Kurtuluş TAYİZ
Kandil’e yönelik askeri operasyon hız kazanınca CHP’den de tepkiler gelmeye başladı. Zeytin Dalı Harekatı’na da karşı çıkan CHP, “seçime 16 gün kala Kandil’e yönelik operasyonu doğru bulmadığını” açıkladı.
CHP’nin PKK’ya yönelik herhangi bir operasyonu “doğru” ve “haklı” bulmasını şüphesiz beklemiyoruz. Zira Afrin Harekatı’na da en fazla direnen, Türk ordusunun Afrin şehir merkezine girmesine de karşı çıkan CHP’den başkası değildi.
Bu gerçekleri bir tarafa bırakarak yine de CHP’nin “iddiasını” gündeme alalım. Gerçekten Kandil’e yönelik operasyon yeni mi başladı? Seçim ayarlı bir operasyon mu gündemde?
CHP yöneticileri, Türk ordusunun mart ayında Kuzey Irak’a girdiğini, sınıra yakın Hakurk, Avaşin ve Basyan bölgeleri başta olmak üzere Kandil’e giden bütün stratejik kampları imha ettiğini, buralarda 20’den fazla askeri üs noktası oluşturduğunu, Kandil’e doğru hızla ilerlediğini bilmiyor olmasa gerek. Mart ayında Hakkari Yüksekova’daki dağ komando taburlarının Kuzey Irak’a girerek başlattığı ve Kandil’e ilerlediği operasyonu sağır sultan bile duydu, CHP duymadı mı?
Yoksa Türk ordusunun Kandil’e gireceğini tahmin bile edemedikleri için mi acaba şu ana kadar sessizce beklemeyi tercih ettiler? Ya da Türk ordusu Kandil’in kıyılarına yaklaşınca ABD ve PKK alarm verdi diye mi CHP de harekete geçti?
Görüldüğü gibi CHP, Fırat Kalkanı ile Zeytin Dalı operasyonunda olduğu gibi Kandil harekatında da ABD ve PKK ile paralel hareket ediyor. ABD, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarına karşıydı; CHP de aynı şekilde bu operasyonlara ABD’nin yanında yer alarak itiraz etti. Aynı duruşu CHP bu kez Türk ordusu Kandil’e ilerlerken sergilemeye başladı. Dikkat edilecek olursa CHP, her kritik dönemeçte ABD-FETÖ-PKK’nın yanında hizalanıyor.
Kandil’e yönelik operasyona gelirsek; hükümet, operasyonun an meselesi olduğunu açıkladı. Kandil’e yönelik bir harekat, operasyon bugüne kadar Türkiye’nin terörle mücadelesinde attığı/atacağı en stratejik adımlardan biri olacak. Bu hamle, “Terörü kaynağında yok etme” stratejisinin ürünüdür ve esas olarak 15 Temmuz’dan sonra gündeme gelmiştir. Bu strateji, Batı’nın FETÖ ve PKK’yı Türkiye’nin bekasını tehdit eder düzeyde harekete geçirmesiyle birlikte gündeme gelmiş ve o günden bu yana da hayata geçirilmektedir.
CHP’nin “seçime 16 gün kala Kandil’e yönelik operasyona karşıyız” demesi de büyük bir yalan ve çarpıtmadır. Eğer bu düşüncelerinde samimi olsalardı seçim mitinglerinde “Daha ne duruyorsunuz, ülkemizin birliğini, bütünlüğünü, bekasını tehdit eden terör örgütü PKK’nın üzerine yürüyün” diye kıyameti koparmaları gerekmez miydi?
Bugüne kadar hangi seçim mitinginde CHP “terör örgütü PKK’yı bitireceğiz” dedi? Aksine seçim beyannamelerinde PKK’ya özerklik vaat ettiler! Karşımızda ABD ve PKK adına konuşan FETÖ’nün klonlanmış militanları duruyor, muhalefet partilerinin sözcüleri değil. Bu gerçeği bir kez daha net olarak gördük!
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019