Hüseyin GÜLERCE
Son yüz yıllık tarihimizde, İttihat Terakki zihniyeti, kurduğu statüko ile bir vesayet rejimi teessüs etti.
Halka rağmen halk adına yönetim diyeceğimiz bu rejim, cinayetlerle, suikastlarla, darbelerle her alanda hâkimiyet kurdu. Medya ile de vesayet rejiminin üzerine bir şal örtüldü. Basın meslek ahlakı yerlerde süründü. Yargı, üniversite, medya, yarı resmî sivil toplum kuruluşları, sendikalar mahşerin atlıları gibi vesayete payandalık ettiler. Darbelerden sonra cübbeleriyle sokaklarda yürüyen profesörler, Kenan Evren ve arkadaşlarını ilk ziyarete giden Anayasa Mahkemesi üyeleri, 28 Şubat'ta Genelkurmay Karargâhı'nda brifing alan ve komutan içeriye girdiğinde ayağa kalkan Yargıtay üyeleri ve gazeteciler, verdikleri pozlarla aslında her şeyi anlattılar...
Her darbeden sonra halk, darbecilere inat, darbecilerin mağdur ettiği partileri destekledi. Halk seçti, vesayetin güç odakları ertesi gün darbe düğmesine bastı. Her seferinde astılar, öldürdüler, korkuttular fakat halk pes etmedi. Vesayetçiler de yılmadı. Metot değiştirdiler, postmodern darbelere, e-muhtıralara geçtiler. Ha bir de, darbeden sonra gelen halk desteğindeki partilerde, kendilerince emniyet supapları kurdular. Bu gerçeği de en güzel, "milletin emaneti" olarak geçenlerde ebedi âleme uğurladığımız rahmetli Aydın Menderes, Aksiyon Dergisi'ne verdiği son röportajda söyledi. "Babamın etrafında hainler vardı, çevresi kuşatılmış yalnız ve çaresizdi." dedi. Bu kuşatılmışlık hep devam etti...
Vesayet, çelikten bir mengeneydi. Bilhassa medya, halkın zihnini bulandırıyor, vesayeti, "işte size demokrasi" diye yutturuyordu. "Orada bir köy var uzakta, gitmesek de o bizim köyümüz" havası estiriyordu. Olmayan demokrasiyi varmış gibi gösteriyorlar, bir yandan bankaları hortumlarken, bir yandan da ortak manşetlerle, vesayetin ellerini un çuvalına batırıyorlardı... "Yalakalık" evet, çok kötü bir şeydir. Bir karakter zaafıdır. Mesleğimiz için bir onursuzluktur. Amma, bu ülkede en büyük "yalakalık", vesayetin yalakalarında görülmüştür...
Tek bir şey söyleyeceğim. Çarşamba günkü yazımda yazdım. 111 kişinin öldüğü Maraş katliamının hemen sonrasında, İçişleri Bakanlığı görevine getirilen Hasan Fehmi Güneş'in ifadelerini köşeme taşıdım. Bir İçişleri Bakanı diyor ki: "Alevilerin evi tespit edilmiş, yakılacak evler işaretlenmiş. Bütün bunlardan bir saldırı olacağı belli. İstihbarat (MİT) bilerek bilgi vermiyor. Ben istihbarat örgütünün (MİT'in) oradaki katliama katkı yaptığı konusundaki iddianın, aklanmadığı kanısındayım. Engel olmuyor meselesi değil sadece, (MİT) bizzat katkı yapıyor."
Bir İçişleri Bakanı, "İnsanlarımızın katlinden devletin istihbarat teşkilatı sorumludur." diyor. Bu feryat üzerine, Türkiye'de yer yerinden oynamalı değil mi? MİT hakkında derhal soruşturma başlatılmalı değil mi? Halen AK Parti milletvekili olan Şamil Tayyar, geçen ay çıkan kitabında "PKK'yı MİT kurdurdu" diyor. Vesayetin askeriyede, medyada, üniversitede, siyasette ayağı var da, MİT'te yok mu? Bu soruşturulmayacak mı? Susurluk aydınlatılamayacaksa, MİT içinde suça bulaşanlar hesap vermeyecekse, Ergenekon davalarının sonucundan nasıl emin olabileceğiz?
Tek tesellimiz, 12 Eylül referandumundan çıkan yüzde 58 evettir. O "evet"te, demokratikleşme adına, seçmenin dimdik ayakta duran iradesi var. O iradeyi kimse zaafa uğratamaz. 2012'ye devredilen en büyük umut, referandumdaki iradedir. O irade, Ferhat Sarıkaya'nın görevine dönmesine, Silahlı Kuvvetler'den atılanların hakkının iadesine damga vurdu. O irade, Şemdinli davasını askerî mahkemeden alıp Van Ağır Ceza'ya nakletti. O irade, Silivri'deki darbe teşebbüsü davalarının, askerî mahkemelere gönderilmesinin önünü tıkadı. O irade, 2011'deki genel seçimlerde AK Parti'nin yüzde 50 oy alarak yeni bir anayasa yapma ile vazifelendirilmesini sağladı.
Yılın olayı bence, 12 Eylül 2010'daki referandumun rüzgârıdır. Çünkü son iki asırlık tarihimizde ilk defa halk, demokratikleşme iradesiyle devreye girdi. O irade, 2012'ye de damga vuracak...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
18.04.2019
11.04.2019
4.02.2019
28.03.2019
14.03.2019
9.02.2019
9.02.2019
1.02.2019