Yalçın ERGÜNDOĞAN
Geçtiğimiz haftalarda bu köşede yayınlanan makalelerimde AKP’nin başından beri ”ülke koalisyonlardan çok çekti” algısını yaratan söylemlerine rağmen; hiçbir zaman tek başına iktidar da, hükümet de olmadığına sıkça vurgu yapmıştım…
Tek parti iktidarı algısı ile AKP’nin, sürekli ülkeyi gizli/açık koalisyonlarla yönettiğini de ifade etmiştim.
Zaten, “17/25 Aralık 2013 Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu”ile yüz yüze kalan “Reis’in AKP’si”nin, Gülen Cemaati ile sürdürdüğü koalisyonu bozduktan sonra, “Orduya kumpas” söylemi ile yaptığı manevra henüz hafızalarda.

YENİ DÖNEM, YENİ KOALİSYON
Askeri vesayet unsurlarını da barındıran “Türk devlet yapılanması” aktörlerinin itibarlarının iade sürecini takiben “çaresiz Reis”ce gerçekleştirilen bu manevra sonrası AKP’nin oluşturduğu yeni bir koalisyon, belki de AKP’nin gerçekleştirdiği “en tehlikeli koalisyon” oldu.
Kısaca “Ergenekon” adıyla kodlanan derin yapılanma ile oluşturulan koalisyon, dizginlerin yeniden bu unsurların eline geçmesine vesile oldu.
Yaptığım değerlendirme ve analizlerin ortaya koyduğu veriler, o tarihten sonra yaşanan tüm gelişmelerin“devletin bekası” (!) için, bu koalisyonun Ergenekon kanadının kontrolünde gerçekleştiği yönünde.
Çözüm masasının aniden devrilmesi ve Kürt barışının sonlandırılması, parlamenter sistem yerine Başkanlık sisteminin, “tek adam” rejiminin gündeme sokulması ve benzeri diğer gelişmeler…
‘Denize düşen yılana sarılır’ örneğindeki gibi; güçsüz, çaresiz ve sırtındaki ağır bagajla “Reis”in sarıldığı bu koalisyon ülkeyi beklendiği gibi duvara toslatmış vaziyette.
Koalisyonun görünen yüzü ve sözcüsü R. T. Erdoğan’ın, son seçim kampanyalarında görüldüğü gibi; biraz silkelendiğinde sendelediği, kontrolü kaybettiği artık iyice açığa çıkıyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın karşısına CHP’nin adayı olarak çıkan Muharrem İnce iyi bir performans sergiler görünüyor.
* * *

Yaygın medya ambargosuna rağmen Muharrem İnce, Erdoğan’ın kalesinde hayli gedik açmış gibi.
Zayıf Erdoğan ise; önünde metin olmadan (promptersiz) konuşamıyor, tarihleri, şehirleri şaşırıyor, kısacası lime lime dökülüyor…
Erdoğan’ın bu hali, Pazar günü, İstanbul, Esenyurt’ta konuşan Muharrem İnce’nin cümlelerine şöyle yansıyor:
“16 yıldır Türkiye'yi yönetiyor, 3 tane proje açıkladı. Stat yapacakmış, park yapacakmış, kıraathane yapacakmış. Bedava kek yiyeceksiniz. Ustayım diyordu, meğer kek ustasıymış. Bazen düşünüyorum, Erdoğan kapıdaki krizi görüyor ve bu krizle İnce uğraşsın diye bana mı teslim etmek istiyor ülkeyi diye. Ama merak etmeyin çok sağlam bir ekibim var. Bu gemiyi limana rahat ulaştıracağız, hiç merak etmeyin…”
Tespitlerinin tümünde haklılık payı var.
Ama, Muharrem İnce ne kapıda bekleyen “muazzam ekonomik kriz”i nasıl önleyeceğine dair bir plan açıklayabiliyor; ne de var dediği şu “sağlam ekibi”ni açıklıyor!
Muharrem İnce’nin sergilediği yüksek performansı ve kamuoyu yoklamalarındaki hızlı yükselişi nasıl elde ettiğine dikkat ettiyseniz; siz de kolayca fark etmişsinizdir.
Muharrem İnce; R. T. Erdoğan’ın toplumda büyük infial yaratan hangi sözü ve davranışı varsa; sadece tersini yapacağını ifade ederek bu puanları topluyor…
Somut ve ayrıntılı bir çıkış planını henüz topluma sunmuş değil.
Bunun çok ötesinde dikkatimi çeken bir diğer önemli konu da; Muharrem İnce’nin sürekli olarak iktidar koalisyonunun en zayıf ve yıpranmış “Reis kanadı”na yüklenmesi. Koalisyonun diğer kanadına ise hiç ilişmemesi.
İnce’nin seçimi kazanıp koltuğa oturduğunda, koltuklarının altında “kırmızı dosyalar”la gelerek, önce kendisini tebrik edip, sonra da; “efendim dosya içeriklerinde çerçeveleri çizili alanlar bizim kontrolümüz ve idaremizde olup…” şeklindeki tebligatlar karşısında ne yapacağı ise merak konusu.

Seçimdeki rakibinin toplantısına katılıp, kendisi aleyhindeki konuşmaları alkışlayan generalin “rütbelerini sökeceği” sözü kamuoyunda heyecan yarattı elbette. Ama, M. İnce’nin yürütülen kampanyada koalisyonun sadece görünen zayıf kanadına yüklenmesi, bu davranışın hamasî bir söz olarak havada kalacağı yönünde filizlenen kanaati güçlendiriyor.
Oysa bu kanaati yıkmak, -kısaca- demokrasi vaadini hayalden gerçeğe dönüştürmek için mevcut koalisyonun tümden tasfiyesini hedeflemek gerekiyor.
Sorular, sorular…
Bakalım, Muharrem İnce bu gerçeğin farkına varacak, o gücü kendinde bulacak mı? Toplumu bu hedefe yönelik motive edecek mi ya da öyle bir güç biriktirmeye niyeti var mı?
Ne hakkını yemek, ne de sürece çomak sokma niyetindeyim…
Yazdıklarım; aklıma takılanlar, bende merak uyandıran cevapsız sorular ve kanaatler…
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.12.2019
3.02.2019
26.11.2019
4.01.2019
29.10.2019
8.07.2019
8.07.2019
3.06.2019
4.02.2019
28.01.2019