Fehmi KORU
Türkiye neredeyse on yıldır güçlü bir iktidar tarafından yönetiliyor. İktidarın gücü yalnız seçimlerde artırdığı oyunu yüzde 50’ye dayandırmasından gelmiyor, hazırlıklı bir kadrosu ve olaylara doğru teşhis konulduğunda hiç çekinmeden üzerine giden bir lideri var.
Kamuoyu yoklamaları bu özelliklerini koruduğu sürece ülkeyi daha uzun yıllar Ak Parti’nin yöneteceğine işaret ediyor.
Yönetim başarılı da. Batı’daki komşularımız ekonomik krizlerle debelenir, Doğu’dakiler bir türlü siyasi istikrara kavuşamazken, Türkiye her bakımdan hayret edilecek bir canlılık sergiliyor: Büyüme rekorları kırılıyor, izlenen dış politika hayranlık uyandırıyor, kaydettiği reformcu adımlar ilgiyle izleniyor...
Başka ülkeleri mesken tutmuş genç-yaşlı bizim insanlarımız Türkiye’ye dönmenin yollarını arıyor ve buluyorlar da... Yurtdışında yaşayanlar yanında oralarla iş yapanlar da, bir ülkeden diğerine turistik seyahate çıkanlar da, yeni kazanılan bu itibardan paylarına düşeni alıyorlar.
Herkes mutlu, herkes takdirkâr mı peki?
Değil. Olmadığı, birdenbire patlayan yapay gündemlerden belli. Servetlerine servet katan işadamları arasında siyaseti etkilemede kullandıkları kolları kanatları kırıldığı için rahatsızlık duyanlar az değil. ‘Sihirli formül’ tuttuğu için aynı formülü uygulayarak iktidar koltuklarına kendileri oturmayı hesap eden hasetler de var. Bu sebeple tezviratlar, ayak oyunları, çelmeler bir türlü durmuyor.
Normal karşılanması gereken bir durum bu. ‘Siyaset’ alanı her ülkede engebelidir ve herkesi her zaman mutlu etmek insanın doğasına aykırıdır. İnsanların yetişme tarzları, hayata bakışları, yönelimleri, çevreleri onların siyasi davranışlarını da etkiler ve her bakımdan huzurlu olması gerekenler bile, sırf o huzur yüzünden rahatsızlık duyabilir.
Ters görünse de evrensel bir gerçekliktir bu.
O zaman şu soruyu mutlaka sormamız gerekiyor: Ülkenin gittiği yönden, o yöne giderken yapılan tercihlerden, daha önceleri sahip olduğu gücün eksilmesinden, ya da sırf bu gelişmeleri Ak Parti kadrosu gerçekleştirdiği için rahatsızlık duyanlar, bu tabloyu değiştirmek için ne yapabilirler?
Eskiden olsa bu sorunun basit bir cevabı vardı: Fitne çarkları çalışır, etkileşme mekanizmaları devreye girer ve askerler durumdan vazife çıkarırdı... Kaç iktidar bu döngü sebebiyle devrildi ülkemizde; yaşananları hepimiz biliyoruz.
Ancak günümüzde asker-sivil ilişkileri farklı bir zemine oturduğu ve -çok şükür- geçmişte olan-bitenden askerler de ders çıkardığı için şimdilerde bu yöntemle iktidar değişikliği hayli zor görünüyor. Niyet düzeyinde kaldığı anlaşılan bazı girişimler ile hayata geçmiş darbelerin hesapları da soruluyor zaten...
Cevabı ben vereyim... Hükümetin ömrünü kısaltmanın, iktidarı alaşağı etmenin sadece iki yolu var: Ak Parti’yi parçalamak veya seçmen üzerinde en az kendisi kadar etkili olabilecek, oylarını bölecek bir alternatifi karşısına çıkarmak...
Böyle bir gelişme yaşanırsa, içte ve dışta bazılarının bundan müthiş memnun kalacağını herhalde tahminde zorlanmazsınız. Yapay gibi görünse de her olağandışı gelişmeye bir de bu gözle bakmak şart.
Tabii oyuna gelinmek istenmiyorsa...
Yazarlar
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.09.2025
26.09.2025
19.09.2025
18.09.2025
16.09.2025
22.08.2025
19.08.2025
17.08.2025
15.08.2025
14.08.2025