Leyla İPEKCİ
Yarın oy vermeye giderken neye oy vereceksiniz? Neye oy vermeyeceksiniz? Umuda, toplumsal barışa, sivil anayasanın ruhuna, içindeki örgütleri temizlemiş ve geçmişiyle hesaplaşmış bir devlete, adaletle hükmeden yöneticilere, geleceğin hep birlikte inşasına, kendi kendine yeterli hale gelmeye, huzura, refaha... İçinde ve dışında zulme seyirci kalmak yerine müdahil olan ve bölgesinde söz söyleyen bir ülke anlayışına, çoğulcu ve hakkaniyet eksenli bir medeniyet kurma gayretine, eğitim reformlarına... Kültür, sanat, şehircilik, mimari gibi bir türlü zevk ve ölçüt oluşturamadığımız alanlarda kendimizi geliştirmeye, vahşi kapitalizmin küresel çıkmazlarına insani seçenekler sunmaya... Yolsuzlukların her çeşidinin bugüne dek olduğundan daha fazla üzerine gidilmesine...
Saymakla bitmeyen bütün bu gelecek kurgusunu bizler için bugüne getiren, bugünde karşılığını oluşturan diri ve dönüşürken dönüştüren –elbette kusurları da epey olan- anlayışa gidecek gibi görünüyor oyların çoğu. Bütün bu saydıklarımı uzun süredir yapan ve yapmaya uğraşırken elini taşın altına koyarak içte ve dışta bir an kesilmeyen tehdide, şantaja, istismara, kara propagandalara, darbelere, provokasyonlara ve daha binlerce belaya rağmen vazgeçmeyen anlayışın karşısında olanlar da var elbette.
Cumhurbaşkanını milletin seçmesi bu anlamda hem somut hem de sembolik bir önem taşıyor. Yöneten ile yönetilenin buluşmasına, örtüşmesine, halkın gerçek anlamda kendi kendini yönetmesine doğru giden büyük bir adım bu. Oy verme kriterlerimiz nasıl bir Türkiye kurguladığımızın da ipucunu barındırıyor.
Cumhurbaşkanı olarak atanmışların –A. Gül bunun dışındadır- belli bir menfaat güderek yönettiği ve devleti milletinden korumak amacının dışına çıkmadan görevi teslim edegeldiği bir ülkede devletin milletiyle kopukluğunu savunmak giderek zorlaştı. Bunu halen meşru görerek gerekçelendirmeye çalışan 'çatı' anlayışı ise İhsanoğlu'nun adaylığı üzerinden muhalefet partilerinin üreteceği fikirleri de, farklı bakış açılarını da yine esir aldı bu süreçte.
Ancak bu anlayış – diğer aday Demirtaş bunun dışındadır- Türkiye'nin geleceğine dair hiçbir yaratıcı düşünce, somut proje, tutarlı yaklaşım, vizyon, yöntem, üslup vesaire üretmek veya önermek için uğraşmadığı sürece toplumsal dinamiklerin üzerinde kendine ait orijinal, biricik bir dalga, bir dinamizm yaratma imkanına kavuşamıyor, kavuşamayacak...
Bu donakalmış anlayışın savunucuları giderek zihnî melekelerini yitiriyor ve karşısındakileri de kendileri gibi yeknesak, ebleh, düşüncelerini hadım etmiş zannediyor. Bu yaklaşımı sergileyenler arasında kendi ekonomik, siyasi, toplumsal imtiyazlarını yitirenler çoğunluğu oluşturuyor. Elit bir çevrede, tenha bir muhitte eskisi gibi 'medeni' biçimde, uygarca yaşamak istediğini söyleyerek statükoyu korumak isteyen bu kitleyi halen aynı sosyolojik ölçütler içinde izleyebilmek mümkün. Endişelerinin sosyolojisinde farklı bir özellik henüz belirmedi.
Kendi 'atanmış' vesayetini sürdürmek isteyenler darbe girişimleriyle, suikastlerle, itibarsızlaştırma kampanyalarıyla, medyanın gücüyle, yalan ve çarpıtma haberlerle, parti kapatmalarla vesaire bu kitleyi her daim harekete geçiriyordu. Artık cuntacılık yöntemlerine başvurmak eskisi kadar kolay olmadığından bu kitle kendi içinde bir entellektüel bakış ve canlı bir ideoloji üretmek durumunda kalınca epeyce zorlandı. Laikliğin içini yeniden doldurması gerektiğinde de yaşam tarzı diye bir kavrama bağlandı. Seçimden sonraki dönemde bu anlayışın bir türlü kendini bugünün ruhunda diriltememe koşullarının sosyolojisine daha yakından bakılacaktır. Yine. Bir kez daha!..
Türkiye tasavvurunu, ortak geleceğin inşasına katkıyı kendi bekalarının çok gerisinde bırakmış bir diğer grup daha var. Giderek kendi içine kapanan bir cemaat. Onları izleyen, anlamaya çalışan, bir vakitler sevmiş olan pek çok kişi onlardaki değersizleştirme hezeyanlarını, entellektüel fikir düzeyinin düşüklüğünü, hoşgörü ve ahlak üzerine inşa edildiğini sandığımız gönül dillerinin en basit itirazlar karşısındaki nefret ve kin söylemini, adalet ve hakkaniyet kriterlerini gözetmeyen hileli yaklaşımlarını gördükçe onları ciddiye alma oranı daha da düştü.
Onların hizmet işleriyle değil darbe girişimleriyle, casuslukla, şantaj ve tehditle, yargıda istismarlarla, sahte delil üretme mesaileriyle, örgütlü çarpıtmalarla gündeme gelmeleri karşısında... Geçtik hükümeti devirmeyi, devlete ve vatandaşa daha fazla zarar gelmesin diyor kendini kandırılmış hisseden pek çok kişi. Cumhurbaşkanı seçimleriyle birlikte çok önemli bir yol ayrımındayız. Çankaya'ya geleceğe ait tek bir somut cümle kurmamış bir aday mı çıkacak? Yoksa yine halk 'zalim diktatör'üne mi oy verecek!
Diplomatik dille suç işleyen küresel aktörlerle kol kola girmekle, haksızlık ve zulme itiraz etmemekle ehlileştirilmiş, ılımlı, güdümlü, kontrol altında tutulan ve her daim 'gelişmekte olan' bir ülke mi olacağız? Yoksa uzun zamandır bütün bu tanımların çoktan dışına taşmış fiiliyatımızla adalet temelli bir ittifak kurarak, büyük, çoğulcu, kendi barışını kendi yapan bir ülke olarak çokların birliğine doğru kanatlanacak mı şu 'muhteşem karmaşalarımızın ruhu'? Söz milletin.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.09.2018
4.02.2018
1.02.2018
28.08.2018
25.08.2018
21.08.2018
7.02.2018
4.02.2018
31.07.2018
28.07.2018