Hakan AKSAY
İki gün sonra Rusya-Ukrayna Savaşı’nın üçüncü yılı dolmuş olacak. Ders çıkarmak için çok uzun bir zaman.
Diğer taraftan ABD ve Rusya arasında Ukrayna konulu görüşmelerin başlaması birçok aceleci yorumu gündeme getirdi, oysa süreç daha yeni başlamış durumda.
“Ders” demek bile ne kadar uygun, doğrusu bilemiyorum ama sonuçta üç yıl içinde iki taraftan tahminen toplam 1 milyonun üzerinde insan kurban oldu; bir kısmı öldü, diğerleri ciddi yaralar aldı, uzuvlarını kaybetti. Milyonlarca insan evini, yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Kentler yerle bir oldu.
Onun için 21. Yüzyıl’da Avrupa’nın orta yerinde çıkan bu krizin, bir kez daha devletler arasındaki sorunların savaşla çözülmeyeceğini, savaşın sadece kan ve gözyaşı getireceğini gösterdiğini vurgulamak belki de en büyük “insanlık dersi” olur.
Biz yine de diğer ayrıntılara gelerek üç yıldan ve son görüşme sürecinden çıkan sekiz dersi açıklamayı deneyelim.
1. Rusya, Kiev’de iktidar değişikliği amacına ulaşamadı
22 Şubat 2022’de Ukrayna’ya saldıran Rusya’nın asıl amacı bu ülkenin topraklarının bir bölümünü ele geçirmek değildi. Rusya zaten dünyanın en büyük ülkesi; 2014’te ilhak ettiği Kırım’a ek olarak dört Ukrayna bölgesinin büyük kısmını ele geçirmek, askerî açıdan başarı sayılabilir. Ama siyasi ve stratejik olarak asıl amaç Kiev’deki yönetimi devirmek, Ukrayna’nın başına Kremlin ile iyi geçinecek güçlerin gelmesini sağlamaktı. Bunun mümkün olmadığı ortaya çıktı.
2. Batı Moskova’nın mesajını aldı mı?
Moskova’nın temel amaçlarından biri de başta ABD olmak üzere Batı’ya “Rusya’yı kuşatma, komşu ülkeleri NATO’ya üye yapma” politikasından vazgeçmesi yolunda güç yoluyla bir mesaj vermekti. Yakın zamana kadar Batı’da bu mesajın alınmadığı izlenimi vardı. ABD’de Trump’ın başa gelmesi ve Rusya lideri Putin’le diyalogu başlatması, kimilerine göre yeni bir “Yalta 1945 süreci” (dünyanın, birkaç büyük devlet arasında paylaşılması) ihtimalini ortaya çıkardı. Bu ihtimalin ne derece gerçekçi olabileceğini yakında göreceğiz.
3. Barış uzakta ama ateşkes yakın olabilir
Rusya son aylarda sahada yavaş yavaş da olsa ilerliyor olmasından dolayı görüşme masasına oturmak istemiyordu. ABD yönetimi tatlı-sert yöntemlerle Kremlin’in görüşme sürecine başlamasını sağladı. Ama anlaşma zemininin olgunlaştığını söylemek için çok erken. Zaten tarafların pozisyonları ve talepleri birbirinden çok uzak olduğundan dolayı, Ukrayna’da kalıcı barışın uluslararası hukuk çerçevesinde sağlanması şu anda pek mümkün görünmüyor. Ancak süreç başarıyla ilerleyebilirse yakın zamanda ateşkes sağlanabilir (ki insanların ölümünün önlenmesi olağanüstü önemli bir başarı olur). Barış anlaşması çok sonra imzalanabilir veya hiç imzalanmayabilir (Rusya ile Japonya arasında böyle bir anlaşma olmamasına karşın on yıllardır savaş yok. Güney ve Kuzey Kore örneği de verilebilir. Kıbrıs da buna örnektir.)
4. ABD sürece Ukrayna ve Avrupa’yı dahil etmiyor mu?
Trump’ın nezaketten uzak ve tehditkâr üslubu, bir süredir sadece Rusya’yı muhatap alıyor izlenimiyle birleşince, Ukrayna ve Avrupa’nın tepkisini kazandı. ABD’nin Avrupa’yla hesaplaşması (ona “ders vermesi”) ayrı bir hikâye. Ama barış anlaşması imzalanması, hatta sadece ateşkes görüşmeleri yapılması bile Ukrayna’nın katılımı olmadan mümkün değil. ABD yönetimi sorunu çözmek için çok acele ediyor. Bu acelenin bir taktik seçeneği olarak ilk adımlar sadece Rusya ile atılıyor; bu Trump’ın tercihi. Ancak Amerikan yönetiminin bazı temsilcilerinin de söylediği gibi, sonraki aşamalarda Ukrayna ve Avrupa temsilcileri de sürece katılacaklar.
