A.Turan ALKAN
Bir yerde okudum da güldüm: Seçmen, oy kullanmak için partileri değerlendirirken seçim bildirgelerini dikkate alıyormuş! Herhalde “Kim ne veriyor?” merakının eseridir.
Aylardan beri, “Seçimlerde dış politika hiç gündeme gelmiyor; Türk halkı sadece maaş iyileştirmeleri ve ‘istikrar' vaadi ile meşgul ediliyor” diye tekrarlayıp duruyorum. Dış politikayı seçim gündeminden kaçırmak ne kadar AKP'nin algı yönetimi başarısı ise bir o kadar da muhalefetin beceriksizliği değil mi?
Dış politikamız iflâs etti; Ankara'da patlayan canlı bombaların, bir iç mesele olduğunu kimse ileri süremez. Stratejik bir derinlikle Rusya'yı güney komşumuz haline getirdik, İslâm dünyasıyla bozuştuk, AB'ye sırt çevirdik. Ekonomi endişe verici; iç huzur derseniz kabaca iki kampa bölündük ve topraklarımızda ‘kamu düzeni'ni sağlamak için kasabaları ablukaya alıp sokağa çıkma yasakları koyarak bile asayişi sağlayamıyoruz. Sokağında da okul çağındaki çocukların kimvurduya gittiği bir ülke olduk âniden. Basın hürriyetine saldırı rezaletlerini saymıyorum bile... Böyle kırıklarla dolu bir karneye sahip hükümetin 1 Kasım'da, kazanmayı ümit etmesi kamera şakasına benziyor ama değil. On kişiden kabaca dördü hâlâ iktidarı destekliyor.
Bu tuhaf bir durum ve sebebi bence ancak şöyle izah edilebilir:
AKP, 13 yılda -ordu hariç- bürokrasiyi ele geçirdi. Genel müdürlüklerden başlayarak gişe memurlarına, temizlik hizmetlilerine, hatta belediyelere taşeronluk hizmeti veren firma çalışanlarına kadar, “AKP'ye ters bir davranış gösterirsem işimden-gücümden olurum” kanaatini yerleştirdi. Sade çalışanlar değil, ‘devlet kapısı'na ihtiyacı olabileceğini kestiren herkes olgunun farkında. ‘Devletle işin varsa, AKP ile ters düşmeyeceksin' anlayışı kemikleşti. Bu sert gerçeği en iyi anlayan ve algılayan özel sektör bile gidişatın berbat olduğunu pekâlâ görmesine rağmen sesini yükseltmeye çekiniyor; para muslukları iktidarın elinde.
Kamu sektörü, ülkenin en büyük tüketicisi, işvereni, bankeri ve ihsan dağıtıcısı. Aksilenenlere vergi teftişi gecikmiyor; daha da yaramazlık yapanlara Bank Asya örneğinde olduğu gibi kıytırıktan bir bahane bulunup el konuluyor.
Partinin devlet haline gelmesi berbat bir şey; çünkü devlete karşı bağımsız ve müdanaasız bir tutum takınabilecek alan kalmıyor. Kaldı ki halkımızın (hatta aydınımızın!) demokratik vatandaşlık kimliğine ihtiyaç duyduğu söylenemez. Bir partiyi eleştirmenin devlete kafa tutmak mânâsına geldiğini pratik zekâyla görenler, meseleyi ‘Bozgunculuk etmenin mânâsı yok' şeklinde algılıyorlar.
Hatırlıyorum, 28 Şubat döneminde filan, ‘Bunlar devlet kadrolarını ele geçirmeyi istiyorlar' diye sızıltılar duyar, şaşardık. Dünün endişesi bugünün gerçeği oldu. AKP devlete sızıp kadroları partilileştirirken derin bürokrasiye çok önemli tavizler verdi. Bu tavizlerin mahiyetini havuz gazeteleri yazarlarından ve bir kısım mahkeme kararlarından öğrenmek mümkün.
Fakat iktidar buna rağmen büyük bir sıkıntı içinde; halkın karşısına üç bakanı çıkarıp on dakika konuştursalar, Zaytung'a veya sosyal medyaya gırgır malzemesi oluveriyor. 17-25 Aralık Kâbus Haftası'nı atlatabilmek uğruna AK Parti'nin temel kabulleri tersyüz edildi ve o dakikadan itibaren hakikaten hayırhah bir işe niyet etseler bile umulmadık yerden beceriksizlik sökükleri zuhur ediyor. Tabir caizse iktidar muhallebi yerken bile dişini kırmayı başarabiliyor.
Deniz bitti ama... Lâle devri sona ermek üzere. Bugünün iktidar hoşnutlarını yarın şartlar değiştiğinde en azılı AKP düşmanı olarak görmek iktidardakileri şaşırtmasın. “Ben zaten söylüyordum ama dinleyen olmadı” zevzekliğinden mideleri kalkacak.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016