Ahmet TAŞGETİREN
SİSTEM TARTIŞMALARI:
Seçimlerde 9 puanlık negatif oy farkı Cumhur İttifakı’nın hanesine yazılmasına rağmen sanki asıl kaybı Ak Parti yaşamış gibi bir algının ortaya çıktığı açık. MHP için kayıp tartışılmıyor, hatta 31 Mart düşünüldüğünde kazançlı gibi gözüktüğü de vakıa.
“Ak Parti neden kaybetti?” sorusu sorulduğunda da “Sistem sorgulaması” ilk sırayı alıyor. Çünkü bundan aşağı yukarı bir yıl önce Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilirken alınan oy oranı yüzde 52 ... Bir kere oradan geriye gidiş var. O zaman neden bu düşüş gerçekleşti?
Muhalefet “sistem eleştirisi” yapageliyor. Son durumda olan “Sistemin seçimlere negatif yansıması oldu mu?” sorusunun Ak Parti’nin gündemine girmesi. İlk sıcak şokta kimi Ak Partili isimler “sistemi de gözden geçireceğiz” gibi çıkışlar yaptı. Ancak kısa süre sonra “Sistem tartışmasının aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı tartışmak” anlamına geldiği gibi bir yargı ortaya çıktı ve herkes bir miktar durakladı. Ardından önce Bahçeli’nin sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Sisteme sahiplendiği” gözlendi. Cumhurbaşkanı partilileri “özgüven kaybı”na karşı uyardı. Bundan sonraki safhada sisteme yönelik eleştiri, Cumhurbaşkanı’na yönelik eleştiri haline geldi. Bir bakıma da sistem zaten Erdoğan’la bütünleşmişti. Böyle bir durumda Ak Parti bünyesinde “Sistemin aksayan yönleri” gibi bir başlık açılması imkânı neredeyse ortadan kalktı.
Bu durumda Ak Parti, “Kayıplar”ı konuşurken, gerçekten inansa bile “Sistemden kaynaklanan problemler” başlığını yeterince irdeleyemeyecek, başka alanlardaki sorunları işaretlemekle yetinecektir.
MERKEZ BANKASI-FAİZLER:
Faizler konusunda öteden beri Cumhurbaşkanı ile Ekonomi yönetimleri arasında bir farklılık yaşanıyor. Öyle ki zaman zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan “Faiz lobisi”nden bahsettiğinde parmağının Merkez Bankası yöneticilerini ya da ekonominin başında bulunanları gösterdiği algısı oluştu. Cumhurbaşkanı faizlerin yüksekliğine karşı çıkıyor, enflasyonun bundan kaynaklandığını ifade ediyor, buna karşılık Banka yönetimi ve ekonomi yöneticilerinin onu anlamadığı, “Başına buyruk” hareket ettiği, enflasyonun da bu yüzden yüksek seyrettiği algısı oluşuyordu. Cumhurbaşkanı cenahından bakıldığında Merkez Bankası’nın bağımsızlığı bu noktada operasyon yapmayı engelliyordu.
İşte oldu. Merkez bankası Başkanı Murat Çetinkaya görevden alındı, yerine yardımcısı Murat Soysal getirildi. Dışarıda bu operasyon Banka bağımsızlığına yönelik müdahale gibi algılandı. Ancak içerde de Cumhurbaşkanı ile Merkez bankası arasındaki “Açı farkı”nın giderildiği gibi bir görüntü hasıl oldu. Muhtemelen ekonomi yönetimi de bu işte Cumhurbaşkanı ile aynı noktadadır.
Şimdi ekonomi çevrelerinde yadırgansa bile Cumhurbaşkanı, Ekonomi Yönetimi ve Merkez Bankası’nın elele verip Türkiye’yi “Faiz belası”ndan kurtarması önerileri geliyor. Yeni sistemde yeni merhale olarak Merkez Bankası daha az bağımsız olsa da, dünya ekonomisine bunca bağımlılık içinde “Faizi sıfırlamak” gibi bir sonuca ulaşılırsa devrim gibi bir hadiseyi gerçekleştirmiş olmak az şey sayılmaz.
SETA RAPORU:
SETA bir düşünce kuruluşu. Orada “Düşünce üretenler”in, medya alanında kurumları, kişileri “RAPOR”laştırmanın, “FİŞLEMEK” anlamına hatta daha militer bir dille “ANDIÇLAMAK” anlamına geleceğini, böyle bir işin bir takım isimleri “Te’dib edilmeleri” için “Güçlüler”in önüne atmak demek olduğunu düşünmemiş olamazlar.
Bunu düşünmüşlerse, böyle bir suçlamayı göze almışlar ve kendilerini savunacak malzemeleri tasarlamışlar demektir.
Göze almak, bir, yaptığınız işin doğruluğuna yüzde yüz inanmakla, iki, taraftarlık duygusunu içselleştirmekle ilgilidir.
SETA adına yapılan açıklamalarda, yapılan iş savunuluyor. Raporun içeriğine bakıldığında da “İktidar adına medyadaki muhalif alanları”n gözetlendiği, dolayısıyla “Taraf” olarak hareket edildiği anlaşılıyor.
Belli ki bu bir “SETA duruşu.” SETA bundan rahatsız görünmüyor. İbrahim Kalın, Burhaneddin Duran gibi akademik hüviyetleri daha belirgin insanları etik bir sorgulamaya davet etmek sonuç alır mı, bilmiyorum.
Bu zamanda bir düşünce kuruluşunun böyle bir işe soyunması, üzerinde durulması gereken bir sorun alanı. Aslında “STK’ların siyasileşmesi” diye bir sorun alanını bir süredir konuşmaktayız. Kim bilir belki de İktidar bir gün çıkıp “Kardeşim sizin işiniz bu mu? Bırakın bu jurnal işlerini de adam gibi ülkenin iç dış sorunları için rapor hazırlayın” diyecek. Ne diyelim, ümit fakirin ekmeği…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
22.05.2025
18.05.2025
13.05.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
29.04.2025
25.04.2025
19.04.2025