Elif ÇAKIR
90’lı yıllara damgasını vuran “Değiştir” isimli bir yarışma programı vardı. Mehmet Ali Erbil sunuyordu. Mehmet Ali Erbil stüdyoya girer “Sevgili seyirciler çok eğlendiğiniz, çok sevdiğiniz oyun başlıyor. Rahatlıkla herkes ama herkes katılabilir. Değiştirme, değiştirme, değiştirme, değiştir ve ben Mehmet Ali Erbil. Değiştir şarkı yarışma programına hoş geldiniz” diyerek programı açar… “Kimler katılmak istiyor, parmakları göreyim” der ve parmağını kaldıranlar arasından bir konuğu sahneye davet ederdi.
Yarışmacı şarkısını, türküsünü söylemeye başlardı. Tam transa geçmeye, şarkısını söylemeye başladığı anda Mehmet Ali Erbil “değiştir” derdi.
Fazlasıyla komik, fazlasıyla tuhaf eğlenceli haller çıkardı ortaya.
***
Dört buçuk ay sonra yine bir cumayı cumartesiye bağlayan gecede yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle Merkez Bankasının başkanının değişmesi bana “Değiştir” oyununu hatırlattı.
Merkez Bankası’nda başkanlar sunucunun “değiştir” demesiyle yarışmacıların ‘anında’ değiştirdikleri şarkılara benziyorlar.
Ama bir farkla. Eğlenceli değil, vahim.
AK Parti ve MHP’nin “ülkeye istikrar getirecek” vaadiyle getirdikleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde Merkez Bankası’na başkan dayanmıyor.
Bir kurumda 20 ayda dört kez yönetim koltuğunun değişmesinin normal olduğu söylenebilir mi? Bu durum normalle açıklanabilir, izah edilebilir mi?
Önce Murat Çetinkaya görevinden alındı. CB sisteminde görev süresi tamamlanmadan görevden alınan ilk isimdi Sayın Çetinkaya.
Cumayı cumartesiye bağlayan gecede Murat Çetinkaya görevinden alındı, yerine Murat Uysal atandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Çetinkaya’yı neden görevden aldığını ve yeni sistemle Çetinkaya’yı görevden alma yetkisine sahip olduğunu şu sözlerle açıkladı:
“Şimdi hükümet sistemi değişince TCMB başkanını görevden alma yetkisini de aldık. Laf dinlemiyordu. Bu faizi düşürmekten başka çare yok dedim, bunu düşürdükçe enflasyon düşer dedim, büyüme hızlanır dedim. Yeni arkadaş ile devam ettik, dedik ki faiz oranlarını düşüreceğiz.” (5 Kasım 2019)
Murat Uysal Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talepleriyle uyumlu çalıştı. Rekor hızda faiz indirimi yaptı. Türk lirası en fazla Uysal döneminde değer kaybetti. Türk lirasının değer kaybına rağmen Uysal faizde artışa gitmedi, hükümet ne istiyorsa onları yaptı.
Ama “laf” dinliyor olmasına rağmen maalesef sonu Çetinkaya’dan farksız oldu. Bir gece yarısı Cumhurbaşkanı Kararı ile görevden alındı. (7 Kasım 2020)
Yerine AK Parti eski milletvekili, Maliye eski bakanı Naci Ağbal atandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Naci Ağbal’ın Merkez Bankası Başkanı, Lütfi Elvan’ın ise Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanması hakkında şöyle demişti:
“Bu görev değişikliği küresel düzeyde, siyasi ve ekonomik değişime uygun şekilde ülkemizde hukuk ve ekonomi alanında köklü değişiklik yaptığımız zamana denk düşmüştür.” (11 Kasım 2020)
***
Naci Ağbal ile kamuoyuna sızdırılan hikaye malum. Merkez Bankası’nın rezervleri eksiye düşmüştü ama Cumhurbaşkanı Erdoğan bunu bilmiyordu. Bu vahim gerçeği kendisine Naci Ağbal haber vermişti. Vesaire… Vesaire…
Bu vahim gerçeği öğrenen Cumhurbaşkanı Erdoğan damadı Berat Albayrak’ı görevden almıştı. Sayın Albayrak görevi bıraktı hatta ölü taklidi yaptı, unutulmak için. Ama muhalefet partileri Merkez Bankası’nın rezervinin neden eksiye düştüğü sorusunun peşini bırakmadı.
