Akif BEKİ
Ekonomik kurtuluş savaşı veriyoruz ama iktidar medyası bir şey olmamış, her şey olağanmış gibi yapıyor.
Beklenirdi ki, liramıza ettiklerinin hesabını dış güçlerden nasıl soracağımızı haykırsınlar.
Bedelini ağır ödeteceğimizi bildirerek milleti rahatlatmaları gerekmez miydi?
Fakat nerede!
Dün hiçbir iktidar gazetesinin manşetinde doların durumundan haber yoktu. Ne manşeti, birinci sayfalarına bile girmemişti.
Liramızı dış güçlerin dolara ezdirdiğine inansalar, milleti de inandıracaklarına gözleri kesse böyle mi yaparlardı?
Onu bırakın, muhalefeti iktisadi mandacılıkla suçlayan manşet bile çıkmadı.
Muhalefet gibi düşünüyorlar deseniz, o da değil.
Ekonominin doların hakimiyetine, adeta mandası altına sokulduğuna kanaat getirseler bir ipucu verirlerdi.
TL'ye ihaneti savunanlar, TL'yi savunanlara hain diyor gibi görünmekten mi çekindiler, ummam.
Dolara karşı milli paramızı tutuyorlar diye, muhalefeti gayrimilli olmakla suçlayabilirlerdi. Yapmadıkları şey değil.
İnsafa mı geldiler, yüzleri mi kalmadı?
Belki de yokmuş gibi davranırlarsa kriz yok olur, halk evinde otururken nasıl yoksullaştığını hissetmez zannediyorlar.
Cebindeki paranın durduğu yerde azaldığını unuttururlarsa milletin canını acıtmaz diye mi?
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, ekonomide yepyeni bir şey denediklerini söylemişti. Ne olduğunu kendisi de bilmiyordu. Ama bu denemenin başarılı olacağından yüzde yüz emindi.
Dereye su gelene kadar kurbağanın gözü, halkın canı çıkar diye bir endişe de yansımıyor iktidar medyasına.
Yansısa hafiften mızırdanır, 'zorumuz ne de ateşle oynuyoruz' diye sorarlardı herhalde.
"Amerika'yı niye yeniden keşfediyoruz" diyen biri duyulurdu.
Ya da "Ekonominin kitabını baştan yazmamız şart mı? Yazılmışı neyimize yetmiyor da uygulamıyoruz? Kuralına uysak, sonu belirsiz maceralara memleketi sürüklemesek? Para politikasını bütün dünyanın yanlış, bir tek bizim doğru bildiğimizi ispatlamak için değer mi" filan...
En ufak bir sorgulama da yok.
Sanırım medyası da iktidar gibi yepyeni bir şey deniyor.
Kim bilir, belki de milletin işini bildiğine güveniyorlardır. Rahatlıkları ordan geliyordur.
Doları bozdurup TL'ye dönme çağrılarına nasılsa itibar edilmemişti, bankalardaki yerli ve milli hesapların yarıdan fazlası dolarda duruyordu.
Hatta milli paramızın değeri yerlerde sürünürken, Amerikan parası aşırı pahalanmışken bile dolar almaya doyulmadı.
Dün, vatandaşların dolar hesaplarındaki değişikliklerin haritası çıkarılmıştı. İktidar desteğinin güçlü olduğu illerde dolara hücum sürmüş. 'Çok yülseldi, burdan alınır mı' demeden dolar toplamaya devam etmişler.
Demek doların daha da yükseleceğine, burada durmayacağına güçlü bir inançları var. İktidarın denediği yepyeni şeyin liraya yaramayacağını, dolara yaramaya devam edeceğini öngörüyorlar.
Berat Albayrak'ın babası Sadık Bey, "yüzünü Kabe'ye, sırtını dolara yaslayanlar"dan söz etmişti.
Sudan ucuz hale gelmişken bile kendi paramızı almıyorlar. Sırtını hala dolara yaslayanların, iktidara ve başaracağına hiç güvenmediklerini de gösteriyor.
Ekonomik kurtuluş savaşı verdiğimize inanmış, gerekirse aylarca soğan ekmek yemeğe razıymış gibi görünmüyorlar pek.
Cumhurbaşkanı, halkımızın birikimlerini dolarda tuttuğunu vurgularken muhtemelen bu garanticiliğe işaret ediyordu.
Yani lira kaça düşerse düşsün, tedbirciliği sayesinde dolardan şaşmayanların kaybetmeyeceğine, aksine kazançlı çıkacağına bir ima olsa gerek.
Kısacası; üstünde her ne deneniyorsa, dolara yaslananlara bir şey olmayacağını bilmenin verdiği rahatlıkla deneniyor gibi.
Aksi halde...
Sıkıntı yokmuş gibi yaparlar mıydı?
'Ekonomik kurtuluş savaşı veriyoruz' derken söylediklerine inansalar, milletten saklarlar mıydı?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
5.06.2025
10.05.2025
8.05.2025
1.05.2025
30.04.2025
25.04.2025
22.04.2025
8.04.2025
3.04.2025
28.03.2025