Akif BEKİ
İktidar, muhalefetin lafıyla hareket etmeme prensibi gereğince Pekcan’a hesap sormuyor, sordurmuyordu.
Yine de skandalın ardı arkası kesilmiyor.
Görevi kötüye kullanma, yolsuzluk, usulsüzlük, haksız çıkar sağlama var mı, yok mu?
Meclis bunu soruşturmayacak da neyi soruşturacaktı? Yüce Divan’da bu işler yargılanmayacaktı da ne yargılanacaktı?
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bu sorular karşısında iktidarların, muhalefetin lafıyla hareket etmeme hakkına başvurdu. Muhalefetin ne dediğine bakacak, dediğiyle iş yapacak olmadıklarını söyledi.
Ki bu, AK Parti iktidarının klasiklerinden. Konuşmama hakkı olarak da tepe tepe kullandığı bir hak. Helal yoldan susma ve susturma imkanı veriyor.
Cumhurbaşkanı da aynı hak kapsamında, Pekcan’ı kınayanları kınamıştı.
Neylersiniz ki hak, hukuk tanımayan muhalefet ve gazeteciler, hala edepsizliğe devam ediyor (!)
Konu, eski Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın kendi bakanlığıyla, kamu kurum ve kuruluşlarıyla kurduğu ticari ilişkiler...
Pekcan’ın bakanlığına, sahibi olduğu şirketten ihalesiz dezenfektan satın aldırdığı çıkmıştı. Bakanlıksa rakamı ve ahlaksız çıkar ilişkisini yalanlarken haberi doğrulamıştı.
Ucuz ve kaliteli diye Bakan’ın şirketinin tercih edildiği açıklanmıştı.
Fakat kazan-kazan açıklamasının da doğru olmadığı anlaşıldı. Bakan’la Bakanlık birlikte kazanmamış. Mesela THY’nin şirketine, bakanlığın yarısı kadar fiyat çekilmiş.
Matruşka bebekleri gibi, açtıkça içinden başka bir ‘nur topu’ skandal uç veriyor.
İsmail Saymaz, Sözcü’de belgesini yayınladı. Emine Hanım’ın adını kullanarak gümrüksüz mal geçirmeye çalışıyor diye 2016’da gümrükler, Pekcan hakkında bir yazıyla uyarılmış. Ve iki yıl sonra Pekcan, gümrüklerin bağlı olduğu bakanlığa atanmış.
Ama kuzunun, göz göre göre kurda teslim edildiğini söylemek, büyük terbiyesizlik olur. Pekcan’a da karalama ve çarpıtmalara karşı yasal yollardan hesap sorma hakkı doğar.
Kanunlar iktidar ekabirini korumayacak da sarı çizmeli Mehmet Ağa’yı mı koruyacak!
Tüyü bitmemiş yetimin hakkına el uzatıldığı şüphesiyle netameli, akçeli işlerin hesabını sormakta ısrar ederek hadsizlik ve edebsizlik yapanlardan hesap sorulması yakındır.
Yolsuzlukla mücadeleye kim mani?
AK Parti’nin, mücadele etme vaadiyle iktidara geldiği 3Y’den biri yolsuzluktu.
Muhalefet istedi diye yolsuzlukla mücadele edilmeyecekse nasıl olacak?
2 yılda 804 kişi, devletin kefilliğini gösteren gri pasaportla yurt dışına çıkıp dönmemiş. Devletin itibar sembolü pasaport, insan kaçakçılığına alet edilmiş. Ama devletin egemenlik alameti pasaportu aşağılamak ve küçük düşürmekten şu ana dek sadece iki kişiye kelepçe takıldı. Onlar da salgın günlerinde pasaportun bir işe yaramamasıyla eğlenen TikTok gençleri.
Libya’ya, Bosna’ya hibe yolladığımız fazla aşı, sırasını bekleyen vatandaşlara hala ulaşmadı. Niye, nerede takıldığını sormak, nankörlük zaten.
Milli gelirine göre dünyada en çok insani yardım yapan Türkiye’nin, milli gelirine göre halkına en az mali destek veren ülkeler arasına girme başarısını alın. Sorgulamak, büyük ve güçlü Türkiye’nin şahlanışını çekemeyenlere hizmet.
128 milyar doların nereye gittiğini sormak da hakaret olarak algılanıyor ve işlem görüyor.
Nişanlı adamla evli kadının ‘yasak ilişki’sini canlandıran Camdaki Kız dizisine, toplumsal ahlaka aykırılıktan anında cezayı bastı RTÜK. Fakat toplumu çürüten avam yozluklarını her sabah iktidar ekranlarında sergileyen ‘gerçek şov’ları görmezden geliyor. Buna dokundurmaksa gayrimillilik ve millet düşmanlığı.
Çünkü iktidar ve kurumları, yasalara değil muhalefetin lafına, ağzına bakma hakkını kullanıyor.
Demek ki iktidarın bir yolsuzlukla mücadele etmesi, muhalefetin o konuda ses etmemesine bağlı. Suç, yine muhalefette vesselam.
Suud hem suçlu hem güçlü
Dün yazmıştım, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Suud’la buzları eritmeye dönük mesajlar vermişti. Biri de Cemal Kaşıkçı davasının sonucunu saygıyla karşıladığımıza dairdi.
Ölçülüp biçilmiş bir ifadeydi. Fakat Suud medyası üstüne atladı, manipüle etti, Türkiye davanın görülme biçimini övmüş, yargılamaların adilliğini onaylamış gibi köpürttü.
Mesajı alıp ceplerine koydular. Ülkelerindeki 8 MEB okulunu dönem sonu kapatma kararıyla da cevap verdiler.
Türkiye normalleşmek için daha ne diyecekti? Suud’un inadı inat, daha ne bekliyorsa yetinmedi, burnundan kıl aldırmıyor.
Dört dörtlük bir ‘hem suçlu hem güçlü’ vakası.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
13.11.2025
11.11.2025
7.11.2025
5.11.2025
1.11.2025
31.10.2025
28.10.2025
16.10.2025
14.10.2025
11.10.2025