Donald Trump, Emmanuel Macron ve Volodimir Zelenski
5. Rusya yönetimi izolasyonu aştı mı?
Evet. 2014’te Rusya’nın Kırım’ı almasından sonra Moskova ile Batı arasındaki ilişkiler soğumaya başlamıştı. Rusya’nın çıkarılmasıyla G-8 tekrardan G-7 olmuştu. Ancak tüm gerginliklere ve bazı yaptırımlara karşın ilişkiler büyük ölçüde sürdürülüyordu. Üç yıl önce savaşın başlamasıyla birlikte Batı Rusya’yı tümüyle izole etme kararı aldı. Üst düzey temaslar kesildi. Ticaret, özellikle de Rusya’nın enerji ihracatı büyük darbe aldı. Uzun süren sessizlikten sonra Trump’ın Putin’le telefonlaşması pek çoklarına göre Rusya’ya yönelik tecridin bitmesi anlamına geldi. Dahası Trump (herhalde diğer 6 üyeye sormadan) yeniden “G-8’de bir araya gelme” teklifinde bulundu. Taraflar birbirlerini kendi ülkesine davet etti. Bugün birçok yorumcunun, İkinci Dünya Savaşı’nın bitişinin 80. yıldönümünde, 9 Mayıs 2025’te Trump’ın Kızıl Meydan’daki törenlere katılabileceği tahminini dile getirmesi boşuna değil.
6. ABD ile Rusya’nın anlaşması kolay mı?
Zor, oldukça zor. Bugün için Amerikalı ve Rus liderlerle diplomatlar arasında bir diyalog var. Ancak çıkarlar birbirinden oldukça uzak. Trump, “asıl tehlikeli hasım” olarak Çin’i gördüğünden dolayı, bugün Rusya’yı ondan ve İran, Kuzey Kore gibi devletlerden uzaklaştırmaya çalışıyor. Ne var ki Trump ile Putin arasında her an bir gerilim doğabilir. Rus tarafının görüşme sürecinde ağırdan alması bile, ABD yönetimini kızdırabilir. Ayrıca Trump’ın yapılan yardımlar karşılığı Ukrayna’dan değerli madenlerin mülkiyet ve işletme hakkını talep etmesi, ilerde bölgede hiçbir Batılı gücün kalmasını kesinlikle istemeyen Kremlin’i çok rahatsız edebilir.
7. Zelenski iktidarının sonuna geldi mi?
On yıllardır yaşanan karmaşık süreçlerde hem Batı hem de Rusya Ukrayna’yı köşeye sıkıştırdıkça, Kiev yönetimleri (farklı liderler) soğukkanlı ve tarafsız bir çizgi izleyemedi. Sonunda gelinen nokta, Ukrayna devletinin varlığının devamını sağlayabilmek için ABD’nin yardımına bağımlı hale gelmesi oldu. Bugün de Kiev Batı’ya son derece bağımlı. Şimdi hem Putin hem de Trump Ukrayna’da seçimlerin düzenlenmesini istiyor. Zelenski ise savaş şartlarında seçim olamayacağını savunuyor. Yakın aylarda ateşkes sağlanırsa muhtemelen sonbaharda veya gelecek kış aylarında Ukrayna devlet başkanı ve parlamento seçimleri düzenlenebilir. Zelenski’nin görevden alarak Londra Büyükelçisi olarak atadığı eski Başkomutan Zalujniy, halkın en sevdiği lider olarak dikkat çekiyor. Budanov, Kliçko, Arestoviç gibi başka adaylar da ortaya çıkabilir. Trump’ın hiç sevmediğini defalarca belli ettiği Zelenski’nin iktidarını koruması imkânsız değil ama yine de zor görünüyor.
8. Görüşmeler için neden Türkiye değil Suudi Arabistan seçildi?
Görüşme süreci şu anda ABD ile Rusya arasında. Yani “arabulucu” (aslında ondan daha fazlası) Amerika. Heyetler arasındaki görüşmelerin ardından Trump ve Putin zirvesi düzenlenecek. Sonra Ukrayna ve muhtemelen Avrupa temsilcileri de toplantılara katılacak. Görüşmeler için Rus ve Amerikan tarafları arasında, Türkiye, Çin ve çeşitli Avrupa ülkelerinin de adının telaffuz edildiği birçok “olası mekân” tartışıldı. NATO üyelerine Moskova, Çin’e de Washington sıcak bakmadı. Sonunda her iki tarafla da arası iyi olan Suudi Arabistan tercih edildi. Bu, tüm görüşme ve anlaşma sürecinin Riyad’da olacağı anlamına gelmiyor. Belki taraflar başka ülkelerde de sürece devam etmek isteyebilirler. Türkiye savaşın başlangıcında, Antalya ve İstanbul görüşmeleri, Tahıl Koridoru ve esir değişimi gibi alanlarda iyi bir performans sergilemişti. Sonradan bu çizgiyi aynı etkiyle sürdüremedi. Yine de süreç Suudi Arabistan dışında başka ülkelerde devam ederse Türkiye’nin seçilme şansı olabilir.
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları



































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
17.07.2025
26.06.2025
22.06.2025
11.05.2025
10.05.2025
13.04.2025
29.03.2025
20.03.2025
6.03.2025