Hani ‘büyük resim’de sürekli görülen bir ‘sinsi düşman’ vardı...

Bir oyunları bozulmadan öbürünü sahneye koyan şu fitnebaz şer cephesi...

Siyonisti Haçlısıyla bütün kaos iblislerinin toplanıp bize karşı Voltran’ı oluşturduğu ‘dış güçler’ takımı diyelim...

İçimizi karıştırmak, bizi kargaşaya sürüklemek için başvurmadıkları fitne, kurmadıkları tuzak kalmamıştı.

İşte Türkiye’ye karşı devamlı şeytani planlar yaptığı söylenen bu hilebazlar ordusu, şimdi Esad’a karşı işbaşında.

Açmaz şu; Duma’daki kimyasal saldırı Esad’dan mı geldi? Yoksa Esad’ı ve arkasındakileri hedefe koymak için Siyonist Haçlı İttifakı tarafından yapılan bir provokasyon mu?

Eğer Esad’la arkasındaki Rusya ve İran haklıysa, savundukları gibi Batı tarafından işlenip suçu Esad’a atılan bir katliamsa, dedikleri gerçekten doğruysa...

Ortada, Esad’a müdahaleyi kendilerince gerekçelendirmek için tezgahlanmış kirli bir senaryo var demektir.

Yok eğer...

Esad’ı vurmaya bahane arayan Batı’nın kendi yaptığını rejim yapmış gibi gösterdiği doğru değilse, bu korkunç katliam gerçekten de Esad hunharlığının eseriyse...

O zaman da Esad’ın caniliklerini örtbas için Batı’yı suçlu gösteren Rusya ve İran’ın oyununa gelme tehlikesi var.

İki taraf da suçu birbirine yıkmak için yarışıyor ama biri yalan söylüyor, biri planlı dezenformasyonlarla kafa karıştırıyor, biri manipülatif propagandalarla hedef şaşırtıyor. Hangisine inanılacak?

***

Zor bir seçim...

İki tarafın da sicili temiz değil, savaş yalanlarına doğru süsü verme konusunda ikisinin de sabıkası epey kabarık...

Hangisinden yana tavır alsanız, öbürünün hilesine kanma riski söz konusu.

Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tepkisini yetersiz bularak yüklendiği Batı, harekete geçmeye hazırlanıyor.

Hatta Siyonist Haçlı İttifakı olarak alırsanız, bir ayağı harekete geçti bile.

Duma’daki kimyasal saldırıya ilk cezayı İsrail kesti, Esad rejimine ait hava üssünü bombaladı.

Washington, ‘bilgim dahilinde’ diyerek sabah baskınına açıktan onay ve destek verdi.

Ayrıca Trump, Esad’a ‘hayvan’ demekle yetinmeyip hak ettiği türden bir cevabı kendilerinden de alacağını söylüyor.

Almanya, kimyasal saldırının cezasız kalmamasını istiyor.

Fransa Güvenlik Konseyi’ni acil topladı, katliamı karşılıksız bırakmamaya çağırıyor.

Diğer yandan Rusya ve İran uyarıyor, Esad’a dokunan karşısında bizi bulur diyerek missillemeden bahsediyorlar.

Fakat bütün bu çıngar içinde katilin kimliği hala tartışmalı, bu bir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kim yaptıysa bedelinin çok ağır ödetileceğini söylüyor, bu iki.

Ankara’nın artık lafta kalan eylemsiz sertliklere karnı tok, Batı’dan bu kez icraat bekliyor, etti üç.

Ancak Esad’a fiili tepkilerin karşısına da Ankara’nın, Suriye’de dayanıştığı Batı emperyalizmiyle mücadele ortakları Rusya ve İran dikiliyor, bu da size dört.

Gelin de arada kalmadan çıkın spekülasyonların içinden.

Arap saçı gibi birbirine girdi teoriler, komploların feleği şaşmaz mı!