Elif ÇAKIR
HSK, Cemal Kaşıkçı Davası’na yazdığı muhalefet şerhinden dolayı Kahramanmaraş’a gönderilen İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Nimet Demir’in yıllık izin dilekçesini geri çevirdi “yıllık izin kullanamazsın” dedi. Hakim Demir dün HSK’ya emeklilik dilekçesini verdi.
***
İktidarın hoşuna gitmeyen kararlar veren hakimleri başka şehirlere atayan Hakimler ve Savcılar Kurulu çıtayı yükseltmiş bulunuyor. HSK bundan sonra iktidarın takip ettiği kritik dosyalara muhalefet şerhi düşen hakimleri de başka yerlere gönderecek.
HSK, iktidara “kız gibi” bir yargı sistemi inşa eden yolun son taşlarını döşüyor ve artık hiçbir yargıç iktidarın takip ettiği dava dosyalarında “gözünüzün üstünde sanırım kaş vardı, yüksek müsaadelerinizle onu söyleyebilir miyim” bile diyemeyecek.
HSK, 5 bin 426 hakim ve savcının yerini değiştirdiği son yaz kararnamesindeki “iki atama” ile yargıçlara somut bir şekilde bu mesajı verdi.
Kurul, Cemal Kaşıkçı dosyasının Suudi Arabistan’a devredilmesi kararına muhalefet şerhi düşen İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Nimet Demir’i Kahramanmaraş Hakimi olarak atadı.
Yine Gezi davasında Osman Kavala’nın ağırlaştırılmış müebbet ve diğer 7 sanığın 18’e yıl hapse mahkum edilmesine muhalif kalan, yargılama aşamasında Kavala’nın tahliyesi yönünde oy kullanan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi Kürşad Bektaş’ı ise Tokat’a gönderdi…
Sadece cezalandırma yok tabii ki.
Gelecek Partili Selçuk Özdağ’a saldırı soruşturmasını iktidarın hoşnut olacağı şekilde yazan savcıyı da terfiyle ödüllendirdi.
***
Hakim Nimet Demir gazeteci İsmail Saymaz’ın “Kaşıkçı Davasındaki şerhinizden ötürü cezalandırıldınız, öyle anlıyorum” sözünü “Bir bakıma öyle. ‘Kar beyaz mıdır?’ diye sorulmaz. Evet, kar zaten beyazdır” diye tamamlamış.
Hakim Demir’in şu sözleri iktidarın tepkisini çekeceğini bile bile Kaşıkçı dosyasına şerh düştüğünü gösteriyor:
“Demokrasi, insan hakları ve özgürlük anlayışının ve değerinin gereği neyse onu yapmaya çalışıyorum. Bu otoriter yapılarda her zaman tepki görecek duruştur.” (https://halktv.com.tr/makale/kahramanmarasa-surulen-kasikci-davasi-hakimi-meslegi-birakacagim-681308)
Tepkinin boyutunun başka bir şehre atanacak kadar olmasını beklemiyormuş. Daha doğrusu Sayın Demir “bu kadar cesur” olacaklarını zannetmiyormuş.
***
Gelelim Hakim Demir’in iktidarı fazlasıyla öfkelendiren muhalefet şerhine. Biraz uzun bir alıntı yapacağım ancak bu alıntı Hakim Demir’in sürgün edilme sebebini, iktidarın kızgınlığının derecesini ortaya koyması açısından önemlidir. Suudi Arabistan’daki Riyad Mahkemesi’nde göstermelik bir dava görüldüğünü savunan Hakim Demir yazdığı muhalefet şerhinde şöyle demişti
“Davanın devri her şeyden önce adaletin tahakkuku amacıyla oluşturulan 6706 Sayılı Kanun’a haksızlık teşkil edecektir. Cemal Kaşıkçı’nın Ülkemizde bulunduğu sürece canı, malı ve ırzı Halkımızın, dolayısı ile Devletimizin tekeffülü altındadır. Suud yetkililerinin ülkemizde Cemal Kaşıkçıya karşı gerçekleştirdikleri pervasız ve hunharca cinayet, Ülkemizin ‘emin belde’ vasfına, Devletimizin onur ve saygınlığına büyük bir saldırıdır. Bu eylem nedeniyle kamu düzeni ciddi bir şekilde zarar görmüştür. Eylemi gerçekleştiren faillerin bulunup, yargılanması, eylemleri ile mütenasip müeyyide uygulanması suretiyle sarsılan kamu düzeninin tamiri elzemdir. ‘Ne yapalım Suud yönetimi yargılamak için sanıkları vermiyor’ acziyeti içinde davanın devri ve sanıklar hakkında kırmızı bültenin kaldırılması, toplumun adalet, eşitlik, dürüstlük gibi değer yargılarıyla bağdaşmadığı kanaatindeyim. Söz konusu davanın devri, sanıklar açısından ‘kendi davalarının yargıcı olmak’ sonucunu doğuracaktır…” (22 Nisan 2022)
***
Hakim Nimet Demir’i aradım kendisine “Bana haber verilmedi, kararnameye giren arkadaşlara haber veriliyordu, beklemediğim bir tayindi” sözlerini bu atamayı neden normal bir atama olarak değerlendirmediğinin nedeni sordum.
