Kemal ÖZTÜRK
Önemli gelişmeler var. Suriye'nin kuzeyinde Münbiç, Irak'ta Kerkük ve Türkiye'nin güneydoğusu hareketliydi son günlerde. Tümünde kullanılan, tümünde aktif olan bir Kürt kartı vardı.
ERDOĞAN'IN DİYARBAKIR ZİYARETİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Diyarbakır ziyaretini, sahada birkaç farklı kaynaktan takip ettim. Durum iyi gözüküyor. Erdoğan'ın Diyarbakır ziyaretleri her zaman dikkatle izlenir. Hem bölgede hem de Kürt meselesini takip eden çevrelerde. Benim Erdoğan'ın ziyaretinden beklediğim, çok ses getirecek, dönüm noktası olabilecek mesajlardı. Ancak bu denli güçlü mesajlar olmadı. Yine de halkı memnun edecek bir konuşma oldu gibi gözüküyor.
Özellikle yeni bir çözüm süreci olacaksa, bunu artık terör örgütü ya da siyasi uzantılarıyla değil, doğrudan halkla yapacağız ifadesi çok önemliydi. Kürtlere güvenlik açısından sahip çıkan, koruma ve kollama sözü vermesi yine altı çizilecek başlıklardan.
Meydan kalabalıktı ve halk sığmadı. 'Neden İstasyon Meydanı'nda yapılmadı?' diye sorduğumda, 'güvenlik' dediler ama sanırım meydanı dolduramama kaygısı vardı. Oysa Kürt yoğun nüfuslu şehirlerde referanduma halkın ilgisi, batı illerine göre daha iyi gözüküyor. Diyarbakır da bunlardan biri.
Türkiye'de yaşayan Kürtlerin, PKK'nın hendek teröründen sonra çok ciddi bir değişim geçirdiğini söylüyorum her zaman. PKK ve HDP'den ciddi bir kopuş yaşandığını, devletle barışmak, kaderlerini, Türkiye Cumhuriyeti'nin kaderiyle birleştirmek istedikleri açıkça görülüyor sahada.
Bu yüzdendir ki, herkesin kullandığı Kürt kartının, Türkiye içindeki kullanım ömrünün bitmesi yakındır. Devlet akıllı, duyarlı, stratejik davranırsa, bu kart bir süre sonra Türkiye'de geçerli olmayacaktır. Buradaki kilit isim Erdoğan. Kürtler Erdoğan'a bu konuda çok büyük güven duyuyor.
PYD-MÜNBİÇ ÇIKMAZI
İran'ın Şii-Sünni eksenli savaşı Suriye'de bitti. Rusya/İran/Şam hattı, Halep'i alarak savaşı kazandıklarını ilan etti. Bu nedenledir ki, şimdi mezhep kartı geri çekildi ve Kürt kartı sürüldü masaya. Masanın karşısında biz oturuyoruz, diğer ucunda, kartı kullanan neredeyse 20 devlet var. Zor bir oyun, kabul edelim.
PKK/PYD sorunu, Türkiye ile İran/ABD/Rusya/AB ilişkilerini derinden etkileyecek derecede karmaşık, derin ve tehlikeli bir boyuta girdi. PKK, Türkiye içinde dağlarda etkinliğini kaybediyor ama Suriye'de havaalanları olan şehirlerde ordu kurdu ve dünyanın en gelişmiş silahlarına sahip şimdi. Büyük devletlerin hepsiyle de iş tutuyor. Otonomi vb. bir 'PKK/PYD devleti' karşılığında vermeyecekleri taviz yok.
Türkiye sıkışmış durumda. ABD en yakın müttefikimiz olarak bize ihanet etti. Başka bir izahı yok bunun. Anti-tank silahlarını PKK'nın elinden topluyoruz. Rusya'ya güvenemiyoruz. Halep elimizden gitti ama hala Suriye'de istediğimiz pozisyonu açmadı bize Rusya. İran'ın yaptıklarını artık yazacak yer kalmadı.
