Sezin ÖNEY
“Algı manipülasyonu”, “algı mühendisliği” bugünlerde, “gözde” kavramlar. Özellikle de, egemen siyasi güç, ülkedeki güç piramidinin tepesindekiler bu kavramları çok sık kullanıyorlar.
Şaşırmamak lazım; bu kavramlara kafayı “takanın”, fikri ve meşguliyeti ne ise, zikri, dünyayı ve çevresini algılayış biçimi, diline dolanan da o.
Algı mühendisliğinin, en büyük ustalarından biri Nazilerdi.
Bir yandan, “modern ve yeni” olanı, öte yandan da, geleneksel olanı temsil ettikleri algısını zihinlere çakmak için propagandaya büyük önem verdiler. Özellikle de, kendilerini “halkın iktidar olarak vücut bulmuş hâli” olarak göstermek için, tarihsel ve folklorik sembolleri yoğun biçimde kullandılar. Ve halkın, “otoriteye başkaldırdığı”, düzeni tersine çevirdiği geleneksel kutlama etkinliği olan karnavalı da, Nazi sembolleri ve söylemleriyle yeniden kurgulayarak rehin aldılar.
Tarihçi Carl Deitmar’ın Alaaf und Heil Hitler: Karneval im Dritten Reich (Alaaf ve Heil Hitler: Reich İktidarında Karnaval) kitabı, “halkın geleneğinin Nazileştirilmesini” büyüteç altına alıyor.
Düzenle dalgasını geçen, düzene meydan okuyan Karnaval’ın Nazi ideolojisinin propaganda aracına dönüştürülmesi, Deitmar’ın ifade ettiğine göre, “bir anda” oluvermemiş; yıllara yayılan ve Nazilik “değerlerini” sinsice topluma zerk eden bir süreç içinde gerçekleşmiş. Karnaval’ın içindeki espri, şaka ve eğlencenin yerini, yönetenlerin ve lider gücünün kutsanması, Yahudiler gibi “düşmanların” karalanması, Almanya’nın Naziler sayesinde ne denli “mükemmel bir yere dönüştüğü”, geçmişin ne kadar kötü olduğu ve Führer’in ülkeyi nasıl “kurtardığı” mesajları almış.
Geleneğin propaganda aracına dönüştürülmesi, bir dikta yönetiminin, “toplumsal rızayı” avucunun içine alma sürecindeki “tekniklerden” sadece biriydi.
Almanya’nın Nazilerin “büyüsüyle”, kendini savurduğu uçurumda, halkın “milis gücü” olarak kullanılması da öngörülüyordu.
Hermann Löns’ün 1910’da yazdığı, Der Wehrwolf (Kurt Adam) romanı da, Nazilerce propaganda malzemesi olarak kullanılmıştı. 17. yüzyıldaki Otuz Yıl Savaşı döneminde yaşayan Harm Wulf adlı bir köylünün hikâyesiydi bu; ailesinin savaşta öldürülmesi üzerine, konu komşusunu milis olarak örgütleyen ve “Kurt Adamlar” adıyla vahşice intikam peşinde koşan, öldürmekten zevk almaya başlayan “halkı” anlatıyordu.
Nazilerin, özellikle savaşın sonuna doğru, sıradan vatandaşı “ölümüne savaşa” kışkırttığını biliyoruz. Propagandadan sorumlu Joseph Goebbels’in 1945’teki meşhur, “Kurt Adam Konuşması” ve yayına başlayan “Kurt Adam Radyosu”, “tüm Almanları, düşmanı yok etme görevine” çağırıyordu. Radyonun açılış şarkısı şöyleydi; “Benim Kurt Adam dişlerim, düşmanı ısırınca/ Biter gider” ve ardından uluma sesleri…
Kurt Adamlar, bize de oldukça aşina.
