Fehmi KORU
Dünya birbirine pek çok yönden benzeyen güçlü liderler dönemini yaşıyor. Biz Türkiye’de cumhurbaşkanlığı koltuğunu dolduran Tayyip Erdoğan’ı biliyor ve gücünü yaşayarak tadıyoruz… Rusya Vladimir Putin’le tanıştığından beri onu bir türlü bırakmıyor… Narendra Modi ‘dünyanın en kalabalık demokrasisi’ olmakla övünen Hindistan’ın bu tanımını değiştirmekle meşgul… Bu tür liderlerin en ünlüsü ise ABD’nin başkanı Donald Trump; o da işbaşına geldiği kısa sayılacak süre içerisinde kendisinden önceki bütün başkanlardan farklı olduğunu hemen belli etti…
Genel çizgileriyle ‘popülist’ diye adlandırılan liderler bunlar.
Popülist liderlerin özellikleri
Hepsi siyaseten güçlüler ve iktidarda kaldıkları yıllar boyunca güçlerini daha da arttırıyorlar. Muhalifleri ne yaparsa yapsınlar onlar kendilerini yerlerinde tutacak formüller bulmakta ustalar. Yerlerinde daha önce bulunmuş kişilerin cesaret edemediği pek çok politikayı gözlerini kırpmadan uygulayabiliyorlar.
Bütün bu politikacıların en dikkat çeken özelliklerinden biri de, askeri müdahaleleri -buna sizler ‘savaş’ da diyebilirsiniz- hiç çekinmeden göze alabilmeleri…
Putin Kırım’ı ve Ukrayna’nın bir bölümünü “Buralar zaten bizimdi ve orada yaşayan insanlar bizi istiyor” gerekçesiyle kendi topraklarına kattı.
Modi’nin hedefi ‘terörist yatağı’ olarak adlandırdığı Keşmir’di ve yakın zamanlarda Pakistan’la Hindistan arasındaki en köklü ihtilaf konusu olan bu gölgeye, Pakistan’ın ciddi karşı çıkışlarını önemsemeyerek, yeni askeri birlikler göndermekten çekinmedi.
Trump’ın kendisinin bir fethi yok, hatta biraz kafası bozulunca zaten ordusunun cirit atmakta olduğu yerlerden asker çekebileceğini dünyaya duyuruyor. Duyuruyor, ancak bugüne kadar çektiği asker sayısından daha fazlasını uzak coğrafyalara gönderdi Trump da.
Bir diğer özellikleri de medyadan, gazeteler, radyolar ve televizyonlardan hoşlanmamaları, gazetecilerden nefret etmeleri ve kendilerini medyaya sevdirmeye çalışmak yerine zaten kendilerini sevenleri medyada etkin hale getirme yoluna başvurmaları…
Güçlü devlet yöneticileri medyayı sevmiyorlar. Onların iktidarda bulundukları ülkelerde ‘kendilerine özgü’ birer medya düzeni oluşuyor.
İstisna gibi görünen tek ülke ABD…
Üç yıllık iktidarı boyunca Trump Amerikan medyasını dize getirmek ve kendisinin sevebileceği yeni bir düzene kavuşturmak için elinden geleni yaptı. Önce gazeteler, radyolar ve televizyonların bütününü, birini diğerinden hiç ayırt etmeden, ‘çakma haber’ yapan kurumlar olarak ilan etti.
Kısa süre sonra bazı medya kuruluşlarını diğerlerinden ayıran bir dil geliştirdi.
Trump da başladı
New York Times ve Washington Post gibi ‘özgürlüğü’ her şeyin üstünde tutan yerleşik gazeteleri isimleriyle hedef almaya başladı Trump. CNN’i de bu listeye eklemekte fazla gecikmedi. Şu yakınlarda onlardan kendisine yönelik incitici suçlamayı “Medya çürümüş” (‘corrupt’) diyerek hiç gecikmeden o gazeteler ve TV kanalı için kendisi kullanmaya başladı.
‘Fake’ (çakma) diye adlandırdığı sevmedikleri, şimdilerde aynı zamanda ‘corrupt’ (çürümüş) oldular…
Uzun zamandan beri de, “Sevilecek türden gazetecilik nasıl olabilir?” sorusuna cevap teşkil edecek biçimde “Ben yalnızca Fox-TV izlerim” deyip duruyor Trump.
Rupert Murdoch’un sahibi olduğu kanalı ve haberlerini seviyor; söylediğine göre de makam odasında hep o kanal açık duruyor…
[Geçen akşam Fox-TV kendisine rakip saydığı CNN’i hedef alan küçültücü bir yayın yaptı ve orada CNN International Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahalesine şiddetle karşı çıkarken CNN-Türk’ün ‘Barış Pınarı operasyonu’ yanlısı yayınlarının çelişki teşkil ettiğini özellikle vurguladı.]
Fox’u seviyor Trump, Fox da Trump’ı seviyor…
Yine de “ABD farklı” denilebiliyordu…
Şimdi öyle diyebilmek biraz zorlaştı.
Fox-TV’de neredeyse ilk kuruluşundan bu yana çalışan, gündüz haberlerini başarılı biçimde sunmakta olan ve bu sebeple her yıl 15 milyon dolar tutarında maaşla mükafatlandırılan Shepard Smith kanalın Trump’ın hoşlanmadığı tek elemanıydı. Muhalif görüş sahiplerini ekrana çıkarmaktan çekinmediği gibi, Trump’ın pek çok söylemine “Bu yanlış” veya “Bu tehlikeli bir görüş” diye alenen karşı da çıkabiliyordu. Hem de diğer sunucuların ekrandan itirazlarına rağmen…
Önceki gün Shepard Smith haberlerini sunduktan sonra ekrandan izleyicilerine “Daha fazla kalamayacağım, hadi bana eyvallah” diyerek veda etti. [İki ay önce Trump hakkında attığı Twitte "Onu Fox ekranında gördüğümde izleyeceğime CNN’e geçiyorum” demişti.]
Diğer güçlü -popülist- liderler gibi Trump’ın da medyada sevmedikleri ABD’de de ortalıktan çekileceğe benziyor. İlk vukuat, Fox-TV’den Shepard Smith oldu…
Amerikalı merslektaşlar “Arkası gelir mi?” endişesindeler…
Büyük ihtimalle orada da arkası gelecektir; özellikle Trump gelecek yıl ikinci dönem için seçimi kazanmayı başarabilirse…
Gazeteciler kendisine “Duydunuz mu, Shepard Smith Fox’tan ayrılmış” dediğinde, Trump, “Doğru mu işittim, ayrılmış mı? Reytingleri yerde süründüğü için mi?” diye sordu.
Adam kanalın en yüksek reyting alan sunucusuydu oysa…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025