Fehmi KORU
Politikacılar ‘yeni partiye ihtiyaç yok’ diyor.. Halk ise, hem Avrupa’da hem de bizde farklı telden çalıyor…
MHP lideri Devlet Bahçeli‘ye göre ülkemizde 103 parti faaliyette. Eski politikacılardan Cemil Çiçek ise ülkemizdeki parti sayısının 81 olduğunu söylemekte. Acaba bu rakamlardan hangisi doğru?
Bana sorarsanız ülkemizde şu anda kaç parti bulunduğu hiç önemli değil. Meclis’te grup kurma imkanı bulmuş beş parti var; grubu bulunmayanları da hesaba katarsak Meclis’te temsilcisi olan parti sayısı 9. İstanbul’da tekrarlanan belediye başkanlığı seçimine de sadece 12 parti katılıyor.
Hepsi bir yana, bir yıldan biraz fazla süredir uygulaması başlamış olan ‘cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi’ ile birlikte ülke siyasetini belirlemede neredeyse tek güce dönüşen iktidar cephesi (AK Parti ile MHP) bir yana…
İktidar iseniz, beğenmediğiniz seçimi iptal ettirebiliyor, yeniden tekrarlanmasını sağlayabiliyorsunuz. Dahası, iktidar cephesinde yer alınca, “Artık yeni partiye ihtiyaç yok” deme selahiyetini de üstünüze alabiliyorsunuz.
“Ülkemizde kaç parti var?” konusu da zaten bu yüzden tartışma gündemimize girdi.
Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu‘na atandığı için ismi yeniden gündeme gelen eski politikacı “Türkiye’de şu anda tam 81 siyasi parti var. 82’ncisi ne işe yarayacak?” sorusunu gündeme taşırken, MHP lideri de yeni bir parti kuruluşu arayışında olduğu bilinen bir kişi için sarf ettiği “103 tane parti var, ‘104. olayım’ diyorsa yolu açık olsun” görüşünü kamuoyuyla paylaştı.
Onlara bakarsanız, Türkiye’de yeni bir partiye ihtiyaç yok ve bu yolda çalışmalar yürütenler boşa kürek çekmekteler…
Acaba düşünceleri doğru mu?
Halk “İhtiyaç var” diyorsa vardır
Kamuoyu araştırma şirketleri seçim öncelerinde daha yoğun anket çalışması yaparlar. Hazır sahaya inmişken, hem kendi meraklarını gidermek, hem de hizmet sundukları müşterilerine vatandaşın nabzını yansıtmak amacıyla deneklere farklı sorular da yöneltirler. O sorulardan birkaçı her seferinde yeni bir siyasi oluşum hakkında ne düşünüldüğünü anlama amaçlı olur.
Gördüğüm araştırmalar çok açık bir biçimde toplumda yeni parti arayışının her zamankinden daha yüksek olduğuna işaret ediyor. Hemen her partinin tabanında bu yönde bir bekleyiş var.
Demek ki, var olan partilerde bulamadıkları bir şeyi 82. veya 104. partiden uman bir kitle bulunuyor.
Benzer bir beklenti ortamı yeni bir milenyuma (2000’li yıllara) doğru yol alındığı günlerde de kendini hissettirmişti. “Kuruldu ve işe yaramadı” diye örnek gösterilen birkaç parti o dönemin eseridir; gerçekten çoğu birer tabela partisi olmaktan ileri gidememişti. Ancak, yine o dönemde kurulan AK Parti girdiği ilk seçimden zaferle çıktığı gibi 17 yıldır da iktidarda.
AK Parti’ye iktidar yolunu ortağı olduğu koalisyon hükümetini erken seçime zorlayarak açan Devlet Bahçeli, o günlerde de, yeni bir partiye ihtiyaç olmadığı görüşünü dile getirmekteydi. Cemil Çiçek ise, en sonunda AK Parti’ye girse de, önce farklı bir parti arayışındaki bir grup içerisinde yer almaktaydı.
Türkiye’nin beklentisini, vatandaşın umudunu fark eden bir kadro, o günlerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir programla AK Parti’yi oluşturdu ve ilk seçimde iktidar da yapabildi.
Elbette bugünkü şartlar 2000’li yıllar başındaki şartlardan farklı. Hatta bugünkü AK Parti de o günlere damga vurmuş ve çoğu ilk seçimde baraja takılmış partilere hiç benzemiyor. Yeni bir partiyle ortaya çıkmaya hazırlananlar çok daha zor bir göreve soyunduklarını herhalde hepimizden daha fazla hissediyorlardır.
Yeni partilerden çekinilmesi, korkulması, önlerinin kesilmeye çalışılması gerekmiyor; özellikle de onların başarılı olabileceğine inanmayan politikacıların çekinmesi ve korkması için bir sebep göremiyorum.
Partiler farklı fikirler ve programlar etrafında kadroların buluşmasıdır. Zamanı gelmiş bir fikri günümüze taşıyan kadrolara ise her ülkenin her zaman ihtiyacı vardır.
Avrupa arayış içerisinde de Türkiye değil mi?
Şu yakınlarda Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri yapıldı. Bizler kendi gündemimize gereğinden fazla yoğunlaştığımız için sonuçlarını pek tartışamadık; ancak yine de sandıktan geleneksel partilerin geride çıktığını, Avrupa’nın değişik ülkelerinde halkların yeni arayışlar içerisinde olduğunu gördük.
Alternatif sayılabilecek partiler ilgi gördü bu seçimde; bazısının mazisi fazla eski olmayan partiler AP’ye geleneksel partilerden daha fazla milletvekili sokmayı başardı.
Yeni şartlar yeni söylemler ve yeni yüzler arayışını da getirir; nitekim -iyidir kötüdür tartışması bir yana- Avrupa bu gerçeği siyasi hayatta yaşıyor şimdilerde.
Türkiye, bugün, 2000’li yılların ilk başlarından çok daha farklı bir ülke ve içinde yer aldığımız bölge ile dünya da yine o yıllar ile mukayese edilmeyecek özelliklere sahip. Var olan siyaset dili günümüzün özelliklerine uyum sağlamakta zorlanıyor. Yeni bir partiye ihtiyaç olduğunu düşünenler de, mevcut parti sayısının kaç olduğunu fazla kafaya takmaksızın, ilgilerini açık tutuyorlar.
Mevcut siyasi partilerin ve içlerinde yer alan politikacıların, eğer gerçekten ülkeye hizmet için var iseler, aynı görevi daha iyi yapma iddiasıyla ortaya çıkacak olanları engellemek yerine teşvik etmeleri gerekmez mi?
82., 83. veya 104., 105. partiler de çıksın ve herkes boyunun ölçüsünü alsın.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları







































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
19.12.2025
18.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
9.12.2025