Şöyle dedi:
“Normal değil çünkü haberim yoktu. HSK son yıllarda kararnameye girecek hakim ve savcılara telefon mesajı yoluyla ‘kararnamedesiniz’ diye haber veriyordu. Eskiden haber vermiyordu, yargıçlar kararname açıklandığında öğreniyordu. Bu büyük bir sorundu. Bütün planınızı yaşadığınız şehre göre yapıyorsunuz ve bütün planınız bir anda bozuluyor. HSK buna böyle bir çözüm bulmuştu. Dolayısıyla başka bir şehre atanacak olan hakim ve savcıların önceden haberi oluyor, kararname ile öğrenmiyor.”
Ne zaman haber verir mesela?
“HSK kararname hazırlıklarına başladığı tarihten itibaren, yani 4-5 ay önce haber verir. Bu başka şehirlere atanacak olanlara ‘şimdiden hazırlıklarınızı yapın’ demektir. Tayin talebinde bulunacaklar için gitmek istedikleri yer sorulur. Benim bir talebim yoktu. Bana ‘kararnamedesiniz’ haberi de verilmedi.”
HSK ayrım yapmadan bütün hakim ve savcılara atama bilgisi haberini verir mi?
“Evet, veriyordu. Öyleydi. Ama şimdi bana haber verilmedi mesela… ”
Yargıda, şu anda sizin karşı karşıya kaldığınız bu muameleye maruz kalma korkusu yaygın mı?
“Mutlaka bölgede istihdam edileceksiniz diye bir şey yok elbette. Ama bizim bir garantimiz de yok maalesef. Özlük haklarımızda ‘hangi kararı verirsen ver, başına bir şey gelmeyecek’ ilkesinin bulunması lazım. Yargıçlar endişe taşımaması lazım ama bir endişe içinde olduklarını genel olarak görüyoruz. Böyle bir ilkenin olması gerekiyor.”
Siz Yargıda Birlik Platformu içinde yer almış mıydınız?
“Evet. Yargıda Birlik Platformu cemaatin HSK içindeki yapılanmasını dağıtma noktasında işlevsel bir rol oynadı. Ama sonrasında HSK’nın elinden bazı yetkiler alındı. YBP buna ses çıkartması gerekiyordu. O dönemde üzerlerine düşen görevi yerine getirmediler diye düşünüyorum. YBP orada duruyor, sembolik varlığını koruyor ama işlevleri yok. Bütün sorun yürütmenin elinin ayağının HSK’ya uzanmış olması, buna ses çıkartılmalıydı, itiraz edilmeliydi. ”
Yargının genel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
“Ülkenin genel yapısından ayrı durum söz konusu değil. Hakim ve savcılarda sonuçta bu ülkenin insanları. Toplumun genel durumunun bir yansıması söz konusu.”
Bundan sonra ne yapacaksınız? Ailemle birlikte karar vereceğim demiştiniz, ne yapmayı düşünüyorsunuz?
“Daha sağlıklı bir karar verebilmek, ailemle istişare edebilmek için yıllık izne ayrılmayı düşünmüştüm. Ve Kurul’dan yıllık iznimi talep etmiştim. Bugün cevap geldi, yıllık izin talebim kabul edilmedi. Ayrılıp gitmemi istediler gibi geldi bana. Bende biraz önce emeklilik dilekçemi verdim. Emekliye ayrılıyorum.”
***
Hakim Nimet Demir ile konuştuktan sonra Kurul’dan yetkili birkaç isimle görüştüm. Kararnameye girecek isimlere haber verilip verilmediğini, Nimet Demir’in atamasının normal olup olmadığını sordum.
Evet, HSK 2015 yılından bu yana kararnameye ismi girecek olan hakim ve savcılara 4-5 ay öncesinden çocukları okulda olanlar gidecekleri şehirde okullarını ayarlasınlar, hazırlıklarını yapsınlar diye haber veriyormuş. Nitekim İstanbul’dan Anadolu’ya ve Doğu’ya atanacak olan bütün hakim ve savcılar isimlerinin kararnamede olacağından haberdarlarmış.
Muhalefet şerhi yazan hakimler hariç!
Hakim Demir, Kaşıkçı Davasının Suudi Arabistan’a devredilmesi kararına şerh düşmeseydi ismi kararnameye son dakikada eklenmeyecekmiş.
Hadi bakalım bundan sonra bırakın hakimlerin iktidarın hoşnut olmayacağı kararın altına imza atmalarını, iktidarın takip ettiği kritik dosyalara iktidarın hoşnut olmayacağı şerh bile yazılamayacak.
Bu günler iyi günlerimiz! Öyle görünüyor ki bugünleri bile arayacak noktaya geleceğiz.
Ne demişti istifa edip giderken Berat Albayrak “Allah sonumuzu hayır eylesin!”
Gerçekten de Allah sonumuzu hayır eylesin!
Yazarlar
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.11.2025
17.10.2025
8.10.2025
7.10.2025
4.10.2025
30.09.2025
24.09.2025
19.09.2025
14.09.2025
9.09.2025