Ahmet TAŞGETİREN
“Devlete nüfuz” bizde epey bir zamanın hadisesi. Devlet ideolojik bir operasyon misyonu içinde hareket edince, kendini dezavantajlı gören oluşumlar da, bir biçimde devlet içinde etkili olmaya çalışmışlar.
Meselenin geçmişi epeyce eski de, çok sert bir problem olarak ortaya çıkışı, herhalde, “Gülen Cemaati” diye başlayan yapının Milli Güvenlik Kurulu’nda “PDY – Paralel Devlet Yapılanması” şeklinde tanımlanması ile olmuştu.
O da, o yapının Yargı’daki uzantısının mesela önce MİT Başkanı’na yaptığı operasyonla, ardından 17-25 Aralıkta, bu defa Yargı – Emniyet ayağı ile doğrudan Başbakan’a, yani Hükümete karşı operasyonu ile ortaya çıkmıştı.
“Ne istediler de vermedik” sözü, o yapıya yönelik siyaset kurumunun zaafını ifade ediyor, ardından da toplum olarak ödenen bedelin tazmini babında “Allah affetsin” sözü geliyordu.
Siyasi iktidar o dönem neden böyle bir yapılanmaya zemin hazırlamıştı? Neden buna ihtiyaç duymuştu? Bunun risklerini görmemiş miydi? Bu nasıl bir devlet anlayışının eseri idi?
Bu sorular yeterince sorulsa, belki devlet yönetiminde sonraki zamanlar için daha sağlıklı tavırlar benimsenebilirdi. Neyse…
…..
Kulp’ta bir olay yaşandı. Cami imamı Cuma hutbesinde, Diyanet’ten gelen hutbe metninin “şehitler”le ilgili bölümünü okumadı, o sırada camide bulunan kaymakam imama tepki gösterdi, ardından da mikrofonun sopası ile imamı dövdü.
Olayın buraya kadarki kısmında da epeyce bir garabet var. Merkezden gelen hutbe kısmı bir mesele, imamın Diyarbakır’ın Kulp ilçesindeki bir camide şehitlerle ilgili metni neden okumadığı bir başka mesele, kaymakamın (mülki amirin) bir kamu görevlisini dayakla cezalandırması başka mesele…
Bunların her biri, bir yönüyle, Türkiye’nin devlet hayatındaki ve toplumsal yapımızdaki sorunlar yumağının parçasını oluşturuyor. Mesela Kaymakamın bu tavrına bakıp bir İçişleri Bakanı’nın “Siz yapacağınızı yapın, hukuk arkadan gelsin” buyruğunu hatırlayabiliriz. Başka açıdan bakıldığında Doğu – Güneydoğu’da din görevlisi olma problemi üzerinde düşünebiliriz. Bir başka açıdan, sorun din görevlisinde ise, din görevlisinin liyakat ve eğitim problemini masaya yatırabiliriz.
Ben, olayda bir başka ve daha derin bir problemin işaretlerini görüyorum.
İlk defa mı oldu, ya da başka olayda yaşandı mı bilmiyorum, ama bu defa, içinde vali ve kaymakamların bulunduğu onlarca mülki amirin kampanya halinde “Kaymakamı destekleme yarışı”na katıldığı gözlendi.
Kampanya dilinin MHP eğilimini yansıttığı da ayrı bir gerçeklikti.
Ayrıca zaten sayın Bahçeli de, “Kaymakamın alnından öpüyorum” diyerek, kampanyayı taçlandırmış bulunuyor.
Sayın Cumhurbaşkanına ve sayın İçişleri Bakanı’na soralım: Bu normal mi?
Böyle bir kampanyada mülki amirlerin rol alması normal mi, kampanyanın bir siyasi parti dilini yansıtması normal mi?
Bir kere valiler ve kaymakamlar, bulundukları yerde devleti – Cumhurbaşkanı’nı temsil ediyorlar ve İçişleri Bakanı’na bağlılar. Soralım: Bu temsil iyi bir temsil olmuş mudur? Yoksa “Partili Cumhurbaşkanı” statüsü içinde bütün bunları normal karşılamak mı gerekiyor?
Cevaplanması gereken soru şu: Mülki amirler içinde bu “siyasi” çizginin etkinliği nedir? Kampanyaya katılan mülki amirler, nasıl bir motivasyonla kendilerini ortaya koyma gereği duymuşlardır? (Gülen grubunu bir cemaat boyutundan çıkarıp hangi motivasyon MİT Başkanı’na karşı operasyona sevk etmişti, ya da 17 – 25 Aralık operasyonuna?)
Bu soruyu bugün, Emniyet camiası için de Yargı camiası için de sormak şaşırtıcı olmayacaktır.
MHP’nin Cumhur İttifakı içinde belirli bir etkinliğinin bulunduğu biliniyor. Bunun devlet yönetimine yansıması hangi boyuttadır?
Kamu görevlilerinin şu veya bu partiye, ya da şu veya bu sosyal kümeye eğilim duyması tabiidir. Ancak bu, “Paralel yapı” niteliğinde bir kadrolaşmanın ve yine o istikamette bir eylem aidiyetinin parçası olduğunda “Devlet gücü”nü özel misyonların aparatı haline getirir.
Yüksek yargıdaki güncel gerilimde ya da mesela Ülkücü camia içinde işlenen bir siyasi cinayetin iltisaklı şüphelilerine yönelik soruşturmada “Paralel yapı” etkinliği söz konusu mudur?
MHP, evet Cumhur İttifakı’nın ortağıdır ama, fiilen Hükümete katılıyor değildir. Ancak bu, devlette etkinliğinin olmadığı anlamına gelmiyor. Hükümet sorumluluğu bütünüyle Ak Parti’dedir, Cumhurbaşkanı Erdoğan’dadır. Geçmişte, sonradan FETÖ diye anılacak olan “Paralel yapı”nın Yargı’da, Emniyet’te yapıp ettiklerinin sorumluluğu da nihai planda Hükümete aitti. Hükümet sonraları “Milat” vs diyerek, bu operasyonlarla iltisaklı olmaktan kendini arındırmaya çalıştı.
Demek istiyorum ki, henüz filizlenme halinde iken sorunları görmek lazım. Değilse ülke bedel ödüyor. Hatta ağır bedel ödüyor.
Son söz: Sinan Ateş cinayetini çözün… Ayşe Ateş’in çığlığı boşuna değil. Sonra “Allah affetsin, üstüne gidemedik” dememek için…
EMEKLİLER - YAŞASIN SEÇİMLER!
Düşündüler taşındılar, SSK ve Bağ kur emeklilerine yüzde 37.5 artı 5, yani yüzde 42.5 zam vermeyi kararlaştırdılar. Memur emeklileri ise yüzde 49.5 zam alacaktı. Memur emeklileri için para vardı, SSK ve Bağ-kur emeklileri için ise yoktu.
Sonra aradan bir hafta mı ne geçti, yine düşündüler taşındılar, hadi SSK ve Bağ kur emeklilerini de memur emeklisi seviyesine (yüzde 49.25) çıkaralım, dediler.
Para niye yoktu, nasıl oldu? Yaşasın seçimler!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplumun İnşası İçin Meclis Adım Atmalı: Yasa Çıkarmalı, Komisyon Öcalan’ı Dinle 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.09.2025
18.09.2025
16.09.2025
9.09.2025
7.09.2025
5.09.2025
4.09.2025
29.08.2025
26.08.2025
24.08.2025