Dün sabahki yurt dışı seferim yine gazete servisiyle başlayınca, laf olsun diye sordum; hayır, yasaklı gazetelerden hiçbiri yoktu. Ne Karar ne Sözcü ne de Cumhuriyet...

Dışarda okumaya fırsat bulamadıklarımı hazır uçakta okutmaya çalışıyorlarken, ben de tutup THY'nin 'en cici' listesindeki iki gazeteyi istedim.

Fakat ne göreyim, THY yönetiminin kara listesindeki en 'muzır' gazete hangisiyse onunla yarışan bir muzırlığa  geçmesin mi cicilerin başta gelenleri!

Yan manşetten çakmış biri, "Bankamatik Yandaşlar" diye. CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu'nun 6 yardımcısı ilçe belediyelerinde işe bile uğramadan maaş alıyorlarmış. Zaten Torbalı Belediyesinin CHP'li başkanı da altına milyonluk makam aracı çekmiş. CHP'li belediyelerde kıyak ve kayırma skandalları bitmiyormuş. Kimi oğlunu, kimi kardeşini, kimiyse şoför ve sekreterini müdürlüklere atıyormuş. Arpalıklara çevirmişler resmen...

Ne yalan söyleyeyim, uzun yıllardır böyle bodoslama nepotizm giydirmesi okumamıştım bizim gazetelerde.

Yalnız THY yönetiminin dikkatini çekerim; bugün partizan kadrolaşmadan, torpille atanan oğul ve kardeşlerden dem vuran... Yarın, lafı CHP'li başkanların şanslı damatlarına da getirir, Meclis'teki şoför ve sekreter vakalarını da diline dolar, hızını alamayıp AK Parti belediyelerine bile dil uzatabilir.

Unutulmuş bir refleks, 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinden sonra başını, saklandığı yerden tekrar çıkarmaya, canlanmaya başladı. Bir palazlandı mı  alışkanlığa dönüşür, peşini bırakmaz, bir daha nerede duracağı belli mi olur!

Hem birine, ikisine müsaade ederseniz böyle kötü örneklerin çoğalmasına hizmet etmez mi?

İster; 'nepotizmime laf söyleyen bari temiz olsa, yok işte birbirimizden farkımız, sen beni idare et ben de seni' imasıyla çaktırmadan bir  anlaşma teklifi içersin...

İster; gizlemeyip de çaktırarak 'sen önce kendine bak' mesajıyla 'tencere dibin kara, seninki benden kara' demeye getirsin...

Her halükarda "CHP'li belediyeler size söylüyorum, AK Partili belediyeler siz anlayın" manası da çıkarılacaktır.

Ayrıca, bu yayınları yapan gazete, yarın CHP'nin aile kadrolaşmasını yasaklamak için hazırladığı tasarıya destek vermekten kaçınabilecek mi? Bilakis, altyapısını hazırlamak için nepotizmi hararetle gündemde tutmadığı ne malum demezler mi?

Bütün bu zehirli fikirleri akla üşüştürecek bir zararlı yayın, nasıl gözden kaçtı hayret!

İlgili departman uyuyor mu? THY, yolcularını bu gibi ifsat edici, kafa bulandırıcı haberlerden korumakta zafiyete düşmüş görünüyor.

Sıkı tutulagelen filtreler gevşemiş. Deveden elek geçirilmiş gibi bir durum. 'Muzır neşriyat' poşetine soksan bile büyük tehlike arz ediyor. Ya etkilenecek kadar siyasi itikadı zayıf birinin eline geçer de yanlışlıkla o muzır içeriği açarsa!...

Yasak yayınlar listesinin acilen güncellenmesi gerektiği gün gibi ortada. Bu başıboşluğun bir an önce önünü alacak tedbirleri geliştirmek, kayıp kaçağın sorumlularından hesap sormak şart.

Masum bir ihmal mi, altında kasıt mı aranır, orasını bilemem artık. Fakat muzır ve cici gazeteler listesine, bugünden tezi yok çekidüzen verilmesi THY'nin hayrınadır, benden söylemesi.