Elif ÇAKIR
Biri belediyenin diğeri devletin televizyonu. İkisi de kamu kurumu. İki kurum da vatandaşın vergileriyle ayakta duruyor.
Kendisini dindar olarak tanımlayanlar için şöyle söyleyelim, iki kurumda da ‘tüyü bitmemiş yetimin’ hakkı var. Daha ağır bir söylemle yarın ahirette yakalarına yapışacak olan ‘kul hakkının’ olduğu iki kamu kurumu.
AK Parti işte bu iki kurumu da “bu kadarı da olmaz” dedirtecek şekilde partilileriyle, yakınlarıyla, eşleriyle, dostlarıyla, akrabalarıyla doldurmuş. Hem de sınavsız, mülakatsız. Göstermelik dahi olsa bir sınava, mülakata ihtiyaç duymamışlar.
Önce belediyeye bakalım: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, dev bir ekranda belediyede ‘torpille’ işe girenlerin listesini yayınladı. İsimleri yayınlamadan önce yaptığı açıklamada şöyle diyor Yavaş:
“İsim göreceksiniz ama kötü niyetle söylemiyorum, belki bazılarınızın da ismi çıkacak bu ekranda. Bu arada burada ismini gördüklerinizin hepsi çalışıyor şu anda. Bunlar sözleşmeli ve normal işçi, kimlerin torpiliyle işe girdiklerini de göreceksiniz.” (17 Temmuz)
Ankara Belediyesi’nde memur olarak 2 bine yakın kişi ‘torpille, sınavsız’ işe girmiş; sözleşmeli olanlar, işçiler bu sayıya dahil değil! (Ankara Belediyesinden aldığım bilgi.)
***
Şimdi gelelim devletin televizyonu TRT’ye… TRT’deki hadise Hamza Yerlikaya’nın Vakıfbank’ın yönetim kurulu üyeliğine atanmasından da vahim. İtiraf edeyim ki, milli güreşçi birinin bir kamu bankasının yönetim kuruluna atanmasını duyduğumda ‘partizanlıkta bundan daha ötesi yok’ diye düşünmüştüm.
TRT’deki hadiseyi duyunca yanıldığımı anladım…
Haberi duymayanlar için anlatayım, zira ülkemiz medyasının durumu malum.
3 bin 149 kişi torpilli olarak sınavsız, mülakatsız işe başlamış!
Bir kişi değil, on kişi değil, yüz kişi değil 3 bin 149 kişi yazılı sınava ve mülakata girmeden, yorulmadan, alın teri dökmeden devletin en önemli kurumlarından TRT’nin kapısından sessizce, sedasızca, içeriye girmişler, iş başı yapmışlar!
Şunu soruyorsunuz doğal olarak değil mi? TRT için 3 bin 149 personele ‘o kadar acil ihtiyaç varmış ki’ sınava, mülakata harcanacak vakitleri bile yok muymuş?
***
İYİ Parti milletvekili İsmail Koncuk ve CHP milletvekili Atilla Sertel’in Sözcü’den Deniz Ayhan’a yaptıkları açıklamaya göre ‘3 bin 149 kişi için TRT’de özellikle yer açılmış:
TRT’de önce 2 bin kişi tasarruf ve başka çeşitli gerekçelerle emekli edilmiş. Emekli edilemeyen 169 personel “istihdam fazlası” denilerek Devlet Personel Başkanlığı’nın havuzuna atılmış. Akabinde de 3 bin 149 kişi TRT’ye alınmış! (16 Temmuz, “2 bin kişi gitti, 3 bin kişi geldi”, Sözcü gazetesi)
Öyle görünüyor ki TRT’deki bu hadise bile partizanlıkta, nepotizmde, kayırmacılıkta zirvenin görülmesi olmayabilir, daha da fenaları ortaya çıkabilir.
Bir kurumun devlet kurumu olmasını özel şirketlerden ayıran temel özellik, işe alma, işten atma, terfi, atama işlemlerinin kanunlarla, yönetmeliklerle kesin kurallara bağlanmış olmasıdır. Kamu kurumunun yetkilileri özel bir şirket patronu istediklerini işe alıp, istemediklerini işten atamazlar. İşe almalar liyakati belirleyen sınavlarla belli olur. Çünkü bu kurumlarda herkesin hakkı var. Anayasa’daki eşitlik kavramının anlamı budur.
Soru şu: Devletin kesesinden partililerini, yakınlarını, dostlarını, seçim kazanamamış siyasetçilerini maaşa bağlama cömertliği gösterenler, kamu kaynaklarından ulufe dağıtanlar; kendi şirketlerinin keselerinden böyle savurganlık, cömertlik yaparlar mı?
