Fehmi KORU
Ülke gündemi giderek masallarda yaşanan olaylara benziyor.
Dün, son olaylar üzerinde düşünürken, günümüzde yaşananların ne kadar da çocukken okuduğum bir romanı andırdığını fark ettim.
‘Alice Harikalar Diyarında’ romanına...
Okumayıp yalnızca Türkçe yayımındaki ismine bakanlar, bu fantastik romanı, baş kahramanı olan küçük kızın -Alice’in- başından geçen eğlenceli bir masal sanabilirler.
Yazarı Lewis Carroll’un 1865 yılında Kraliçe Victoria dönemi İngiltere’sinde yayınlattığı, bütün dünya dillerine -174 dile- çevrilmiş olan romanı, o dönemin değerlerini sorgulaması yanında, fazla belli etmeden o dönem İngiliz sistemine dönük eleştirel siyasi mesajlar da taşımaktadır.
Romanda Alice, bir tavşanın peşinden girdiği bir oyukta karşısına çıkan ve üzerinde ‘iç beni’ yazan şişeyi içince küçülür, üzerinde ‘ye beni’ yazan pastadan tadınca devleşir.
Bir tavşan kovuğunda geçer bütün roman...
Herhalde günümüz olaylarını izlerken neden çocukluğumun bu gerçek-üstü romanını hatırladığımı anlamışsınızdır.
Fantastik bir ülkede yaşıyoruz bizler de...
Tavşan kovuğu kadar dar bir alanda olup bitiyor her şey...
Gerçek-üstü pek çok olay birbiri ardına yaşanıyor.
İlgimiz bir azalıyor yaşananlara, bir çoğalıyor.
Sanki bizler de üzerinde talimat yazılı şişelerden içip ilgimizi azaltıyoruz, sonra ilgiyi büyüten pasta ile karşılaşıyor ve yaşananlara ilgimiz büyüyor.
Alice, kız kardeşinin uyandırmasıyla sonunda kendisine gelir ve yaşadığını sandığı fantastik olayların aslında bir rüya olduğunu anlar; anlar ve rüyada da olsa kendi başından geçenleri onun da bizzat tecrübe etmesi için kız kardeşini yalnız başına bırakır.
Günümüzün gerçeği ne?
Başta ekonomik sıkıntılar değil mi?
Toplumun büyük bölümü fakirlik sınırı altında; daha önce hiç olmadığı kadar çok sayıda insan ise açlık sınırına dayanmış veya altında yaşıyor. Emekliler ne yapacağını bilmez halde. İşsizlik had safhada. Maaşlar ay sonuna kadar dayanmıyor.
Onu yargı alanında uygulanan çifte standart izliyor.
Aylar boyu yazılmayan iddianameler yüzünden ne ile suçlandıklarını bilmeden cezaevlerinde kalanlar ve cezası hüküm haline dönüştüğünde yatması gerekmeyecek oldukları halde onlarla aynı kaderi paylaşanlar da var.
Sahte belgeler, yalancı tanıklıklar ve savunma oyunları ile adaletin elinden kurtarılan gerçek suçluların varlığı da biliniyor.
Eğitim alanı da bir başka sorun; çocuğu olanlar o sorunu derinden yaşıyorlar. Çocukların da anne-babalarının -hatta dedeleri ve büyükannelerinin- kendi zamanlarında aldıkları eğitimin düzeyinden fazla farkı bulunmayan bir müfredatla günleri öldürülüyor.
Bu kadarla kalsa neyse. Sınavlarla girilen okullar ve üniversitelere hak etmedikleri halde çeşitli yollarla kapağı atmışlar olduğu söyleniyor. Sınavlar hakkında şaibeler had safhada. Profesör unvanı alan ve çeşitli kurumlarda dersler veren üniversite görmemişler olduğu şu yakınlarda ortaya çıktı.
Ya çeteler?
Çeteler ülkesi olmuşuz da haberimiz olmamış.
Her güne yeni bir çeteye karşı başlatılan soruşturmalarla uyanıyoruz. İlişkileri hayli şaşırtıcı yerlere ulaşan, kendilerini sosyal medya üzerinden anons etmekten çekinmeyen mafyatik örgütlerin liderleri saygıdeğerlik devşirmeyi amaçlayan görüntüler veriyorlar.
Arkalarını sağlam yerlere dayadıklarının güvencesiyle...
Tavşan kovuğundan geçince fantastik bir ortama düşen sekiz yaşındaki Alice’in şaşkınlığı içerisindeyiz hepimiz.
Üzerinde talimat yazan şişeler ve pastalar yerine ekranlar, gazeteler ve sosyal medya var.
“İç beni” talimatı yerine “Gördüğüne inan” talimatına muhatap oluyoruz.
Küçücük hale geliyoruz, Alice gibi...
“Ye beni” talimatı “Zihnini farklı görüşlere kapalı tut” halini alıyor günümüzde…
Okuduklarımız, dinlediklerimiz, inandırılmak istediklerimizin hangilerinin doğru hangilerinin yalan olduğunu bilmek hiç kolay değil.
İnsanlara güven ortalıktan kayboldu.
Güvenilir insanlarla birlikte...
İngiliz romancı ‘Alice Harikalar Diyarında’ eserini kaleme alırken, Kraliçe Victoria döneminde İngiltere siyasi hayatında yaşananlara dokundurmalarda bulunabilmişti.
Kraliçe Victoria’nın romanı defalarca okuyacak kadar beğendiği kayıtlarda.
Zülf-ü yare günümüzde dokunun da göreyim.
Bırakın Türkiye’yi, İngiltere ve ABD gibi demokratik olma iddialı ülkelerde bile politikacıların çizdikleri dar sınırlar dışına çıkın da göreyim bakalım.
Gazze için ağzını açanı susturuyorlar, öğrencileri okullarından ihraç ediyorlar, demokratik iddialı o ülkelerde...
Tevekkeli, Kraliçe Victoria’nın sevecen bulduğu ‘Alice Harikalar Diyarında’ romanı, mesajları sebebiyle, günümüz Amerika’sında bazı eyaletler tarafından yasaklanmakta.
“Umarım, bütün bunlar ben uykudayken oluyor” diyeceğim ve uyandırılmayı bekleyeceğim, ama beni uyandıracak kim var?
Yazarlar
-
Fehim TAŞTEKİNİsrail masasında HTŞ’ye Rus ruleti 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜROperasyonlar neden silah tüccarlarına yöneldi? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÖzel: Erdoğan zengin sever… 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUÖyleyse… Yaşıyor demektir! 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİSavcı Bey size söylüyor iktidar zenginleri 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyolİslam düşüncesi nereye? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBugün FETÖ yargısı yok, kim var? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUAKP+MHP ‘koalisyonu’ da bozuluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZRojava çözüm süreci zorluyor mu? 26.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.08.2025
17.08.2025
15.08.2025
14.08.2025
12.08.2025
10.08.2025
8.08.2025
7.08.2025
5.08.2025
3.08.2025