Ahmet TAŞGETİREN
Geçtiğimiz hafta sonuİlim Yayma Cemiyetleri’nin konferans daveti çerçevesinde Siirt ve Mardin’de idim.Önceki hafta sonunda da yine İlim yayma Cemiyeti’nin daveti ile Osmaniye’de konuştum.
Konu “Türkiye’de ve İslam Dünyasında neler oluyor - Büyük Hesaplaşma” sorusu ve cevabı çerçevesinde idi.
Halka açık toplantılarda konuştum, bu arada, her iki şehrin mülki amirleri dahil, ileri gelenleriyle olan-biteni değerlendirme imkanı buldum.
Bölgede nisbi bir sükûnet var. Belediyelerdeki kayyım sistemi yadırganmıyor. “Olacağı buydu, geç bile kalındı” yaklaşımı hakim. Kayyım yönetimi ve belediyelerin durumu ile ilgili bilgiler aldım. Belediyeler perişan bir kere. Belediyecilik açısından içi boşalmış, terör örgütünün ikmal – lojistik merkezi haline getirilmiş. Şu deniyor:
“-Kayyım sistemi ile sadece örgütün mali kaynağı çökertilmiş olsa bile bu çok önemli.”
Peki problem ne?
Problem çalışabilecek vasıflı eleman sıkıntısında toplanıyor.
Bir kere birilerini örgüt bağlantısı sebebiyle çıkarıp, yerine yerli insanlardan istihdam sağlayamıyorsunuz, insanlar hedef olmaktan çekiniyor. Bu durumda ister istemez, mevcut kamu görevlilerinden eleman aktarması yapmak durumundasınız. Mesela Vali’nin, Kaymakam’ın aynı zamanda kayyım olarak görevlendirilmesi, mesela Milli Eğitim Müdürü’nün aynı zamanda Belediye’nin İnsan Kaynakları bölümünü deruhde etmesi gibi. Deniyor ki: Zaten kaymakamın kaymakam olarak işi başından aşkın, üstüne bir de belediye yönetimi gelince, iki alanda da iş aksaması olabiliyor. Gördüm ki gecesi gündüzüne katılmış insanların, yük taşımaktan şikayet yok, ama daha verimli olabilme derdi var.
“Yazarım”, dedim. İstenen şu:
- Büyük şehirlerden yetişmiş eleman ve ekipman takviyesi.
İstanbul, Ankara, Bursa, Konya, Kayseri...
Buralar Ak Parti’nin yıllar süren yönetimi altında, önemli miktarda kadro yetişmesini de sağlamış marka şehirleri. Zaman zaman bir çok Anadolu şehrine, ilçesine, hatta bildiğim kadarıyla Balkan ülkelerine ekipman gönderen şehirler.
Doğu – Güneydoğu’da, terörün elinden çekilip alınan il ve ilçelerde -ki Mardin, Diyarbakır büyük şehirler ve halen kayyım ile yönetiliyorlar- kayyım sistemi bir tür yara sarma misyonu üstlenmiş durumda. Yapılacak çalışma hem HDP’nin Kandil’le bağlantılı olarak yürüttüğü ideolojik belediyeciliğin sefaletini ortaya koyacak hem de hizmet belediyeciliğinin ne olduğunu halka gösterecek. Kayyım sistemi başarılı olursa, bu elbet, burada ilelebet kayyım düzeni olacak anlamına gelmiyor, ama halkın eline de bir değerlendirme imkanı sunmuş oluyor.
Bence devlet, kayyımla yönetilen belediyeler konusunu acilen masaya yatırmalı ve acilen eleman ihtiyacını karşılayacak bir proje geliştirilmeli.
Osmaniye’de, Siirt’te ve Mardin’de... Bulunduğum her ortamda, “FETÖ” konusunun gündeme geldiğini söylemem bile zait. “FETÖ’nün geçmiş dosyası” diye bir başlık açıldığında, dosyalar dolusu “kötülük numuneleri” ortaya seriliyor. Bu bir.
İkincisi de, diyelim bir toplulukta, hemen herkesin bir mağduriyet hikayesi bulunduğu... Hemen herkes, dediğimde, bunların tamamının o yapı dışında insanlar, STK temsilcisi olduğunu da ifade etmeliyim. Diyelim İlim Yayma muhiti bu insanlar. Mülki amirler, kamu görevlileri, okul yöneticileri Ak Parti’nin il ilçe temsilcileri vs. Şu gözlemleniyor: “Üzerimde şüphe oluşur” endişesiyle mağduriyeti dile getirme ya da sorumlu bir konumda ise mağduriyete karar verme çekingenliği. Ancak, kendinizi, partide - devlette çok güvenilir konumda hissediyorsanız size ulaşan mağduriyetleri rahatça dile getirebiliyorsunuz. Bu arada bazı milletvekillerinin referansı ile mağduriyetlerin giderilebildiği gibi bir gözlemim de olmadı değil.
Bölgedeki nisbi sükûneti kalıcı kılmak. Bu önemli. Bölgede güvenlik kuvvetlerinin etkinliği önemli. Ama iş bitmiş değil. Özellikle okullar, çok özel itina istiyor. İHL’ler çoğalmış, ama tüm okullar emeğe muhtaç. Yarınlar için...
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
21.12.2025
19.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
11.12.2025
4.12.2025