Yalçın ERGÜNDOĞAN
Sayın, Kemal Kılıçdaroğlu ilkinde İngiltere’deki gezisini yarıda kesip İstanbul’a gelmişti. Hepimiz nefeslerimizi tutmuş Kılıçdaroğlu’nun bu ani dönüşünden hareketle, Saray rejimine ağır bir darbe indireceği anı bekliyorduk. Muhtemelen Saray da, diğer CHP’li Belediyelere yönelik hamlelerini buna göre ayarlayacaktı.
İlk gün Ataşehir Belediyesi önünde toplanan öfkeli kalabalık, Kılıçdaroğlu’nun seyahatini yarıda kesip meydana inmesi sonrası bi güzel dağıldı…
CHP yönetimi gereğini yapmış; kendi oyları ile seçtikleri Belediye Başkanlarını, ancak gene kendi oyları ile indirebilecekleri yönündeki halk tepkisini yatıştırmayı başarmıştı.
Hem zaten ne olacaktı ki. Ergenekon/Saray koalisyonu, CHP’li Belediyelere “dost hukuku” uyguluyor, “düşman hukuku” uyguladığı HDP’li/DBP’li Belediyelere olduğu gibi “kayyım” da atamıyordu. Sonunda, yine bir CHP’li Belediye Meclis üyesi başkan oluveriyordu.
O kadar telaşa, feryada gerek yoktu. Aslolan devletin bekâsı için, şu olağanüstü şartlarda ve ortamda “muhalefet”miş gibi yaparak, ana muhalefet alanını kimseye kaptırmama başarısını göstermekti.
YANGIN SÖNDÜRME KÖPÜĞÜ GİBİ BİR KONUŞMA
Gerçi CHP’li Belediyeler AKP’ninkilerle kıyaslanabilecek oranda olmasalar da, yine de sütten çıkmış ak kaşığapek benzemiyordu. Ama olsundu…
Gel zaman, git zaman. Yok canım öyle uzun zaman sonra değil, hemen öncekinden kısa bir süre sonra; adları çoktandır dile getirilmiş olan CHP’li belediyelerden Beşiktaş’ın başkanı da görevden alınıverdiii…
Saray, Kılıçdaroğlu ve kafadarı CHP merkez yöneticilerinin “yeri göğü inleten” tepkilerini tebessümle karşılayıp, yeni hamleyi de gerçekleştirivermişti. Sırada başkaları da vardı tabii.
Bu kez Allah’tan Kılıçdaroğlu yurt dışında, gezide falan değildi. Çabucacık Ankara’dan Beşiktaş’a geliverdi. Maşallah, usta bir itfaiyeci gibi, Beşiktaş Belediyesi önünde toplanan kalabalıkların ateşini söndürüverdi.
Sayın, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ın İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınması sonrası, yaptığı o yangın söndürme köpüğü kıvamındaki konuşmasından şu paragrafı aktarmadan edemeyeceğim doğrusu:
“Biz susmayacağız. Kendine güveniyorsan FETÖ'ye kim kaynak aktarmış tartışalım. Bu belediyeden 1 kuruş FETÖ'ye aktarıldıysa belediye başkanını gelir önce ben görevden alırım. Türkiye'yi verdin sen kardeşim. Şikayet ediyor şimdi. Feriştahın gelse biz korkmayız kardeşim…”
Müthiş, müthiş gerçekten. Eminim, bu konuşma sonrası Saray ve çevresi de hararetle bu konuşmayı alkışlamışlar, izlerken kendi aralarında da keyiften kahkahalara boğulmuşlardır.
GÖREVDEN ALMAYI MEŞRULAŞTIRIYOR
Konuşmada dile getirilen cümledeki en can alıcı noktayı okurlarım gözden kaçırmamışlardır elbette. Ama ben gene de altını çizeyim.
Seçilmiş bir Belediye Başkanı mevcut yasal düzenlemelere ve Anayasa teminatına göre nasıl görevden alınıyordu?
Tabii, öncelikle seçmenlerin seçtiklerini ‘oylarıyla cezalandırması’ esas. Yani gerçekleşen ilk seçimde o kişiyi seçmemeleri.
Başkanın, görev süresince suç sayılan bir fiili işlemesi durumunda ise; tanımlanmış bir prosedür sonrası yargının kararına göre bir yaptırım uygulanabiliyor…
Sıranın kendilerine gelmeyeceğini sanarak, öncelikle Halkların Demokratik Partisi (HDP)’li vekillere yönelik işleyeceği belli olan, dokunulmazlıkların kaldırılmasını desteklemişlerdi. Ardından, “yok canım bize dokunmaz” gafletiyle ve tabii “devletin bekası için”HDP’li/DBP’li Belediye başkanlarının görevlerinden alınıp yerlerine kayyım atanmasına sessiz/tepkisiz kalmışlardı.
Bu kez sıra kendi milletvekillerine ve Belediye başkanlarına gelmişti.
