Akif BEKİ
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in üst perdeden yalanlaması hala kulaklarda. "Kapatacaklar, ortadan kaldıracaklar, amaç yok etmek" diyenleri nasıl da paylamıştı!
"AK Parti açar, yaşatır, ihya eder, imha etmez" diye gürlüyordu.
Şehir'e el konması, kayyum atanması, garantör Marmara Üniversitesine devri filan güya hep kanuni mecburiyettendi.
Siyasallaştırmamak, iktidara mal etmemek gerekirdi. Kendi tasarrufları değildi, gönül böyle olmasını istemezdi.
Aksini iddia edenler art niyetle, iktidara iftira atmakla, kara çalmakla suçlanıyordu.
"Birikimi heba edilmeyecek" dediği Şehir'in faaliyet izni, dün bir Cumhurbaşkanı Kararı'yla ortadan kaldırıldı.
Varlığı, o esip gürlemelerin senesi çıkmadan sonlandırıldı yani.
Hatırlarsınız...
Hani, ticari Doğa Koleji borca batmış, ödeme güçlüğüne düşmüştü de...Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla kurtarılmıştı. Hani bankalar seferber edilmiş, parasıyla İTÜ'ye devraldırılmıştı ya...
İşte o kurtarma operasyonu sırasında Şehir'e idari kararla el konmuştu. Mahkeme kararı beklenmeden.
FETÖ'yle mücadele adına, OHAL Kararnamesi'yle alınmış geçici bir yetki kullanılarak. Ve kredi borcu bahane edilerek...
Banka yokuşa sürmüş, vakıf üniversitesi denmeden karşısına zorluklar çıkarılmış, teminatları yok sayılmış, hesapları bloke edilerek ödeme güçlüğüne sürüklenmişti.
Borç yükü Şehir'in üç katıydı. Ama Doğa'ya sağlanan kolaylıkların binde biri bile Şehir'den esirgenmişti. Nerede kaldı talimatla kurtarılması...
Şehir'in farkı, Davutoğlu'nun kurucularından olmasıydı.
AK Parti'den ayrıldı, parti kurdu diye Davutoğlu'na kızıp üniversite mi cezalandırılıyordu, haşa!
Sözcü Çelik, işte böyle düşünülmesine ateş püskürüyordu. Sorsan, "Öç alma operasyonu"yla ne alakası vardı, külliyen yakışıksız bir uydurmaydı.
Hele FETÖ'yle mücadelenin siyasete alet edildiği, kötüye kullanıldığı 'saçmalıkları' kuru iftira, kim inanırdı!
Sözleri senet anlayacağınız. Yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır.
Böyleyken...
Sendikalar hala kıdem tazminatı konusunda nasıl olur da gözü kapalı iktidara güvenmez?
Barolar, 'Çoklu Baro' düzenlemesiyle kendilerine demokrasi, hukuk ve çok seslilik getirileceğinden nasıl olur da kuşku duyar?
Sözünü tutup Şehir'e bunu yapan; işçiyi, avukatı abat etmek için neler yapmaz halbuki!
Vehbi’nin kerrakesiyle işçinin tazminatı
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay’dan bir mektup geldi. Konu, kıdem tazminatı düzenlemesi. Dili ise zehir zemberek.
Atalay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kadim dostu. Bu yakınlığı sebebiyle yer yer haksız eleştirilere de maruz kaldı.
“Tamamlayıcı Emeklilik Sigortası Sistemi” vaadi altında, işçinin kıdem tazminatına göz dikildiğini söylüyor.
‘Bir o mu kaldı, hepsi bitti sıra işçinin alın terine çökmeye mi geldi’ demiyor.
Fakat yine de iktidara verip veriştiriyor. Neler neler...
Biri şu: “Bu isteğin arkasında kıdem tazminatımızın tamamen kaldırılması fikri yatmaktadır.”
Epey sert...
Kıdem tazminatını fona aktarıp dörtte birini işçiye 60 yaşında ödeyecek, kalanını da sonraki 15 yıla yayarak emekli maaşına ekleyecek bir sistemden bahsediliyor. Tahsilatı 75 yaşını bulacak, dişleri hala dökülmeyen afiyetle yiyebilsin diye. 56’sına kadar da kimse dokunamayacak gibi karışık ayrıntıları var.
Teklif, uyumlu sendikayı bile çileden çıkarmış. Düşünün, Ergün Atalay dahi...
“İşçinin kazanılmış haklarına el koyma çabası” olarak görüyor. Ve el sürdürmemek için sonuna dek direneceklerini ilan ediyor.
Hayret!
İktidar, ‘kıdem tazminatını ortadan kaldıracakları, iç edileceği, bölük pörçük bir şeye benzemeyeceği’ iddialarını yalanladığı halde.
Niye ki acaba bu güvensizlik?
“Anlaşıldı Vehbi’nin kerrakesi, aceleden nasıl cübbe olduysa hanımın feracesi, yokluktan allem kallem buhar olacak gariban işçinin de sermayesi” korkusuna nereden kapıldılar ki!
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025