Figen Çalıkuşu
Kirazlıtepe sakini Müzeyyen Ay, susan Türkiye’de “ben susmam” diyen bir kadın...
“Particilik meselesi değil ekmek meselesi, insanlar çöplerden ekmek arıyor, ben susamam” diyor.
Atilla Güner’in Radyo Sputnik yayınına da konuk oldu ve dedi ki;
‘Bana beni refah içinde yaşatacak bir yönetim lazım, beni kimseye muhtaç etmeyecek bir yönetici lazım. Artık orta direk kalmadı. Zengin ve fakir var. Orta direk denilen insanlar batıyor. Aş derdinde, iş derdindeyiz ama bu yöneticiler ne derdinde ben bilmiyorum...’
“Orta direği sıfırlayan yöneticilerin derdi ne” gerçekten… İnsanların yoksulluk içinde kıvrandığı bir ülkede bunlar neyin derdinde?
Bir örnek de yaşadığım kent Antalya’dan vereyim. Gündelikçi temizliğe giden bir kadın, Kaymakamlığa müracaat ederek kapanma süresinde çalışma izni istiyor. Cevap, “sana patates soğan verelim.”
Benim de onlara cevabım şu: Patates soğanı siz iyin, insanlara iş bulun.
İkizdere’de Cengiz İnşaat taşeron şirketi maden ocağı açmak için kadınların üzerine biber gazı sıkıyor, taş yuvarlıyor.
Dernek Başkanı Musa Yılmaz da susmuyor ve “burada düne kadar Ak Parti birinci parti idi, kurtlar kuşlar sesimizi duyuyor da bunlar duymuyor. Bu kadınlar benim bacım diyorlardı ne oldu da bu kadınlar yerlerde sürükleniyor, ne oldu da bir anne dövülür oldu? Doların yeşili ağır bastı, nedir bu zulüm” diyor...
Bu sözleri ülkeyi yönetenler duymuyor. Onlar bambaşka bir alemde kayıp meteorlar gibi gerçeklerden kopuk dönüp duruyorlar.
Ak Parti 17 günlük kapanmada bu insanların geçim derdi ile ilgilenmek yerine, içki yasağı getirmekle dertleniyor mesela.
Pandeminin kırıp geçirdiği bir ülkede hastalıkla yoksulluktan perişan olmuş insanlara sağlık ve gelir sağlaması gereken bir yönetim, 1920’lerin Amerika’sına geri dönüyor…
İnsanlar aç, insanlar yoksul, insanlar hasta, insanlar işsiz… Yöneticilerin bütün bunlara bulduğu çare ne? İçkiyi yasaklamak.
Anayasayı falan boşverip, topluma ideolojisini her koşulda dayatan bir siyasal yönetim bu.
“Ben içmiyorum, sen de içme.” Bize söyledikleri bu.
Tamam, biz de onlara diyoruz ki “biz çalmıyoruz, sen de çalma.” Ama bizi dinleyen yok.
Vesayet, hangi ideolojiden gelirse gelsin netice değişmiyor ve tam da aynı köşede sözleşmiş gibi buluşuyorlar. Baş örtüsü yasağı gitti, dünün mağdurları bu günün muktediri olarak içki yasağı ile çıka geldi.
İçki yasağı çözecek mi sorunları?
IMF’nin raporuna göre Türkiye, halkına en az yardımı yapan ülkeler arasında ama yöneticiler patates soğan dağıtıp, kadınları dövüp, içkiyi yasaklıyor.
Ne Ümraniye’de çöplerden ekmek toplayan kadınlar, ne Rize’de biber gazı sıkılarak yerlerde sürüklenen, toprağını maden şirketlerine teslim etmemek için direnen kadınlar, ne de Antalya’da ekmeğinde peşinde iken patates soğana mecbur bırakılan kadınlar bu yöneticilerin derdi.
Ülkenin her bir yerinden, Ümraniye’sinden, Rize’sinden, Antalya’sından acılı çığlıklar yükseliyor.
Bir dip dalga filan değil artık bu, Kemal Özkiraz’ın dediği gibi bu bir tsunami.
Memnuniyetsizlik dalga dalga yayılıyor topluma.
Bu ülkenin insanları kendilerine yapılanları, aşağılanmaları, yoksullukları, yasakları, hukuksuzlukları unutmayacak ve ilk seçimde bu yöneticilere oylarıyla bunların bedelini ödetecek. Kamuoyu yoklamaları, gelen siyasi depremin sismografları olarak sandıktan çıkacak umudu şimdiden haber veriyor zaten.
Bu yazıyı Kral Shaka’yı hatırlatarak bitireyim. Küçük, verimsiz bir Afrika kabilesini on iki yılda büyük bir askeri güce ve imparatorluğa dönüştüren ve saltanatının ilk dönemlerinde çok sevilen bir kral. Yaralandığında 30.000 kişi büyük bir hüzne düşüp yemeden içmeden kesildi.
Ama zamanla kral kendi iktidarıyla sarhoş oldu, bir baskı rejimi kurdu. Saltanatı bitmek tükenmeyen bir korku iklimine dönüştü. Öyle ki annesi öldüğünde yas tutmak adına ekin ekmeyi, süt içmeyi, cinsel ilişkiye girmeyi yasakladı.
Yasakla ve korku ile memnuniyetsizlik çok arttı ve sonuçta Shaka öldüğünde mezar taşı olmayan bir mezara gömüldü ve halk bayram etti.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
2.06.2025
23.05.2025
18.05.2025
10.05.2025
2.05.2025
25.04.2025
19.04.2025
13.04.2025
4.04.2025
28.03.2025