Akif BEKİ
Bize Allah'tan ve aziz milletimizden başka kimse istikamet çizemez, diyorlardı.
Fakat milletin sandıkta çizdiği istikametten Van'da sapılmasına itiraz edemiyorlar. Cumhurbaşkanlığındaki o danışman kızıyor.
Bir atanmışın AK Parti'ye istikamet çizeceği, sittin sene düşünseniz gelir miydi aklınıza?
Beştepe'deki danışmanlardan Mehmet Uçum, milletten istikamet almaya kalkanları hemen hizaya sokuyor.
Van'da kazananın değiştirilmesine itiraz eden, etmeye çalışan AK Partililer çıktı, çıkmadı değil.
Biri, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı'ydı. "Cinnet hali"ni sonlandırıp mazbatayı, birinci gelen DEM adayına geri verdiği için YSK'yı kutladı. Gelin görün ki kutlamasıyla X'teki paylaşımını silmek zorunda kalması bir oldu.
AK Parti eski İstanbul Başkanı Aziz Babuşçu ile eski Bakan Hüseyin Çelik de Van'daki sapmaya tepki göstermişlerdi. Geri adım atmadılar ama Beştepe'deki ayarcıdan fırçayı yediler.
Erdoğan, AK Parti'nin sadece oy değil kan ve ruh da kaybettiğini söylemişti. Bunu kastetmiyorsa neyi kastediyordu ki?
Halka rağmen halkçılığa karşı kurulmuş bir parti, halka rağmen halkçılık yapmaya başlamışsa ruhunu kaybetmiştir.
Sandıkta çizilen istikamete uyulmasını istemek, ne zamandan beridir istikameti bozmak sayılıyor? Düzeltmek, istikamet vermek ne zamandan beridir bir atanmışa düşüyor?
Uçum'un, AK Parti büyüklerine ilk ayar çekmesi değil üstelik, alışkanlık haline getirdi.
Anayasa Mahkemesiyle Yargıtay çatışmasında, yüzde 50+1 şartının tartışılmasında bile Cumhurbaşkanı Erdoğan'la değil de MHP lideri Bahçeli'yle örtüşen tavırlar almıştı. Cumhur İttifakında diğer kanadın tezlerini savunuyor, Beştepe'de âdeta temsil ediyor gibi.
Kendisini, sistemin kutup yıldızı olarak gördüğü belli. AK Partililerin de kaybolmamak için onu takip etmelerini bekliyor. Peşine takılmadılar mı, yolu mu şaşırdılar! Bir güzel kalaylayıp derhal hizaya çekiyor.
Uçum'un X'te şu yazdıklarına, kullandığı şu tehditkâr ve buyurgan dile bakın:
"Herkes kendi cephesinden Van sürecini değerlendiriyor, anlaşılabilir. Ancak batıcı ve neo-liberal iç kesimlerin hevesleri kursaklarında kalacak. Türkiye toplumu yerel seçimlerde iktidara bir istikamet çizdi, bunu Devlet çok iyi okudu.
Bu seçim sonuçlarını Türkiye’yi batının egemen güçlerine teslim edilme koşullarını oluşturduğu şeklinde okuyanlara Milli Devlet iradesi haddini bildirir.
Muhalefetin tüm aktörlerinin ve daha çarpıcısı iktidar içinde yer aldığı kabul edilen ve neo liberal zehirle zihin dünyalarını batıcılığa teslim etmişlerin Van olayında aldıkları tutumların kaydedildiğini de herkes fark eder."
Vay vay vay! AK Partili Orhan Atalay'ın "o parmak kesilmeli" diye isyan ettiği kadar var; parmak sallıyor, tehdit ediyor.
Kayyum atansa, seçimle gelenler üstünde vesayet kursa bu kadar olur.
AK Parti yol ayrımında; ya Uçum'un doğrultusunda yürüyecek ya da milletin çizdiği istikamete dönecek.
İKTİDAR MEDYASI BİLDİĞİNİZ GİBİ
İktidara yardımcı medya bir âlem, ne spotlardan medet umuyorlar.
"Özgür Özel'in gönderdiği heyet, Van'da DEM Parti'ye destek ziyaretinde bulundu", yazıyor birinde.
"CHP, DEM'li Zeydan'a destek çıktı", diyor öbürü.
Berikiyse "CHP heyeti, DEM'lilerle görüşerek desteklerini iletti" diye haber veriyor.
CHP'yi millete ihbar ediyorlar, sanki suç işlemiş, büyük suç hem de.
Bu kadarına pes, dedirtme peşindeler. Vurguları, okuru hayrete çağırıyor.
Hangi dünyada yaşıyor bunlar, 31 Mart hezimetinden de mi bir şey anlamadılar?
Oylarına, iradelerine sahip çıkan Vanlıları, PKK yandaşı olarak lanse etmişlerdi. Hatta 3-5 kişinin tekme, tokat bir küçüğe giriştiği videoyu, hak vererek sunmuşlardı. "Kürt halkı, terör destekçilerini yakalayıp dövdü" gibi lâkırdılarla.
YSK kararı gösterdi ki CHP'nin yaptığı; doğrudan yana olmak, haksızlığa karşı çıkmakmış. Vanlılar da haklarını arıyor, yedirmemeye çalışıyorlarmış.
Ama iktidara yardımcı medya, hem suçlu hem güçlü olmanın konforundan vazgeçmiyor. Suça teşvik, suçluyu övme pervasızlığından da...
Eğri cetvelle doğru çizgi çizilmez. Biri AK Parti'ye söylesin; medyası, 31 Mart'tan hiç ders almamış. Böyle yardımcı medya, düşman başına.
Yazarlar
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025