Kurtuluş TAYİZ
Irak ve Suriye başta olmak üzere bu coğrafyada yaşanan krizlerin nasıl büyük insani trajediye dönüştüğünü neredeyse gün gün canlı bir şekilde izledik, şahit olduk. Batı, İslam coğrafyasını -11 Eylül 2001’deki saldırıların ardından Afganistan’ın işgaliyle başlayan tarihi baz alırsak- son 18 yılda kanlı bir yıkıma uğrattı.
Bu kanlı süreci maalesef Türkiye’ye de taşıma niyetindeler. Irak ve Suriye’de yaşanan etnik ve mezhep ayrımına dayanan, bölünme temelli çatışmaları uzun süredir Türkiye’ye de dayatıyorlar. Ne var ki şu ana kadar, bu noktada bir netice alamadılar. Bunun da başlıca birkaç önemli sebebi var; Türkiye Cumhuriyeti’nin etnik temelli bir devlet olmamasını bu sebeplerin başında sayabiliriz. Milleti oluşturan ana unsurların bin yıllık kardeşliği, beraberliği, etle tırnak gibi iç içe geçmişliği, birbirine güveni de devletimizin temellerinin sağlam olmasının diğer bir önemli sebebi. Başkan Erdoğan’ın devlete liderlik etmesi, FETÖ ve PKK’ya fırsat vermemesi de milletin birliğinin korunmasında, Türkiye’nin iç savaş tuzağına düşmemesinde ayrı bir başlık olarak görülmeli.
Fakat, ABD’nin başını çektiği küresel emperyalist sistemin Türkiye’yi, Irak ve Suriye’nin kanlı parantezine dahil etmekte ısrar ettiği de açıkça görülüyor. Suriye’de yaşanan gelişmelere seyirci kalmamızı bekleyenlerin anlamadığı büyük hedefin Türkiye olduğu gerçeğidir. 2003’te Irak ile başlayan, 2011’de Suriye ile devam eden ve Batı’nın işgaliyle sonuçlanan sürece Türkiye ve İran’ı da katmak istiyorlar.
“Türkiye’nin Suriye’de Kürtleri vuracağı” yönündeki ABD merkezli kara propagandanın devreye sokulması da gösteriyor ki, Batı, PKK/YPG gibi taşeron terör örgütlerini kullanarak önümüzdeki süreçte de çatışma üretmek, bu ülke vatandaşları arasında bölünmeyi derinleştirmek için elinden gelen her şeyi yapacak.
Batı’nın bu saldırı dalgasını geri püskürtmek için çok derinlikli önlemler, bütün ülke vatandaşlarını kapsayacak tedbirler almak şart. Başkan Erdoğan’ın dünkü grup toplantısındaki değerlendirmeleri de bu kapsamdaydı. Erdoğan “Türkiye Kürt kardeşlerimizin de devletidir. Türkiye, sınırları içindeki tüm vatandaşlarının, sınırları dışındaki tüm kardeşlerinin hamisi değil bizatihi kendi ülkesidir, kendi vatanıdır” dedi.
Başkan Erdoğan’ın “Sınırları içindeki ve sınırları dışındaki” vurgusu yeni dönemin paradigması özelliğini de taşıyor. Türkiye Cumhuriyeti, sınırlarımızın dışındaki Türkmenlerin de, Arapların da, Kürtlerin de devleti ve ortak vatanıdır. Hangi ırktan, inançtan olursa olsun bu coğrafyada yaşayan herkesin devleti ve vatanı Türkiye’dir. Bu paradigma, Batı’nın Türkiye’yi ayrıştırma, Suriye ve Irak parantezine alarak çatışmaya sürükleme, işgal etme plan ve politikalarının panzehiri olacaktır.
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları









































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019