldırı başlatabilir mi?" diye soruyor, gülerek cevaplıyorum. Neden dolayı? Tersine Hizbullah Suriye'de savaşmaya devam ederse, İsrail daha fazla korur Hizbullah'ı. Kim olursa olsun, bizim bugün İsrail çıkarlarına hizmet ettiğimiz gibi hiç kimse hizmet edemez.
Haberlerde Nasrallah'ın İsrail'e karşı sesini yükselttiğini, İsrail'in en ufak saldırısında İsrail'in önemli kurumlarını vurmakla tehdit ettiğini duyduk. Oysa İsrail hiçbir zaman Lübnan'a saldırmayı düşünmez. Tersine İsrail Suriye'de savaşan Hizbullah'ı daha çok korumaya başlar, çünkü onlar için Hizbullah ümmeti yok etmek için pratik bir araçtır.
Rejimin Suriye direnişi tarafından yıkılmasına kim mani oldu şimdiye kadar? Amerikalılar. Onlar rejimin yıkılmasını istemiyor, çok açık! Suriye halkının yıllardır öldürüldüğünü biliyorlar, uzun yıllardır Suriye hapishanelerinde neler olduğun çok iyi biliyoruz, ama kimse bir şey demiyor. Genel bir komplo var. Dünya bu suça ortak.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları





































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.06.2020
6.01.2019
16.10.2019
14.10.2019
9.09.2019
8.07.2019
8.07.2019
22.04.2019
1.02.2019
25.02.2019