Suriye'de PYD meselesi, Türkiye'nin dış politikasından, bölgesel ilişkilerine kadar her şeyini derinden etkiliyor. Maalesef Kürt kartı şu anda en geçerli kart orda. Herkesin elinde de bu kart var.
KERKÜK… MAYIN KURULDU
Kerkük'e, bölgesel Kürt yönetimi bayrağının çekilmesi, Kerkük'e döşenmiş mayının emniyet kilidini açmak gibi bir şey. Basarsanız patlayacak.
Bayrağı çeken Kerkük Valisi Necmettin Kerim, KYB (Talabani'nin partisi) içinde, Celal Talabani'nin karısı Heroxhan'ın başını çektiği harekete mensup. Bu hareket İran'la birlikte hareket ediyor. Dolayısı ile operasyonu İran/ABD hattı planladı ve uyguladı.
Öyle bir hamle ki, en güçlü müttefikler, Barzani ve Türkiye mayınlı bir alanda sıkıştırıldı adeta. Barzani 'kutsal bayraklarının' indirilmesini istese, çok büyük tepki alacak ve yıl sonunda yapılacak seçimde iktidarını kaybedecek belki. Kerkük'te Kürdistan bayrağının asılmasını desteklese, Türkmenleri ve Türkiye'yi karşısına alacak. Oysa Barzani ve Türkiye bölgede kaderlerini birbirine bağlamış iki müttefik.
Referandumda AK Parti-MHP ittifakını zora sokan bir hamle oldu aynı zamanda. Bahçeli sert tepki gösterdi. Başbakan Yıldırım da, konuyu BM'ye götürecek kadar, hatta kanlı bıçaklı olduğumuz Bağdat hükümetiyle iş birliği yapacak kadar tepkili olduğumuzu söyledi.
Bağdat hükümeti Kerkük'teki duruma yarım ağız tepki veriyor aslında. Mesele Barzani ve Türkiye'nin Irak'ta, Suriye'de sıkıştırılması olduğundan, perde arkasında İran'la birlikte başarılarını kutlamak için 'salavat' getiriyordur eminim.
Bağdat hükümetiyle gizli aşk yaşayan PKK da bu durumdan memnun. Sincar'dan çıkması için yapılan baskıları önlemek için Kerkük hamlesi çok işine yarayacak.
Ne tuhaftır ki Türkmen yurdu Kerkük'te de Kürt kartı aktif kullanılıyor.
Türkiye, Barzani ile ilişkilerini koparamaz, koparmamalı. Ancak Kerkük'ün de Talabani'nin, dolayısıyla İran'ın eline geçmesine izin veremez. Türkmenlerin Şii kanadı, duruma ses çıkarmıyor fazla. Sünni kanat ise, Barzani ile birlikte sorunu diplomasiyle çözmekten yana. Zira orada patlak verecek bir çatışma, Türkmen-Kürt-Arap çatışmasına dönüşebilir. Her yer mayın. Basan herkes patlar Kerkük'te.
KÜRT KARTININ ÖMRÜ
Ne acıdır ki, Kürt kartı büyük devletlerin, onlarla iş birliği yapan bölge devletlerinin en çok kullandığı kart hala. Türkiye ise çok cepheli bir meydanda, bu kartı kullanan herkese karşı mücadele vermeye çalışıyor.
Referanduma odaklanmış bir Türkiye'nin, çok büyük riskler alarak bu kartı boşa çıkartacak bir hamle yapması çok zor. Referandumdan Erdoğan eli güçlü bir şekilde çıkarsa, bu kartı kötü niyetlilerin elinden alacak bir planı devreye sokması lazım.
Büyük bir stratejiye, plana ihtiyacımız olduğu kesin. Yoksa parça parça koparılıp, bize hasım olan ülkelerin eline geçen, Suriye ve Irak'ı öylece uzaktan izleriz.
Sonra da o ateş topu bize yönelir.
Yazarlar
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.05.2024
20.04.2024
20.04.2024
12.04.2024
25.01.2024
9.05.2022
7.04.2021
26.03.2021
19.03.2021
11.03.2021