Markar ESAYAN
HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın “Ortalığı karıştırırız” temalı “One man show”u etkisi altında kalan Çözüm Süreci gündemi dün akşam itibarıyla Kandil’den dönen İmralı Heyeti’nin yaptığı açıklamayla değişti. KCK tarihinin en geniş katılımıyla ve altı saat süren görüşmelerin ardından Öcalan’ın yol haritasına tüm hatlarıyla onay verdiğini Türkiye ve dünyaya duyuruyordu.
Bu oldukça önemli bir gelişmedir. Önce açıklamanın içeriğine bir bakalım.
Kandil’den dönen HDP Heyeti’nin yazılı açıklamasının önemli başlıkları şunlardı.
1- KCK yetkilileri, Demokratik Çözüm ve Müzakere Taslağı'nın tam bir karar birliği ile kabul edildiğini, bu taslak doğrultusunda nihai çözüme gitmek için örgüt olarak tüm görev ve sorumluluklarını yerine getirmeye hazır olduklarını ifade etmişlerdir.
2- Demokratik gelecek ve kalıcı barış için taslakta belirtilen çözüm önerilerinin bir an önce pratikleşmesi gerekmekte, bunun için de bir an önce derin ve anlamlı müzakerelere geçilmesi gerekmektedir.
3- KCK olarak bu öneri ve takvimlendirmeyi anlamlı müzakerelere geçişle birlikte hayata geçirmeye hazır olduklarını, hareket olarak Sayın Öcalan’ın belirttiği öneri ve takvimlendirmeyi esas aldıklarını belirtmişlerdir.
4- KCK’nın tüm bu konularla ilgili ayrıntılı bir açıklama yapacağı, izleme heyetinin bir an önce çalışmaya başlaması gerektiği, KCK’nın yapacağı tüm açıklamaların ve taahhüt ettiği tutumların süreci takip etmek üzere İzleme Heyeti'nin denetimine açık olacağı belirtilmiştir.
Geçen çarşamba HDP’nin İmralı heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder, Kandil’den dönüşü sonrasında taslağın kamuoyuna açıklanacağını söylemişti. Bu olduktan sonra heyetin bir kez daha Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile görüşmesi de bekleniyor. İmralı’ya bir sonraki ziyaretin ise bu görüşmenin ardından kısa sürede yapılması sürpriz olmaz.
6-7 Ekim provokasyonundan sonra bu aşamaya gelinmiş olması gerçekten büyük bir başarı. Umarız bu noktadan sonra yeni bir sorumsuzluk sergilenmez. 6-7 Ekim provokasyonu öncesinde bir yol haritası üzerinde anlaşılmış, hükümet HDP ile yoğun görüşmeler yapmış ve karşılıklı adımların hızla gelmesi beklenirken, kendimizi 51 vatandaşın öldürüldüğü bir cehennemin içinde bulmuştuk.
Ancak, dünkü gelişme, 6-7 Ekim krizinin ardından yeniden güncellenen, dersler çıkartılan bir zemin üzerinden geliştiği için iyimser olmakta sakınca yok. Bu taslağın onaylanmış olması, hükümetin ön koşulu olan kamu güvenliği şartının da örgüt tarafından kabul edildiğini gösteriyor. KCK’nın “İzleme Komitesi'nin denetimine” yaptığı vurgu bunu açıkça ifade ediyor. KCK, adımların, açıklamaların İzleme Komitesi’nce denetime tabi olmasını hem talep hem de kabul ediyor. Tabii bu durum iki taraf için de geçerli.
KCK, Çözüm Süreci’nde yaptığı en geniş katılımla ve altı saat süren bir toplantıda oybirliği ile yol haritasına onay veriyor, bu nokta çok önemli. Bunun kamuoyuna açıklanması da kendini bağlama anlamına geliyor. Bu noktadan sonra, ikinci bir 6-7 Ekim veya bölgede yaşanacak asayiş ihlalleri, hem kamuoyunun, hem de izleme heyetinin kontrolünde olacak.
Selahattin Demirtaş’ın heyetin Kandil’e gittiği ana denk gelen sert çıkışları, umarız bu olumlu gidişatı bulandırmaya dönük değil de, taktik bir tavırdır. Hele Başbakan Ahmet Davutoğlu’un “Kimlerle görüştüklerini, irtibatlarını iyi biliyoruz” demesinden sonra daha özenli olunmasında fayda var. Siyasetçi, elinde silah olan örgüt liderlerinden daha geriden gelmemeli. Çünkü sürecin özü, demokratikleşmeyi ve siyasetin şiddetin yerini almasını kapsıyor.
Bunca badireden sonra, tüm engellemelere, yabancı yerli üst akılların dayanışma halinde Çözüm Süreci’ne saldırmalarına rağmen barışın tesis edilmesi, Türkiye halklarının basiretini gösterecek ve ülkeyi yepyeni bir zihin atmosferine terfi ettirecektir.
Ülkede ve Ortadoğu’da hem Türk’ün hem Kürt’ün beraber kazanmayacakları her oyun vaadi bir kandırmacadır.
Tarih ve coğrafya bunu defalarca teyit etmiştir.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.05.2019
2.05.2019
24.04.2019
21.04.2019
18.04.2019
16.04.2019
13.04.2019
10.04.2019
3.02.2019
28.03.2019