Mehmet TIRAŞ
Ne yaparsa yapsın Erdoğan ve tayfası, ağızlarıyla kuş tutsalar kimseye inandıramazlar; kayıtlara ve tarihe geçen 17/25 Aralık’ta olan yolsuzluk ve rüşvetin içinde olduklarına en güvendikleri bile inanmış durumda. Onları çok zor ve karanlık günler bekliyor buna kendilerini nasıl hazırlayacaklar bilemeyiz.
Suçüstü yakalanmış bir hırsız hikayesi vardır;hırsız polise ben avukatımı istiyorum der,poliste suçun sabit avukatın ne yapacak ki der,hırsız da vallahi ben de sizin gibi merak ediyorum ne diyecek, hikayesine benziyor AKP’lilerin hali!.
Darbe yapıp yargılanmamaları için arkadaşlarını ve kendine anayasa da yasak koyduran, Kenan Evren bile yargılandıysa bu ülke de, sizin yargıdan kaçmanız mümkün mü, Kenan Evren’de halkın yüzde 92 oyu ile Cumhurbaşkanı seçilmişti.
17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonun yıldönümü yaklaştıkça,dört bakanı ve ismi geçenlerin soruşturmasının basına sızması,TBMM komisyondan yayın yasağı getirilmesine rağmen medyaya yansıdıkça ,Başta Erdoğan ve hükümetini bir telaş sarmış durumda..Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın telaşı öfkesi ve hırsı birbirine geçmiş durumda, katıldığı her toplantılarda yaptığı konuşmalarının her biri, bir anayasa suçu işletiyor kendisine,bu da ayrı bir yargılanma davası olarak ileride karşısına çıkarsa şaşırmasın.
Katıldığı toplantılarda tarafsız biri olması gerekirken,Cumhurbaşkanı değil de AKP’nin genel başkanlığından ayrılamamış birisi gibi her gittiği yerde siyasilerle polemiğe girmesi, muhaliflerine hakaret etmesi, iftiralar atması korkunun vücudunun her yerine sıçradığının işaretleri olarak okunabilir,başka türlü bunu nasıl ifade edebilirsiniz bu telaş bu celal neyin nesi?
Erdoğan’a koşulsuz destek veren yandaş medyanın içinden bazıları ses çıkartmaya başladılar,bunlara vicdan sahibi demek ne kadar doğru orası biraz karanlık ama;17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun bir darbe boyutu var ama yolsuzluk ve rüşvetin aşikar olduğunu da göz ardı edemeyiz demeye başladılar, yandaş medyadaki bu çatlak sesler Erdoğan’a öfke olarak yansıyor.
Erdoğan bu olumsuz gelişmelerin farkında olduğu için,her toplantılara katılması ve kendine karşı gelişen her olayı ve sorunu din üzerinden bir algı operasyonuna geçtiğini görüyoruz.
Dokuz yaşındaki kız çocuklarına baş örtüsü takma özgürlüğü olarak getirmesi,Amerika kıtasını bir Müslüman keşfetti demesi,Küba’da cami vardı hikayesi,din şurasında konuşması ve şuranın aldığı tavsiye kararlarına yön vermesi;ana okul dahil 1,2 ve 3. Sınıflardan din dersini zorunluluğu getirmesi,hafız olmak isteyenlerin iki yıl okullarına ara vermesi,4.sınıfta verilen demokrasi ve insan hakları dersinin iki saatten bir saate indirmesi, felsefeyi temel eğitime aldırmaması, matematikten hiç bahsedilmemesi,20 milyon Alevileri ilgilendiren inanç ve kültürlerini yok sayması, Osmanlıcayı imam hatip liselerinde zorunlu, normal liselerde seçmeli yapması ve bunların hepsi 17/25 Aralık gündemine yönelik bir stratejik gündem hazırlığı içinde olması ve muhalefetin önünü kesmesi olarak karşımıza çıkıyor.
Çünkü Muhalefetin ve demokrasi güçlerinin çok ciddi bir şekilde;17/25 Aralık tarihlerini bir yolsuzluk ve rüşvetin haftası olarak kamuoyunu hazırlamanın içinde olduğunu görüyoruz; kitlesel bir eyleme dönüştürme içinde olmaları,bu hazırlıklar medyaya yansıdıkça Erdoğan’ı tedirgin etmekle kalmıyor uykularını da kaçırıyor.
Taraf Gazetesinde AKP’lilerin telaşını yansıtan ve bizim yorumlarımızı doğrulayan bir haber okudum 8 Aralık 2014 tarihinde;bu habere başka gazetelerde ve internet sitelerinde rastlamadım; haber çok ilginçti ve ilginç olduğu kadar da Erdoğan’ın ve arkadaşlarının ileriki günlerde kendilerini zora sokan yargılanma günlerinin haberini veriyordu.
