Aydın Selcen
Sevgili Selahattin,
Her şeyden önce sana “sen” hitap etmemi mazur gör lütfen. Tek tük görüşmelerimizde sen bana öyle hitap etmiş, beni onurlandırmıştın. Benim seni onurlandıracak bir halim yok da, hadsizliğime değil samimiyetime ver. Senin derdin sana yeter, onu da biliyorum ama yazacaklarımı seninle bir hasbıhale dökmek geldi içimden. Özlemişim demek ki. Çok özledik hakikaten. Sen içeride kaldıkça, utancımız büyüyor. Takip etmişsindir ketıl çekiyorsa ama bir de benden dinle, bak son günlerde neler oldu.
Ayşegül Doğan’a 15 yıl hapis cezası istendi. Köprü vazifesi gören Hrant Dink’in, Tahir Elçi’nin hedef alınıp, yok edilmesi gibi, IMC TV de kurum olarak imha edilmişti. İşte Ayşegül Doğan beni programına düzenli konuk yapmıştı bu işlere ayağımı alıştıran o günlerde. Saygıdeğer babası Orhan Doğan vefat edeli 13 yıl olmuş. On yılda üç kez yargılanıp, dokuz yıl hapis yatmış TBMM’den 1994’te götürülen Orhan Doğan. Çetin Altan-Ahmet Altan gibi. Babası gün yüzü göremedi, şimdi kızının çilesi başladı.
Bir başka gazeteci, Evrensel’den Ender İmrek “Emine Erdoğan'a 'güzel vasıf' atfetmeyerek hakaret" iddiasıyla yargılanıyor. Bu defa savcı gerekçe göstermeye tenezzül etmemiş, “anlayan anlar” demeye getirmiş. Sen hukukçusun anlamışsındır. Ben anlamadım. Yahut başka şey anladım.
O arada Halk TV’de arkadaşım Levent Gültekin de “Azerbaycan’ı övmemek” kabahatinden toplumsal lince uğradı. Sonra RTÜK, Halk TV’ye aynı bahaneyle yine bilmem kaç gün kepenk indirme cezası verdi.
Osman Kavala’ya üç kere ağırlaştırmış müebbet istedi savcı. İdam cezası olsa idam edecekler demek bu. “Acı acı” gülümsemişsindir okuyorsan bu noktada. “Bak bak, bana mesleğimi öğretiyor köftehor” demişsindir içinden. Daha önce beraat ettiği Gezi davasından bu istenilen cezalar. Onu da hadi sen izah et, madem insan hakları avukatı olan sensin aramızda. AİHM kararlarına “ulusal çıkarlar” sözkonusu olunca uymak zorunluluğu kalkıyor diye biliyorum ben. Ulusal çıkarların üzerlerine kazılı olduğu taş tabletler de MGK binasının temelinde betona gömülü diyorlar. Yirmi yıllık hariciye memuriyetim var, iyi kötü kulağım deliktir benim de, hafife alma.
Van’da altmış yaşını geçkin iki yurttaşımız askeri helikopterden atıldı. Yurttaş dediğime bakma sen, bildiğin Kürt bunlar. Senin için de “Kürt” diyorum ya bazen, sosyal medyada “Zaza” diye düzeltiyorlar beni hemen. Affedersin Ermeni gibi bir şey galiba. Diyeceğim, bu olayı hemen takibe aldı devlet. Hemen derken işte tıbbi raporlar filan çıktı, on gün kadar süre geçti öyle. Ve işlem tesis etti, biz öyle deriz devlette. Olayı yazan dört gazeteci arkadaş gözaltına alındı. Ya ne olacaktı?
Gazeteci Can Dündar’ın mal varlığına el konuldu. Hani geçenlerde CHP bir uyanır gibi olduydu da Sayın Selin Sayek Böke, bu kamu özel işbirliği yöntemiyle yapılan köprü, otoyol vb. projeler için “oraya ‘kamunundur’ yazıp devam edeceğiz” dediydi. TÜSİAD da üzerine alındı, “mala-mülke çökmek hoş olmaz” yollu bir diş gösterdi. Bu defa TÜSİAD sessiz. “O da şey etmeseydi” dediler herhalde. Zaten sen de benim gibi heyecanlandın mı bilmem, sanmam da, ama CHP’nin çıkışı hemen “ortak hukuk komisyonu kurmayı bir düşünelim” yaklaşımına evrildi.
Baksana “Kobane Olayları” diye diye İçişleri Bakanı işi “Kerbela’yı nasıl unutmuyorsak” demeye kadar vardırdı ya, dün ülkenin başkenti Ankara’nın göbeğinde 103 kişinin öldürüldüğü Gar Katliamı’nın beşinci yıldönümüydü. Olayın aydınlatılmasını geçtim, yas tutmaya, anmaya dahi izin verilmedi. Hayatını kaybedenlerin yakınları dahil çok sayıda insan gözaltına alındı. Halimiz bu, muhalefetin durumu bu. “Fazla şey etmemek lazım”, “her şey güzel olacak”, “gidiyorlar” filan diyorlar ben böyle hayıflanınca.
Biraz da dış politika haberi vereyim sana. Bana “senin alanın o, çıkma o çitlerden dışarı, çıkınca zırvalıyorsun” diyorlar zaten. KKTC’de cumhurbaşkanlığı seçimi var bugün. Bu seneki seçimlerde böyle göstere göstere şey etti bizimkiler. Tazyikli aday Başbakan Tatar’ı getir sen Türkiye’ye, seçim yasağı filan dinleme, su borusu tamir töreni yaptır, belirli bir meblağ da… Neyse şimdi. Ne oldu biliyor musun bunun üzerine? KKTC’de hükümet devrildi. Cumhurbaşkanı Akıncı çıktı, “tehdit ediliyorum, çekilmeye zorlanıyorum” dedi. Ama bir Gül değil tevekkeli bu Akıncı. Güneyde doğmuş, Rumca da biliyor, sola da çekiyor, pek makbul adam değil yani, seneler oldu görüşmüyor yüz yüze Erdoğan onunla. KKTC’yi tanıyan tek ülke var. O ülkenin cumhurbaşkanı belki görüşüyordur bilemiyorum.
