Akif BEKİ
Uşak yöresinden Hüseyni makamında çok içli bir türküdür, şöyle başlar: "Ördeğime kaz diyorlar".
Ciğer nasıl dayansın buna!
CHP'li Berhan Şimşek, 'AK Parti militanlığı yapan vali ve kaymakamlar olduğu'nu söyleyince iktidar ayağa kalktı.
Gazeteci ve siyasiler, sokakta fiili saldırıya uğradığında, kafaları gözleri kırıldığında tek kelime ettiği duyulmamıştı. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik dahi 'demokrasimize ahlaksız bir saldırı' diye öne atıldı.
Tam da Uşak türküsünü hatırlatan bir alınganlık. Bu haksızlığa dayanamadı yüreği...
Valiler, sosyal medyada kampanya başlattı. "Devletimizin ve milletimizin sonuna kadar emrindeyiz" tivitleri attılar.
Bir çiçekle bahar gelmez. Ama Berhan Şimşek'in bir lafıyla bu kış darbe gelebilirdi maazallah. Büyük bir ciddiyetle püskürtme harekatı icra ettiler.
AK Parti il başkanıyla karıştırılan vali örnekleri görmedik sanki hiç.
Aradaki farkın görülemeyecek kadar kaybolması, göremeyenlerin suçuymuş, o farkı gözetmeyen valilerin bunda bir kabahati yokmuş gibi.
Yerini bilmeyen, konumunu karıştıran devlet memurları ile ilgili basit bir eleştiriydi. İktidar bunu demokrasiye, hukuka ve milli egemenliğe saldırı saydı.
Oysa AK Parti Tekirdağ İl Başkanı Mestan Özcan'a sorsalar, doğrusunu söylerdi.
Çunkü o esnada, eşi görülmemiş bir 'militan memur işgüzarlığı'nı bilfiil sergiliyordu. Bütün fütursuzluğuyla hem de.
Süleymanpaşa Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin karnelerini alıp ev ev dolaşarak dağıttığı yetmedi. Başkan, bir de bunu kamera ile çekip görüntülerini sosyal medyada paylaştı. Alelade bir siyasi faaliyetmiş, daha doğal bir şey olamazmış rahatlığıyla.
Pervasızlığın boyutlarını düşünün!
Milli Eğitim Bakanı, pandemi nedeniyle bu dönem öğrencilere karne verilmeyeceğini açıklamış. Öğrenci ve velilere, dönem sonu notlarını yalnızca e-okul sistemi üzerinden görebilecekleri duyurulmuş...
Ama karneler, AK Parti Il Başkanı'nın elinde ortaya çıkıyor, siyasi propaganda malzemesi olarak.
Devlet kadrolarında 'militan memur' yoktu madem, bu nasıl mümkün oldu?
Ders notlarından, ev adreslerinden söz ediyoruz. Devlete emanet hepsi. Öğrencilerin kişisel gizlilik içeren ve korunması gereken bu bilgilerini, parti il başkanına kim verdi? Hangi hak ve yetkiyle?
Akla durgunluk veren dört dörtlük bir skandal değil mi? İlin valisi ne yaptı peki?
Zülfiyare dokunan bir tivit için fazla mesaiye kalanlar, tatil günü re'sen işlem başlatanlar bu skandala seyirci.
Geçmiş örnekleri koyun bir kenara, sadece bu olayda bile fütursuzca sergilenmiş birçok 'partizan memur' kanıtı yok mu?
Muhalefetin tek bir lafı üzerine kıyamet koparan, mangalda kül bırakmayan demokrasi kahramanı AK Parti sözcüleri de sessiz.
Partizan militanlık yapmak memurlara serbest de bizim haberimiz olmamış dersiniz.
Devlet görevlilerinin parti görevlisi gibi davranmaları, hukuka ve demokrasiye saldırı değil. Ama böyle memurlara 'militan' demek ağır, ahlaksız bir saldırı, öyle mi!
AK Parti sözcüleri benden duymuş olmasın, fakat türküdeki kadar bile samimi görünmüyorlar.
Bu RTÜK eski Türkiye’de olacaktı ki!
Halk TV, bir konuğun sözü üzerine kanala kesilen cezayı yargıya taşıdı.
RTÜK Hukuk Müşavirliği ise savunmasını şu gerekçeye dayandırdı:
“Yayıncı kuruluş, sorumlu yayıncılık anlayışıyla hareket etmeyerek program konuğunun aleti olmuştur.”
Bakın, bu bir hukuk reformu. Daha aşağı değil.
Ama turpun büyüğü arkadan geliyor. Şu da yayın özgürlüğü tanımlamasında bir devrimdir:
“Medyanın iktidarın yıkılmasına sebep olabilecek, istediğini başa getirip istediğini alaşağı edebilecek derecede önem arz ettiği bir durumda, her program konuğunun medya kanalı ile istediğini söyleme özgürlüğünden bahsetmek asla mümkün olmayacaktır.”
İktidarın, medya üzerinde ezici üstünlük sağladığı bir dönemdeyiz. Baskın medya karteli, tümüyle iktidarın hakimiyet ve kontrolü altında.
Yine de medyanın üç-beş lafla iktidarı devirebileceğinden korkuyorsa...Bu RTÜK dua etsin de medyanın, hükümet getirip hükümet götürecek güce sahip olduğu eski Türkiye’de görev yapmadı. Hafazanallah, endişeden aklını oynatırdı.
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.08.2025
5.08.2025
29.07.2025
26.07.2025
24.07.2025
23.07.2025
15.07.2025
10.07.2025
19.06.2025
5.06.2025