Mehmet TEZKAN
CHP üzerine bir tomar laf söylendi. Günlerdir tartışma programlarının neredeyse tek konusu bu. Gerçi Diyanet İşleri Başkanı'nın sinsice Atatürk'e hararet etmesi de konuşuluyor ama kimi kanallara göre bu "cıız" konu olduğu için üstünkörü ele alınıyor.
Diyanet Başkanı derken aklıma geldi. Biz fakir fukaraya yardım diye "Kimse Yok Mu" derneğine bağış yapıyorduk ya... Yıllar sonra verdiğimiz paraların fakir fukaraya değil terör örgütüne gittiğini (FETÖ) öğrendik ya... Verdiğimiz paraların Pensilvanya'da istiflendiğinin farkına vardık ya...
Yeni bir şey daha öğrendik; Atatürk'e sinsice hararet eden Danıştay Başkanı o FETÖ'cü derneğin yönetim kurulu üyesiymiş.
FETÖ'ye giden paralarda onun da dahli varmış!
Ayrıca Fethullahçı KADİP'te de (Kültürlerarası Diyalog Platformu) görev almış.
Kripto mu ne?
Bilemem, konumuz değil.
Konumuz CHP'nin sağa kayıp kaymadığı.
Kimine göre, oy uğruna sağ cenahtan kişileri bünyesine alarak kimliğini yitirdi.
Kimine göre de CHP zaten sol parti değildi. Bırakın solu, sosyal demokrat parti bile olamadı.

Aslında bunlar günümüzde geçerli olmayan kavramlar. İktidarın anlayacağı dille eski Türkiye'nin değer yargıları veya ölçüleri.
Şimdiki Türkiye farklı.
Artık partiler "sağ" - "sol" ayraçlarıyla değerlendirilmiyor.
Demokrasiden yana mısın, insan haklarına saygılı mısın, hukukun üstünlüğünü kabul ediyor musun, kuvvetler ayrılığını önemsiyor musun, yargının bağımsız ve tarafsız olmasını destekliyor musun, seküler devletten yana mısın, özgürlük alanlarının genişletilmesini istiyor musun gibi sorular soruluyor.
Artık ölçü bu, ayraç bu.
Hukuk diyenler, siyasetin yargıdan elini ayağını çekmesini isteyenler, demokratik parlamenter rejimi talep edenler, yasakçı, baskıcı değil, özgürlükçü yönetim anlayışını savunanlar bir yanda.
Tek adam rejimini, iktidara gelenin toplumsal yaşamı da dizayn etmesini, iktidarın ahlak anlayışının toplumun kabul etmesini , "itaat"in "liyakat"tan daha önemli olduğunu savunanlar öte yanda.
Artık terazinin iki kefesi bunlar var.
Artık, sağcı mısın, solcu musun soruları da, sağa kaydı, sola kaydı yaftalamaları da bir şey ifade etmiyor.
Televizyonları izliyorum CHP sağa mı kaydı sola mı kaydı; artık boş tartışma. Bir anlam ifade etmiyor. Çünkü temel kurumları, temel değerleri yitirdik kimse farkında değil.
Ne yazık ki; hâlâ demokrasiden, insan haklarından, hukukun üstünlüğünden, kuvvetler ayrılığından, yargının bağımsızlığından özgürlüklerden söz ediyoruz.
İktidar yarışındaki bir parti, partiden de ötesi dört beş partiden oluşan bir ittifak bize bunları vadederek seçimi kazanmayı düşünüyor.
Türkiye son 10 yılda 40 yıl geriye gitti desem abartmış olmam herhalde. Binanın temeli gitti. Temel yerli yerine oturulmadan, sağlam kazığa bağlanmadan "sağ", "sol" gibi "sosyal demokrat", "liberal" gibi üst yapı kurumlarını konuşmanın anlamı yok.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları






























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.12.2025
13.12.2025
9.12.2025
5.12.2025
26.11.2025
14.11.2025
14.10.2025
6.10.2025
29.09.2025
25.09.2025