Ana muhalefetliği kimseye kaptırmamak için yolu tıkayan CHP merkezi, Genel Başkanları ağzıyla bu kez de görevden almaları bi güzel meşrulaştırıyordu.
Nasıl mı? Beşiktaş Belediyesi önünde Kılıçdaroğlu’nun yaptığı açıklamada bunun açık ifadesi var. Ne demişti Kılıçdaroğlu; “Bu belediyeden 1 kuruş FETÖ'ye aktarıldıysa belediye başkanını gelir önce BEN görevden alırım…”
Kılıçdaroğlu, seçilmiş Belediye Başkanını (kendi fadesi ile) nasıl kendisi görevden alacaksa, demek ki Saray da alabilirdi…
Kılıçdaroğlu da yasal ve Anayasal teminatların bir çırpıda elin tersiyle itilebileceğine dair “fetva” veriyordu aslında. Oysa, hukukun egemen olduğu bir uygulamaya göre Kılıçdaroğlu -kişisel yaptırım olarak- en fazla, söz konusu o Belediye Başkanını partisinden ihraç edebilirdi. (Ki o ihraç da yasal denetime, yani itiraza açık olurdu.)
Devletin bekâsı için tabii, rejim Kılıçdaroğlu’nun ağzından desteği almıştı gene…
TEŞEKKÜR FASLI…
Sonunda, her şey tatlıya bağlandı. CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür de etti. “Sulh” olundu.
CNN Türk’te yayınlanan, Ahu Özyurt’un sunduğu ‘Türkiye’nin Gündemi’ programında görevden alınmasıyla ilgili tartışmalar sırasında programın konuğu Uğur Poyraz’a mesaj gönderen Hazinedar, şunları söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanı bugün talimat vermiş. Oğluma ve eşime pasaportları yarın iade edilecek. Her şeye rağmen kendisine teşekkür ederim. Bugün öğleden sonra aradılar." (t24.com.tr)
* * *
Kılıçdaroğlu da Mehmet Barlas’a teşekkür etti. Barlas ise bu teşekküre şöyle yanıt verdi: 'Güldüm, beni yanlış anlamış…'
Saray bültenlerinden birinde yazan Mehmet Barlas, konuşmasında kendisine teşekkür eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, "2 Ocak tarihli yazıma atıfta bulunarak bana teşekkür ettiğini duyunca güldüm. Demek ki 'Beni bir kişi anladı o da yanlış anladı' deyişi, hiç umulmadık bir yerde yine gerçekleşmişti" dedi. Kılıçdaroğlu'nu 'Türkiye'ye Fransız kalmak'la suçlayan Barlas, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın aynı hatayı yapan Fransız gazeteciye verdiği cevabı hatırlatmak doğru olur" dedi.
Kılıçdaroğlu’nun “MİT tırlarının silah taşıdığını doğruladığını” sanarak teşekkür ettiği M. Barlas yazısında kastettiklerini şöyle sıraladı: “MİT tırları o yazıda yok. Suriye'deki muhalif gruplara destek verdiğimiz Mısır'daki sağır sultanın da duyduğu bir gerçek. PYD'nin lideri Salih Müslim bile 2014'ün Ekim’inde Ankara'ya gelmemiş miydi? Bu ve buna benzer durumlardaki yanlışlarımız zamanla açığa çıktığı için, politikalarımızda radikal değişikliğe gitmiyor muyuz? Esad'ın altı ayda devrileceğini iddia eden ve daha sonra da Rus uçağının düşürülmesi emrini de kendisinin verdiğini söyleyen dönemin Dışişleri Bakanı ve sonra Başbakanı olan Ahmet Davutoğlu, yanlışların baş sorumlusu değil miydi?..” (Artigercek.com)
* * *
2002 seçimleri öncesi AKP’ye iktidar yolunu açan Cem Uzan’ın Genç Parti’si rolünü üstlenmekte olduğu için Saray’ca sessizlikle karşılanan İYİ Parti, anketlere göre en çok oyu CHP seçmeninden kendisine kaydırıyormuş.
Bu oy kaydırması ile AKP’nin İzmir’i bile kazanabilmesinin mümkün olduğu dillendirilirken, CHP Merkezi, Kılıçdaroğlu’yla dolu dizgin 21. yüzyılın Fatih’liğine soyunuyor: “14 belediye başkanımızı alsan dahi İstanbul'u alacağım. İstanbul'a ihanet edenleri tek tek açıklayacağım. Bizi hiç kimse susturamaz. Biz hakkı, hukuku, adaleti savunuyoruz!”
Türkiye’de seçimler yapılır mı, yapılmaz mı? Açıkça ifade etmek gerekir ki; henüz belli değil.
Seçimler yapılsa da, yapılmasa da; yeter ki, yolu tıkama, en azından sol şeridi aç.
Kim tutar seni Kılıçdaroğlu!..
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.12.2019
3.02.2019
26.11.2019
4.01.2019
29.10.2019
8.07.2019
8.07.2019
3.06.2019
4.02.2019
28.01.2019