Ve dört buçuk ayın sonunda cumayı cumartesiye bağlayan gece yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle Naci Ağbal görevden alındı, yerine Şahap Kavcıoğlu atandı.
Sayın Ağbal sosyal medya hesabından kendisini görevden alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a şükranlarını arz etti, “Sayın Cumhurbaşkanımıza bugün itibariyle görevden alınmam nedeniyle de şükranlarımı arz ediyorum. Rabbim hepimizin hakkında hayırlısını nasip etsin” dedi.
Kim “Beni iyi ki görevden aldınız, şükranlarımı sunuyorum” der!
Böyle söyleyen birine “Siz dört buçuk ayda ne yaşadınız ki görevden alınmanıza seviniyorsunuz” diye sorulmaz mı?
Tuhaf günlerden geçtiğimiz muhakkak. Bunu laf olsun diye söylemiyorum.
Ve tekrar tekrar söylemek gerekirse Hazine ve Maliye eski bakanı Berat Albayrak’ın dediği gibi “Cenabı Hak sonumuzu hayır eylesin” inşallah. Amin…
***
Ağbal AK Parti dışından bir isim değildi, partili bir isim. Erdoğan’ın sözünün dışında adım atacak, atabilecek bir isim değil.
Yine de akıl yürütüyorum, yani faiz artırdığı için görevden alınmış olamaz. Çünkü değil iki puan faiz artırması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın haberi olmadan yarım puanlık bir faiz bile artıramaz Sayın Ağbal…
Peki niye alındı o zaman?
Naci Ağbal neden görevden alındı sorusunun mantıklı bir cevabı yok.
Mantıklı tek bir cevabı var. O da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ifade buyurduğu gibi CB sisteminin Cumhurbaşkanı’na TCMB başkanını görevden alma yetkisini vermiş olmasıdır.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin mimarlarından Mehmet Uçum bu sistemi “tek kişilik hükümet sistemi” olarak tanımlamıştı:
“İstediği kararı istediği gibi verebilen tek kişilik hükümet. Bu sistemde bakanlar, kurullar gibi unsurlar bir gecede gidebilir. Cumhurbaşkanı tek başına karar verebilecek.” (19 Temmuz 2018)
Yani tek kişilik hükümet sistemi olunca işte böyle oluyor. Çünkü cumhurbaşkanının istediğini bir gecede görevden alma yetkisi var. Bunun başka bir cevabı yok. Böyle olunca kurumlar, kurallar tek kişinin tavırlarına, duygularına göre şekil alıyor.
Sayın Erdoğan’ın Sayın Ağbal’ı görevden alması için mantıklı hiçbir nedeni olmayabilir. Gerçekten de çok basit bir sebep olabilir. O an için Sayın Ağbal’a kızmıştır ve görevden almıştır.
Bütün yetkiler tek elde toplanmamış olsaydı, kurumlar, kurallar tek kişinin tavırlarına, duygularına göre şekillenmezdi.
Bir de şu var:
Aylara değil, sadece son haftada yaşananlara bakıldığında ortaya şöyle bir fotoğraf da çıkıyor. 2002 yılında ekonomisi çökmüş, hukuk alanında ağır sorunların olduğu bir Türkiye devralan AK Parti, ülkeyi 2002 Türkiye’sinin şartlarına döndürmeye ahdetmiş gibi. Nasıl bir Türkiye devraldıysa öyle bir Türkiye!
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları






















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.11.2025
19.11.2025
11.11.2025
5.11.2025
17.10.2025
8.10.2025
7.10.2025
4.10.2025
30.09.2025
24.09.2025