Hilâl KAPLAN
Muhterem cemaat, Cumhuriyet Bayramının yaklaşması vesilesiyle, bu haftaki hutbemizi cumhuriyetin ülkemizde nasıl tesis edildiğine ayırmayı uygun bulduk.
Malumunuz, ülkemizin kurulma şartları belirleyen Lozan Anlaşması süreci, 20 Kasım 1922'de başlamıştır. Ancak istenilen sonuç alınamayınca görüşmelere 4 Şubat 1923'te ara verilmiş ve Türkiye heyeti yurda geri dönmüştür.
İlginçtir ki, takip eden günlerde, Büyük Millet Meclisi'nde gizli bir oturum yapılmış ve hilâfet kurumu masaya yatırılmıştır. Yine hatırlayacağınız gibi Saltanat kurumu, 1 Kasım 1922'de lağvedilmiş ve Sultan Vahdettin, Lozan görüşmeleri başlamadan üç gün önce yurdu terk etmek zorunda bırakılmıştır.
Mart 1923'te Mecliste gerçekleşen gizli oturumda, Trabzon Mebusu Ali Şükrü Bey hilafet kurumunun muhafazasını, en ısrarla savunan kişi olmuştur. Ali Şükrü Bey'e göre 'Bütün dünyadaki İslâm âlemi tekmil ruhuyla, vicdanıyla makam-ı hilafete bağlıdır. Bu kuvveti ihmal etmek âdeta bir hıyaneti vataniyedir. İngilizlerin de yıpratmak istedikleri bu kuvvettir. Bu parçalanırsa, kavmiyyet üzerine kurulan milliyet mefhumu, dinleri müşterek milletler üzerinde tesirini gösterecek ve istenen parçalanma hasıl olacaktır.' (Mahir İz, 'Yılların izi', İrfan Yayınevi, 1975)
Makam-ı hilafeti ısrarlı müdafaasının kötü hadiselere sebebiyet vermesinden korkarak, kendisini uyaran Rauf Bey'e, 'Rauf, ben bu işin fedaisiyim; anladın mı?' diye karşılık veren Ali Şükrü Bey, hararetli çıkışlarına devam etmiştir. Takdir-i İlahi bu ya, kendisi gerçekten de bu uğurda feda edilmiştir. Zira 27 Mart 1923'te, Mustafa Kemâl Atatürk'ün Özel Muhafız Alayı Komutanı Topal Osman tarafından boğularak öldürülmüştür.
Bu meş'um suikast, bize, cumhuriyet kurulmadan evvel, muhalif seslere nasıl muamele edildiğine ilişkin bir örnek sunmaktadır. Nisan 1923'te değiştirilen Hıyaneti Vataniye Kanunu ile muhaliflerin asılmasına yasal olanak sağlanmış ve Lozan Anlaşması'nda alınan neticeye muhalefet edeceği belli olan meclisi ortadan kaldıracak olan seçimler için karara varılmıştır. Haziran 1923 seçimleri, mebusların bizzat Atatürk tarafından belirlendiği ve tek parti yönetimini tesis edecek olan meclisi inşa etmeye yaramıştır. Zaten Temmuz 1923'te de Lozan Anlaşması imzalanmıştır.
Ayrıca, cumhuriyetin ilanına kadar geçen süre içinde, Atatürk, Rauf Orbay, Kâzım Karabekir veya Ali Fuat Cebesoy gibi İstiklâl Savaşı kahramanlarını da barındıran Ankara'nın itibarlı ama muhalif şahsiyetlerini çevresinden uzaklaştırmış bulunmaktadır.
Atatürk, 28 Ekim 1923'te, akşam yemeğinde, rejimin cumhuriyet olarak değiştirileceğini masadaki hazirûna açıkladı. Ertesi gün, mecliste, yasalara göre bulunması gereken çoğunluk bile yokken (334 mebustan, sadece 158'i meclisteydi) mezkûr değişiklik yapıldı. Cumhuriyet rejimine fikren muhalif olmayan Kâzım Karabekir, bu ani ve sorgusuz sualsiz yapılan değişikliği şöyle karşılamıştır:
'Ben hem mebus hem de bir ordu kumandanı olduğum halde bana da kimse bir şey bildirmemişti. Bu vaziyet, haklı olarak, halkı da orduyu da telaş ve endişeye düşürdü. Daha dün yüreğine ferahlık verdiğim zatlar benden bu şeklin manasını soruyorlardı. Bu vaziyette, tabii Cumhuriyet'in ilanını ertesi gün dahi kutlayamadık.'
Aziz Müm'inler,
Açıklamaya çalıştığım üzere, cumhuriyet, tek parti sistemine geçmek, makamı hilafeti ortadan kaldırmak ve kavmiyetçi bir devleti inşa etmek için gerekli zeminin oluşmasını sağlamıştır. Yoksa, başka şartlar altında, adil bir düzeni tesis etmeye muvaffak olabilecek bir beşeri rejim türü olabilir. O sebeple, bagajındaki tarihi yükü de nazarı itibara almak kaydıyla, 29 Ekim 1923 gününü hatırlamak lazım gelir.
Mübarek Ra'd suresi, 11. Ayeti kerimede geçen sözleri, bugüne nasıl geldiğimizi anlamak için, kendi tarihimiz ışığında tekrardan anımsamak gerekir:
'Şüphesiz Allah, kendi nefslerinde olanı değiştirip bozuncaya kadar, bir toplulukta olanı değiştirip bozmaz.'
***
Din ile devlet işlerinin birbirinden ayrıldığı laik ülkemde, Kurban Bayramı'nın ikinci günü verilen Cuma hutbelerinde, halkımıza 'cumhuriyet rejiminin faziletleri'nin anlatıldığından haberdar oldum. Şayet, bir gün, dileyen imamlar, yukarıdaki gibi hutbeleri de dile getirecek özgürlüğe sahip olacaksa, sorun yok. Ancak o gün gelene kadar, devlet memurluğu itibariyle, 29 Ekim 1923'ü kutlayan imamlara ve onlara bu talimatı veren Diyânet kurumuna itiraz etmek gerektiği kanatindeyim.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları






















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
17.06.2019
27.05.2019
6.05.2019
1.05.2019
29.04.2019
24.04.2019
16.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
8.02.2019