“KARAKTER SUİKASTI”
Bir gün bir ülkede, o ülkenin yönetim kadrosuna sıkı sıkıya bağlı gazeteler, manşetlerinde, aynı sözcüklerle, aynı suikast iddialarına yer vermişler. O ülkenin en güçlü adamının çocuğunun öldürülmesi için bir cinayet planlandığını öne sürmüşler. Ancak iddialar, o kadar saçma sapanmış ki, o ülkedeki birçok insan sadece gülmüş.
Gerçekten gülünecek bir şey var mı ortada?
O manşetlerde, benzer iddialar eğer “ustaca servis edilse” ne olacaktı?
İnanmayacak mıydı birçok kişi? Hele de, karalanmaya çalışılan kişiye “gıcık” olunuyorsa?
Bir ülkede, “karakter suikastı”, medya tarafından bu kadar fütursuzca yapılıyorsa, sadece korkmak lazım. Hiç olmazsa bencilce korkmak lazım, çünkü hayalî suçlamalarla, bu karakter suikastına herkes kurban gidebilir.
Hülya Gülbahar, kadın hareketine çok emek vermiş biri; dikkat çektiği şu nokta çok önemli: “Bugünlerde kadın cinayetleri gündemde ve şimdi de, bir ‘mağduriyet kıskançlığı’ ile manşetleri, ‘benim kızıma suikast, şiddet tehdidi’ ile geri alma çabası sözkonusu adeta. Gerçek mağdurların ilgi görmesine dayanamama, ‘Hayır, ben tek ve en mağdurum’ kavgasına girişme…”
Dibe vuracağız diyoruz ama o dip nokta hep daha da derine iniyor.
Yazarlar
-
Nevzat CİNGİRTKelbaşa Şimşir Tarak… 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanGenel Yapay Zeka aslında bir büyük yalanın mı adı? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelTek adama alışmış bir ülkede CHP'de ‘çift lider’ stratejisi ne kadar çalışır? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞFAİLİ MEÇHULLER BİR “DEVLET POLİTİKASI” MIYDI? 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciPahalılık turisti de vurdu... 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİran yeniden menzilde 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTuhaf yasa maddeleri 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRDünyanın temel düzeni sarsılıyor: Yeni bir ütopya, krizlerden çıkışın anahtarı olabilir 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENDiyanet iğneyi çuvaldızı kendisine batırırsa… 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKKM kalktı, müjde! 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKIlımlılar, İslamcılar, Fundamentalistler: “Batı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?” meselesi 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAKürt Halkı: Barışın ve Demokratik Toplumun Evrensel Öncüsü... 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava Tümseği 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur Akgün10 yıl sonra nasıl bir Türkiye? 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNENeler olacağını bilmek 24.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBir hâkim Caprio'muz niye yok? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kirasİslamcı, sosyalist ve milliyetçi bir düşünür 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluDemokratikleşme paketleri beklenirken hangi kanunlar gelecek? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKeser döner sap döner… 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUAklını başına, vicdanı kalbine toplasan ya! 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNSuriye’de dahil olunacak bir ordu var mı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMete Tunçay mı yanılmıştı? 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezKalıcı toplumsal barış: Engeller, imkanlar 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKardeşlik 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRİddia: Ziraat’te ‘Gizem B. skandalı’! “Günooo kızlar… Paralar sizin için yükleniyor” 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKGerçekten emperyalist güçler bölgede Kürdistan istiyor mu? Irak ve Suriye’de olanlar bu tezi yalanlı 23.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Alevi Hakları… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇKudüs, ey Kudüs! 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUMutlak kötülüğün mutlak zaferine doğru mu? 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİller Bankası Genel Müdürü Recep Türk: Listemizde sadece Aydın yok 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuYargı, Mafya ve Beyaz Toros… 22.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunBarışın gerekleri, Cumartesi Anneleri ve Ablam… 22.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.02.2025
29.01.2025
17.01.2025
7.11.2024
6.11.2024
24.10.2024
27.06.2024
7.06.2024
26.05.2024
20.05.2024