Taraf Gazetesi haberi birinci sayfadan görmüştü ama neden manşete çekmediklerini anlamadım, haberin altında imzası olan gazeteci ilginç ve çarpıcı haberleriyle dikkat çeken Hüseyin Özay imzalı idi.
“Yüce Divan İçin Görüş Aldılar” Başlıklı haberi özetleyerek veriyorum:
“Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarının Resmi Gazete ’de yayımının geciktirilmesine yönelik karar için Başbakanlığın,Ankara’da ikamet eden ünlü bir Anayasa Profesöründen “ yüce divan” görüşü aldığı ortaya çıktı.Gayriresmi olarak gerçekleşen görüş alma işleminde Başbakanlık bürokratlarının hocaya, ”sonuçları yayımlamadığımız için ileride yargılanır mıyız?” diye sorduğu, hocanın da “Kenan Evren bile yargılandı, siz de yargılanırsınız” dediği öğrenildi.
Hocanın yanıtı üzerine şaşıran bürokratların,olayda dönemin Başbakanının sorumluluğunun ne olduğunu öğrenmeye çalıştıkları kaydedildi.
Olay üç ay önce yaşanmış,Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından yaşanıyor, Yüksek Seçim Kurulu(YSK),resmi sonuçlarını Başbakanlığa gönderdiği halde Başbakanlık ise,tüm tepkilere rağmen,sonuçları tam 13 gün sonra yani Köşk’te devir teslim yapıldığı gün yayınladı.
Bu görüşmeyi emekli Anayasa profesörü de doğruluyor, yalnız görüş almanın gayri resmi ve sözlü olarak gerçekleştirildiğini vurguluyor.
Erdoğan, bunun farkında hem kendisinin hem de yakınlarının 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvetin içinde olduğunu biliyor; çünkü internete düşen tapeleri Adli tıp montaj olmadığını açıkladı. Erdoğan ilk zamanlar bu tapelere bunları yok sayıyor kurmaca,montaj falan diyerek kabul etmedi olayın sıcaklığında ama sonradan internete düşen ses kayıtları ve tapeler peş peşe gelince yalanlamadı ve beni yasa dışı dinlediler, hem de kripto telefonumdan demeye başladı;kripto telefon devlete ait olduğu için dinlenilmesi yasa dışı ama bu yolsuzlukların olduğunun önünde de engel değil.
Erdoğan, 17/25 Aralık ta yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonun içinde çocukları ve yakınları olmasaydı, ismi geçen bakanları tefte kor eliyle mahkemeye teslim eder, partiden ihraç ettirir, onların mal varlıklarını didik didik edip kamuoyuna açıklardı mahkeme sürecinin beklemeden. Kendisinin ve çocuklarının içinde olması elinin kolunu bağlıyor; TÜRGEV vakfına yapılan bağışlar başlı başına bir suç dosyası,TÜRGEV’in yönetiminde Erdoğan’ın çocukları ve yakınları var.
Bir hatırlatma yapalım 17 Aralıkta yapılan operasyona Erdoğan ilk önce tepki göstermedi; haberi Konya’da öğrendiğinde gazetecilere yargıya intikal etmiş bir olay, beklemeliyiz demiş; peşinden gelen 25 Aralık operasyonun da; oğlunun da içinde olduğu operasyon başlayınca, bunlar oğlumun üstünden bana gelmeye çalışıyorlar, bu bir yargı darbesi diyerek iktidardan beni yargı yoluyla uzaklaştırmak istiyorlar diyerek;bir algı operasyonuna geçmişti..
Erdoğan ve yandaşları hukuksuzluk,yolsuzluk ve hırsızlıklarının üstünü kapatmak için takipsizlik kararı çıkartsa da, çakma yargıdan yasaklara baş vurarak suçlandığı her konuya yayın yasağı getirtse de inandırıcılığı yok,1150 odalı kaçak Ak Saray ona kulübeden daha dar geliyor ruhen ve vicdanen.
Adı gibi biliyor bu hazırlanan iddianamelerin doğru olduğuna, yoksa kıyameti kopartırdı Erdoğan,istinat edilen suçlar yenilir yutulur tarzda değil ki?
Yazılanlar ve söylenenler yalan ise yargıya taşı, neden yargıya götürmüyorsun da;sandıktan aldığın oyun arkasına sığınıyorsun.
Suçu hukuk devletinde ne zaman sandık aklamış, yargı kararını yok saymak başlı başına bir suçtur.
Mahkemeler şeyhülislam kararlarıyla karar verseler bile yargılanmaktan kurtulmazsınız?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.06.2025
16.06.2025
9.06.2025
2.06.2025
26.05.2025
19.05.2025
16.05.2025
12.05.2025
5.05.2025
28.04.2025