Kurtuluş TAYİZ
İmralı-MİT görüşmeleri ve Öcalan-BDP buluşması kamuoyunda sevinçle karışık bir heyecan, şaşkınlık ve coşku yarattı. Bunun sebebi, galiba, bu kadar hızlı bir “çözüm sürecini” kimsenin beklemiyor olması.
Yıllardır can alan ve tüm toplumu çözümüne dair umutsuzluğa sevk eden PKK/Kürt sorununda Türkiye yeni bir evreye girdi. Bu gelişme beklenmedik ve ani oldu. İmralı’da müzakere yapıldığı haberi daha duyulmadan hükümet ileri bir aşamaya geçti, baskın bir çözüm planını uygulamaya koydu. İmralı’da belirlenen takvim adım adım hayata geçiriliyor. Merkezde “başmüzakereci” olarak Öcalan var. BDP görüşmelerin arabulucusu.
PKK’yla temas kuruldu, yakında Oslo benzeri bir görüşme süreci de onlarla başlatılacak.
Daha şimdiden silahlar sustu, tereddütler giderildikten sonra silahlı militanların sınırdışına çekilmesi başlayacak, yaz başına kadar bu çekilme işi tamamlanacak...
Yeni İmralı sürecinin sanırım en önemli özelliği de bu; tarafların kararlı ve sonuç almaya dönük bir plan üzerinde anlaşmış olmaları. 2009’da başlayan açılım sürecinde ne bu kararlılık, ne bu hız vardı. Oysa PKK ve Kürt sorunu dışarıdan etkiye, müdahaleye fazlasıyla açık konu, görüşmeler zamana yayıldığında, işler ağırdan alındığında provokasyon riski de artıyor. Daha önceki Oslo ve İmralı süreçleri zamana yayılmış temaslarla yürüyordu. Yıllara yayılan görüşmeler yapılıyordu. Sonuç odaklı değildi. Ve bir operasyonla, bir pusuyla, bir baskınla her şey heba oldu.
Hem İmralı hem hükümet bu kez geçmişten ders çıkarmışa benziyor. Başbakan çok kararlı, Öcalan’ın yanı sıra PKK’yla da müzakere için açık çek verdi. Erdoğan “Adı Oslo olmaz başka bir şey olur, yeri Oslo olmaz başka bir şehir olur” diyerek, Kandil’in itirazlarına set çekti.
Kandil’in Öcalan’ın başlattığı sürece ters düşmesi beklenmiyor. Örgütün dağdaki üç ismi (Murat Karayılan, Cemil Bayık ve Duran Kalkan) İmralı’nın arkasında olduklarını duyurdu. Çok gürültü çıkarsalar da ben Kandil’in Öcalan’a itaat edeceğini düşünüyorum.
Kürt hareketinin aktörlerinin ağırdan alan bazı çıkışlarına bakarak, Öcalan’a başkaldırdıkları sanılamasın. BDP’li vekiller ve örgütün Kandil’deki liderleri, rahatlıkla “sadece İmralı’yla olmaz” diye çıkışlar yapabiliyorlarsa bu, onların cesaretinden kaynaklanmıyor, sadece öyle görünmeye çalışmak istemeleriyle ilgili; yani “iyi polis, kötü polis”te olduğu gibi biraz rol paylaşımı bu. Öcalan’ın elini güçlendirmeye çalışıyor ve oyuna fazladan bir oyuncu daha katmak istiyorlar; yoksa Kürt hareketi içerisinde, açıktan Öcalan’a ters açıklama yapabilecek güçte, cesarette bir isim yok. En son dün örgütün önemli isimlerinden Cemil Bayık, Öcalan’a desteğini şöyle açıkladı: “Bu sorun eninde sonunda çözülecektir. Müzakereyle çözmek tabii ki tercih edilir. Bu nedenle bu görüşmeler anlamlıdır. PKK de, Kürt halkı da, demokrasi güçleri de Kürt Halk Önderi’nin (Öcalan’ın) arkasında olacak ve bu görüşmelere destek verecektir. Çünkü demokratik çözüm için her fırsatı değerlendirmek anlamlıdır.”
Eğer devlet İmralı’yla eksiksiz bir anlaşma yaptıysa, endişe edilecek bir sorun kalmamış demektir; yok eğer, sözü geçen “İmralı mutabakatı”nda boşluklar varsa o boşlukları kaçınılmaz olarak Kandil dolduracaktır. Bu konudaki sorumluluk, anlaşmayı “eksik” ve “boşluklu” bırakanlara ait olur.
Ancak şu âna kadar yansıyan İmralı-devlet mutabakatının sağlam olduğu yönünde. Kandil’e “doldurabileceği” boşluklar bırakılmamış. Bu yüzden Avrupa, Kandil ve BDP’den Öcalan’a açıktan karşı bir itiraz gelmez.
Kürt sorununda çözüm umudu bütün ülkeyi heyecanlandırmaya yetti. Türkiye sorunlarını demokrasiyle çözebilecek kurumlara ve olgunluğa sahip bir ülke. Siyasal iktidarın ve İmralı’daki PKK lideri Abdullah Öcalan’ın kararlılığı bu meseleye nokta koyabilir. Eğer bu süreci barışla taçlandırabilirlerse, tarih sayfalarında da hak ettikleri yeri alırlar.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019