Yine bu hafta tezkere mevsimiydi. Yıl dolunca usulen TBMM’ye getirilip bir yıl daha uzatılıyor ya savaş tezkereleri. Bu defa öyle olmamış. CHP oraya “kamunundur” yazıp, geçmiş. Yok yok şaka, çok yaman eleştirmiş kürsüden CHP sözcüleri Beştepe’nin dış politikasını, sonra dönüp “gün muhalefet değil milli birlik, beraberlik günüdür” diyerek basmışlar 'evet’i. Ciğerlerde hafif yanma yapmasın diye kaygılandım şahsen. Yahu o kadar ki Selahattin, benim bile diyeceğim, hani bu işleri takip ettiğim varsayılır, kaç gün sonra haberim oldu inan. “Olmasa ne olurdu birader?” diyeceksin, sen de haklısın.
AKP Genel Başkanı Erdoğan TBMM’de grup toplantılarına uğramıyor epeydir. Mart ayından beri sanırım. Sen ketıldan gogullarsın. Salgın filan var tabii. İşte cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı'nın uğramadığı mecliste Salı günleri müsamere günü, o usül senden sonra da aynı kaldı, devam ediyor. Bu demokrasi forumunu kullanan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu soruyor arada “Selahattin Demirtaş neden içeride?” diye. Kızanlar oluyor tek tük, “siz dokunulmazlıkların kaldırılmasına evet dediniz diye” diye yanıtlıyorlar dişlerinin arasından.
Ama hakkını yemeyelim son tutuklama dalgasında Sayın Kılıçdaroğlu cüret etti ve çaktı telefonla desteği Sayın Eş Genel Başkan Sancar’a. HDP açıklayınca öğrendik biz de. Bu hesaba göre, Ayhan Bilgen’den sonra, 65 belediyeden altısı kaldı HDP’de. İkisi ilçe, gerisi belde. Kars İl Genel Meclisi seçim yapamasın diye apar topar oradaki HDP temsilcileri de tutuklandı. Kayyım vali uzun namlulu silahlı koruma görevlileriyle geldi, belediye önünde kaldırımda elhamdülillah namazını kıldı, icraata başladı. İktidar sözcüsü bir yazar var o “samimi buldum” diye yazdı belediye önündeki “fetih” namazını. Cumhurbaşkanı Erdoğan da “böyle samimi bir demokrasi bulamazsınız dünyada” demişti. Öyle samimi, aile ortamı gibi bir ülkemiz var çok şükür. Siz nasıl Abdullah Zeydan’la samimi dostluğu iyice ilerletmişsinizdir Edirne’de, biz de dışarıda öyle.
Dr. İlker Küçükparlak’a dert yanmıştım bir keresinde. “Tek korkum” demiştim, “kızım (ellerinden öper Selahattin abisi, benim kızım Alaz da oniki yaşında oldu) şöyle onsekiz yaşına filan geldiğinde bana dönüp, ‘baba sen de mangalda kül bırakmıyorsun, şöyle geri dönüp baktım da kalıbının adamı değilmişsin’ derse, ben o zaman biterim” demiştim. O da bana kısaca “böyle bir baba-kız ilişkisi yok, sen ona güven ver yeter” demişti. Endişeye mahal olmasa da, bu bakımdan senin gözbebeğin kızların ne denli şanslı Selahattin, her gün göğüslerini kabartıyorsun onların, ne kadar övünseler azdır babalarıyla.
Ben bencil, tuzukuru tayfadanım Selahattin biliyorsun. Ne solculuk, ne örgütlülük, ne Kürtlük var bende. Zaten ondan şaşırıyorlar ya “neden Kürtçülük yapıyorsun?” diye. Derdim o değil aslında ama neyse anlatamıyorum işte derdimi boşver. Sana moral vereceğim yerde, canım sıkıldığında ben moral bulmak için senin kimi eski kayıtlarını açıp izliyorum. Hani “artık ona Selahattin demeyeceğim” çıkışına verdiğin “çok zekice bir hamle, bunu beklemiyordum gerçekten” diyorsun misal, ona hep gülüyorum gevrek gevrek. “Lan Selo…” diyorum. Kusuruma bakma, laubalileştim.
Sağlığına dikkat et. Ne zaman yüz yüze görüşürüz bilemiyorum. Çıkınca ünlü olacaksın ya tanımazsın artık belki bizleri. Hem bakarsın, seni beklerken dışarıda, ben senin yanına gelmişim içeri. Olmaz olmaz deme, yazdım döktüm işte bak aşağı yukarı son bir haftalık ceraim raporunu. Her şey mümkün. Beterin beteri her zaman daha mümkün kötünün iyisinden. Bu gayya kuyusundan nasıl çıkılır, onu da kestiremiyorum. Yine de o zamana dek senin öğüdünü tutmaya çalışacağım: “Asla yılmayacağız. Gözlerimizde korku, gözlerimizde telaş, gözlerimizde tedirginlik göremeyecekler.”
Ne güzel buluyorsun hep böyle etkileyici sözleri. Gözlerinden öperim.
Yazarlar
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları










































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.04.2025
23.02.2025
27.01.2025
9.12.2024
19.11.2024
11.11.2024
2.11.2024
1.08.2024
14.06.2024
14.04.2024