Hakan Albayrak
Yeni bir başlangıcı ifade ettiği ileri sürülen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçiş, eski(meyen) paradigmaya sadakat işareti verilerek gerçekleşmişti; devlet ricalinin bu münasebetle de “Anıtkabir”i ziyaret edip “Atatürk”e bağlılığını bildirmesiyle.
Yeni sistemin ilk Milli Eğitim Bakanı da kendisinden beklenen yeniliklere “Atatürkçülük”ün ihyasına matuf bir düzenlemeyle başladı; geçen sene yönetmelikten çıkarılan “(Öğretmenler Kurulu toplantılarında) Atatürkçülükle ilgili konular üzerinde durularak çalışmaların buna göre planlanması” maddesini yeniden yönetmeliğe koydurarak.
***
Çalışmaların Atatürkçülüğe göre planlanması?
Öyleyse eğitim-öğretim çalışmalarından murat edilen şey, Anadolu’nun düşman işgalinden kurtarılmasını Türk tarihinin zirvesi olarak gören ve bu maddî kurtuluşu -eski ama aynı zamanda potansiyel- işgalcilerin razı olacağı bir çerçeve dahilinde muhafaza etmekten başka davası olmayan bir neslin yetişmesidir.
Dikkat!
İstiklâlle yetinmek İrlandalıya yakışır, Polonyalıya yakışır; Anadolu çocuklarına yakışmaz.
Hele, “Macarlar(ın) ve Bulgarlar(ın), aynı saflarda İtilaf Devletleri’ne karşı harp ettikleri ve mağlup oldukları halde istiklallerini muhafaza etmiş olmaları(nın) Hıristiyan olduklarından, bize istiklal verilmemesi(nin) de İslam olduğumuzdan ileri geldiğini, bugün kendi kuvvetimizle yıllarca uğraşarak kurtulduksa da İslam kaldıkça müstemlekeci devletlerin ve bu arada bilhassa İngilizlerin daima aleyhimizde olacaklarını ve istiklalimizin de daima tehlikede kalacağını” söyleyen İsmet Paşa’nın (Bkz. “Kazım Karabekir anlatıyor” Uğur Mumcu, 25. Baskı: Aralık 2009, Ankara) bu sözlerinde en ‘veciz’ ifadesini bulan o tuhaf beka arayışı hiç yakışmaz.
Türkiye’nin bir İslam ülkesi olarak ihyası ve -kimi kulaklara ne kadar tırmalayıcı gelirse gelsin- İttihad-ı İslam’dır, hatta Nizam-ı Alem’dir Anadolu çocuklarına yakışan dava. (Hiç kimseyi bu fikrime katılmaya zorlayamam; ama ben de çocuğumun eğitiminin ‘Atatürkçülüğe göre planlanmasını’ kabullenmek mecburiyetinde bırakılmamalıyım.)
Zamanı ve şartları gözetmeyip ‘bodoslama dalmak’ elbette olacak şey değil; öyle bir konjonktür olur ki geri durursun, öyle bir konjonktür olur ki ‘yoklama’ çekersin, öyle bir konjonktür olur ki ileri atılırsın… İleri atılmaya elverişli bir konjonktür doğduğunda ileri atılmamıza el verecek bir motivasyona sahip olmaktan bahsediyorum.
Genel olarak da terakkiye açık olmaktan bahsediyorum.
Kemal Paşa’nın muayyen bir konjonktürde, o konjonktürün gereği olduğuna inanarak aldığı tavırları –KONJONKTÜREL TAVIRLARI- ‘mutlaklaştırmak’, dogma haline getirmek, ebedî ilkeler olarak kabul etmek -ki “Atatürkçülük” bunu ifade ediyor- terakkiye manidir.
Kurtuluş Savaşı’ndaki hizmetlerini takdir etmek ayrı şey; 1923’ten 1938’e kadar “Tek Adam” olarak yaptığı devrimleri de isteyen takdir eder, bu da ayrı şey; sorun, “ebedî şef” anlayışında.
***
Varlık sebebi o dogmatizmle mücadele olan, özgünlüğü ve esas kıymeti o dogmatizme karşı kazandığı / millete kazandırdığı mevzilerle kaim olan, o dogmatizmin aşılmasına hizmet etmesi beklenen Erdoğan / AK Parti iktidarının “Atatürkçülük”ü canlandırma veya canlı tutma çabası beni hayretler içinde bırakıyor.
Yazarlar
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.05.2022
7.03.2022
31.01.2022
20.01.2022
30.11.2021
25.11.2021
15.11.2021
25.10.2021
17.08.2021
9.08.2021