Akif BEKİ
İlkini, aynı başlıkla 6 Ekim 2017’de yine burada kaleme almıştım. Bu, ikinci “Şahsa tapulu siyasette son nokta” yazım.
Fatih Erbakan’ın, ‘genel merkez binasını derhal tahliye edin’ mesajını o zaman ciddiye almamıştı Saadet Partisi.
2 yıl sonra, 31 Mart seçimlerinin hemen ertesinde, o emre itaatsizliğin acısı çıkarılıyor şimdi. ‘Babadan kalma’ dava binasını terk ihtarına direnmenin bedeli ödettiriliyor.
Haksız dediği hesabı yüklü faiziyle ödediği halde, üç günlük ek süre talebi dahi kabul görmedi Saadet’in. Pazara kadar müsaade istedi ama taşınma mühleti bile tanınmadı.
Efsane Milli Görüş lideri Erbakan Hoca’nın oğlu ve damadı el ele verdi; perşembe günü polis nezaretinde icra zoruyla kapının önüne koydular baba yadigarı ‘dava’ partisini.
‘Bunu da mı duyacaktık, bunu da mı görecektik, yok artık, son perde’ demeyeceksiniz. Tam siz aşılmadık hayret eşiği, geçilmedik son sınır kalmadığını düşünürken yeni bir zirveyle karşılaşıyorsunuz sonra.
“Saadet Partisi'ne haciz skandalı, ibret verici dramatik bir son değilse nedir” demiştim. Yanılmışım; o gün tanık olduğumuz ibretlik ve dramatik sonsa bugünkü ne!
İşin aslını, iç yüzünü farklı anlatıyor Saadetçiler. Demelerine bakılırsa...Partileri kapatıldığında devlet el koyamasın diye vaktiyle tedbir almışlar. 'Dava'nın malı mülkü 'mutemet' kişiler üzerine yapılmış, parası pulu güvenilir 'emanetçi'lere zimmetlenmiş.
Erbakan’ın mirasçıları, alacaklı mal sahibi olarak kapılarına dayanıp kira tahsilatına kalktığında neye uğradıklarını şaşırmışlar o yüzden.
Dedikleri gibiyse...Şahıs üzerine bina edilen 'dava'nın bütün birikimi, Erbakan sevdalısı inanmış ve adanmış garibanların bütün fedakarlıkları, 'emanetçi' şahısların üstünde kalmış, mülkiyetlerine geçmiş görünüyor.
Devletten kaçarken emanet bilmezlere yakalanmışlar yani. Üste bir bardak soğuk su içip unutmaları isteniyor şimdi.
Parti Genel Sekreteri Tacettin Çetinkaya, ‘çökme’ tahliyesine şöyle isyan ediyordu:
"Milli Görüş davası, Erbakan Hocamızın bize bıraktığı bir davadır. Burası da Milli Görüş’ün partisi, bu binalar da Milli Görüş’e ait binalardır, dolayısıyla da SP’nin kullanımındadır. Hesaplar ve araçlar da SP’nindir. Bunlar, üyelerimizin aidatlarıyla sağladığı katkılarla edinilmiş mal varlıklarıdır.
Onun için de her ne kadar bir şirket üzerine olsa da emanetçi konumundadır, kimsenin şahsına ait değildir, camiaya aittir.
Genel merkezimizle ilgili bir tahliye kararı alınmıştı, biz üst mahkemeye başvurarak bu kararı durdurmuştuk.
Ama şu anda gayrimenkullerimiz, araçlarımız ve hesaplarımız üzerinde haciz işlemleri yürütülüyor. Genel Başkanımızın makam aracının haczedilmesi, hem de bunun için yakalama kararı talebi olması, camiamızı daha da üzdü..."
***
Saadet, çıkarılan kira borcuna itiraz edince genel merkez binası da dahil, partinin gayrimenkulleri ve banka hesapları ile Karamollaoğlu’nun makam aracına haciz koydurup icraya vermişlerdi.
Erbakan'ın varisleri, yasalar karşısında şeklen haklı. Kağıt üstünde alacaklıyken tahsil için icra takibi başlattılar diye kimseyi ayıplayıp suçlayamazsınız.
Fakat tasarruf ve mülkiyet hakkı onlarda görünse de, o taşınmazların gerçek sahipliği tartışmalı deniyor. Ve sıradan bir mülkiyet anlaşmazlığı davası değil bu.
Bina, 'Milli Görüş'e gönül verenlerin alın terinden arttırdığı bağışlarla alındıysa ne korkunç vebal!
Daha neler görecek bakalım bu gözler.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025