İşlerini kime teslim ederler?, İşe eleman alırken hangi kıstaslara bakarlar? Akraba, eş, dost özelliğine mi, liyakate, ehliyete, tecrübeye, birikime mi?
Ama Devleti ‘şirket gibi yönetmeliyiz’ diyenler işte kendi özel şirketlerinde dikkat ettikleri liyakat kurallarını dikkate almadan yandaşlarına devlet kesesinden bu şekilde maaş bağlayabiliyorlar. Hak, hukuk demeden, kul hakkından, ahiretten korkmadan…
Kurumlar işte böyle böyle zayıflıyor. Kurumlar zayıflayınca da kurullar kağıt üstünde kalıyor.
Hal böyle olunca ülkenin nitelikli insanları iş bulmak için yurtdışına gidiyor. Türkiye parlak beyinlerini işte böyle kaybediyor.
***
Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu dün yaptığı açıklamada iktidarın kamu kaynaklarını partililerine dağıtmasına tepki gösterdi. Partizanlığın, nepotizmin, kayırmacılığın artık bir düzen haline geldiğini, yolsuzluk ve israfın ahtapotun kolları gibi kamu kurumlarını sardığını söyledi. Sayın Davutoğlu’nun şu sözlerinin altlarını çizdim.
“Milletimizin alın teriyle oluşan kamu kaynaklarını har vurup harman savuran, sorumsuzca harcayan, hesap vermeksizin kamu kaynaklarını dağıtan, yetim hakkını umursamazca harcayan bir yolsuzluk düzeni oluşmuştur.”
“Bu iktidar siftah yapamayan esnafı, çocuğuna harçlık veremeyen anayı babayı, maaşıyla elektrik gaz faturalarını bile zor ödeyenleri görmüyor mu? Cevap açık. Maalesef görmüyorlar. Çünkü artık başka bir dünyaları var.”
“İktidar dünyasında işsizlik yok, bir kişiye dört maaş getiren işler var. İktidar dünyasında bir makama gelmek için alın terine, eğitime, çabaya gerek yok, akrabalık, yakınlık yeterli. İktidar dünyasında hukuka, adalete ihtiyaç yok, çünkü ne isterlerse o oluyor.”
Daha dün dört koltuk sahibi AK Partili bir bürokrat RTÜK Reklam Kurulu’na atandı.
Buna idari yargı dur diyemez mi?
Normal bir hukuk devletinde elbette ki idari yargının kanunlara aykırı olan bu tür sınavsız işe almaları iptal etmesi gerekir. Ama kim hakkını aramaya cesaret edecek, sonra hangi hakim sürülmeyi göze alarak adil karar verebilecek?
***
Sözcü’den Deniz Ayhan’ın haberindeki bir diğer önemli ve oldukça vahim olan husus şu: “TRT, partizanlığın doruk noktasına ulaşmış, halkın sırtından toplanan vergileri nereye harcandığı belli olmayan bir kuruma dönüşmüştür” diyen CHP Milletvekili Akif Hamzaçebi faaliyet raporlarını Sayıştay’a göndermeyen TRT’nin 2017 ve 2018 yılını büyük bir zararla kapattığını söylüyor:
2018 yılında TRT’nin toplam satışlarının maliyeti (dizi, belgesel, film vb.) 1. 6 milyar TL, faaliyet giderleri 1.1 milyar TL, toplam maliyet 2.7 milyar TL. Satışlardan elde ettiği hasılat ise 292 milyon TL.
Sayıştay bandrol geliri ve elektrik faturalarını da dikkate alarak bir hesap yaptı. Sayıştay’a göre TRT’nin 2018 bilançosu 92 milyon lira zararla kapandı. Halkın sırtından toplanan vergiler TRT’ye gidiyor, TRT istediği gibi bunu harcıyor ve hesabını vermiyor.”
Hesap vermeyen bir kurum olursan 3 bin 149 kişiyi sınavsız, mülakatsız alırsın ve o kurum işte böyle zarar eder… Sonra zarar ettiği belli olmasın diye de faaliyet raporları Sayıştay’a gönderilmez.
İşte bu denetimsizlik siyasal ve toplumsal yozlaşmayı büsbütün artıyor.
Görülüyor ki temeldeki sorun, denetim ve dengeyi sağlayacak hukuki kurumların zayıf olması ve yeni sistemde büsbütün zayıflatılmış olmasıdır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.05.2025
30.04.2025
22.04.2025
28.03.2025
28.02.2025
21.01.2025
8.01.2025
1.01.2025
18.12.2024
19.11.2024