Hilâl KAPLAN
Meclis Başkanlığı seçimleri sırasında, CHP'nin adayına oy vermedikleri için MHP'ye hücum kampanyası devam ediyor. MHP, iddia edildiği gibi AK Parti'ye destek vermedi. Ama CHP'ye de destek vermedi. Kendi adayı olmuyorsa, geçersiz oy atıp geçti. Ancak MHP'ye, CHP'nin 'yedek lastiği ol' çağrısı yapmalarını örtbas etmek için, 'AK Parti'ye destek olduğunu dillendirmeleri doğal. Hâlbuki rasyonel olan CHP'nin, MHP ile birlikte beraber Cumhurbaşkanlığı adayı olarak gösterdikleri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun Meclis Başkanlığı'na destek vermesiydi.
MHP'li Yusuf Halaçoğlu da bunu dillendirmek yerine, tutmuş "CHP'ye destek verseydik, AK Parti, 'dinsiz partinin adayına oy verdiniz' diye bize vururlardı" demiş. Daha 10 ay önce CHP ile ortak Cumhurbaşkanı adayı çıkardıklarını ve AK Parti'nin asla bu kadar ahlâksız bir söyleme başvurmadığını kendi mi unutmuş, kamuoyunu mu unuttu zannetmiş, bilinmez.
Neyse, Kılıçdaroğlu gibi ben de 'Vallahi sığ tartışmalardan bıktım'.
Parlamenter sistemin ağır aksaklığını ve kısırdöngüsünü en net biçimde hissettiğimiz bugünlerde, seçimler üzerinden bir aydan fazla zaman geçmişken sıra nihayet koalisyon görüşmelerine geldi. Resmî seçim sonuçlarının 15 günde açıklanabildiği, meclis divanının bir haftada seçilebildiği bir ülkede daha hâlâ Türk tipi parlamenter rejim sevdalılarını anlamak güç. En az bir ay daha koalisyon senaryolarını konuşacağız anlaşılan.
Bahçeli, CHP'ye kapıyı sıkı sıkı kapadığından beri sadece AK Parti'li koalisyon ihtimalleri konuşuluyor. Bunlardan en öne çıkanı ise AK Parti-
MHP koalisyonu oldu. Ne var ki Bahçeli, Hürriyet'e verdiği iki röportajla o kapıyı da kapadı gibi. İki 'Hürriyet' röportajında da Bahçeli'nin AK Parti'den beklediği Erdoğan'ı 'Çankaya fanusu'na koyması. Fanus, tamamen Bahçeli'nin ifadesi ki kendisine dürüstlüğünden, Beştepe'nin anlamını zıddıyla çok sarih ifade ettiğinden ötürü müteşekkiriz.
MHP ile, tabanlar ve teşkilatların önemli kısmı açısından, CHP'ye nisbetle daha az 'kan uyuşmazlığı' yaşanacak bir koalisyon olabilirdi. Ancak bu, AK Parti'nin çözüm sürecine dair âdeta 'günah çıkaran' bir pozisyona itilmesi anlamına gelmeyecekse. Şayet MHP, milliyetçi bir refleksle yürüyen sürece kategorik karşıtlıktan ziyade, nüfuz etme ve yöntem değişikliği önerileri getirme gibi bir yolu tercih ederse, bu ülke için de hayırlı bir uzlaşma sonucuna götürebilir. Düşünsenize, çözüm sürecinin bir tarafından HDP, diğer tarafından MHP ve bu iki karşıt milliyetçilikten beslenen partilerin arasında temas kurmaya çalışan AK Parti. Milliyetçi reflekslere de, ülke dinamiklerine de iyi gelecek bir durum olurdu bu. Fakat Bahçeli, tüm kapıları zaten kapatmış görünüyor.
Peki, Bahçeli ne yapmaya çalışıyor? Neden evin yaşını aldıkça huysuzlaşan dedesi gibi her partiye ayrı bir kulp takıp kendinden uzaklaştırmaya çalışıyor? Sanırım Bahçeli şunu gördü: MHP, dört yıl boyunca hiçbir yenilik, icraat, vb. yapmayıp, sırf çözüm sürecine muhalefet ederek oylarını %3 artırdı. Öyleyse bu pozisyondan geri adım yok. Buna ek olarak, AK Parti'den MHP'ye doğru daha fazla oy kopmasının başka nedeni ne olabilir?
Doğru bildiniz, AK Parti'yi CHP'li bir koalisyona doğru itmek. Böylelikle hem anamuhalefet konforu yaşanmaya devam edilecek, hem de baş rakibini, muhalefetteki rakibiyle birlikte zayıflatmış olacak. Bir taşla birkaç kuş yani.
Yazarlar
-
Akif BEKİKomisyon'un çimentosu Bahçeli 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün8 Ağustos mutabakatı… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Azerbaycan Turan yolu’ 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURRojbaş İmamoğlu, geçmiş olsun Evre ve yeni YAE’cilere dostane uyarılar… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktanİktidar, Bahçeli’nin hukuk uyarılarını dikkate almalı 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciDemokrasi işgal edilirse… 13.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019