Serpil Çevikcan
Türkiye-ABD ilişkileri tarihinin en gerilimli dönemini yaşıyor. Ortada tam bir güven sorunu var.
ABD’nin Suriye’de PKK-PYD ile girdiği ittifak ilişkisi, vize krizi, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak tanınması, FETÖ ve Sarraf davası ile nihayet ABD’nin Suriye’nin Türkiye sınırında 30 bin kişilik YPG ordusu kurma kararı aşama aşama bu büyük güven bunalımının köşe taşları oldu.
İşler o raddeye geldi ki kendi yönetimine hakim olamayan ve çalışılması zor olduğu kısa sürede ortaya çıkan ABD Başkanı Trump’la yapılan görüşmelerin içeriği bile ciddi tartışma konusu.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Trump arasında Kasım 2017’de gerçekleşen görüşmede ABD Başkanı, YPG’ye artık silah verilmeyeceğini söylemişti.
Ancak hemen ertesinde YPG’ye yeni silah sevkiyatı yapılmış, ABD’nin bir sonraki yıl yapacağı sevkiyatla ilgili de karar alındığı ortaya çıkmıştı.
Trump ise bu konuda gerekli adımları atarak Erdoğan’ı bilgilendireceğini söylemesine rağmen bir dönüş yapmamıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu nedenle Kudüs krizinden sonra ve Afrin operasyonundan önce Trump’ı aramamış, dönüş yapıncaya kadar kendisini aramayacağını söylemişti.
Trump, Erdoğan’ı ancak Afrin operasyonu başladıktan sonra, önceki akşam, aradı. Telefon görüşmesi yarım saat sürdü.
Açıklama çelişkisi
Ardından Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Erdoğan, Trump’a ABD’nin YPG’ye silah desteğine son vermesi gerektiğini, Türkiye’nin, ulusal güvenliği için, Afrin operasyonunu uluslararası hukuk temelinde yürüttüğünü anlattı.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklama ise Türkiye’nin tepkisini çeken farklı ifadeler içeriyordu.
Açıklamada Erdoğan’ın YPG’ye silah desteği uyarısına yer verilmedi. Bunun yanı sıra, Trump’ın Afrin operasyonuyla ilgili olarak, “tırmanan şiddetten kaygı duyduğunu” söylediği, “Türkiye’den gelen yıkıcı ve yanlış söylemler” ifadesini kullandığı, OHAL konusunda uyarıda bulunduğu gibi ifadeler yer aldı.
Ankara’dan hızla bilgilendirme yapılarak Trump’ın söz konusu ifadelerin hiçbirini kullanmadığı vurgulandı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da dün kameraların karşısına geçerek, Trump’ın görüşmede, Beyaz Saray açıklamasındaki bu ifadeleri sarf etmediğini kaydetti.
“Beyaz Saray açıklaması sanırım görüşmeden önce hazırlanmış” diyerek, Trump’ın kullanmadığı ifadelerin kamuoyuna açıklanmış gibi servis edildiğini ima etti. Dün konuştuğum kaynaklar da açıklamanın önceden hazırlandığını, Trump’ın ise açıklamaya bağlı kalmadan konuştuğunu belirtti.
Ancak Türkiye’nin bu itirazlarına rağmen ABD henüz bu ifadeleri neden kullandığını açıklamadı. Erdoğan-Trump görüşmesinin içeriğinin ABD tarafından farklı açıklanması iki ülke ilişkilerinin geldiği noktayı gösteriyor.
Bu noktada, Ankara’nın ABD’yle bundan sonra yürünecek yola ilişkin değerlendirmeleri yandaki başlıklarda özetleniyor:
Ankara’nın bakışı
1 Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasından itibaren ABD yönetiminde yaşanan çok başlılık özellikle Suriye sahasında Türkiye’nin aleyhine işliyor. Bu karmaşa, Türkiye’nin beka sorunu olarak gördüğü, Fırat’ın batısı ile Fırat’ın doğusunda ABD’nin farklı güvenlik kurumlarının etkin olmasıyla da kendisini gösteriyor. Kurumların sahadaki elemanları, Trump yönetiminin aksine, önceden belirlenmiş stratejileri, birbiriyle de uyumsuz biçimde yürütüyor.
2 Ankara, özelde Suriye, büyük resimde ise Türkiye-ABD ilişkilerindeki diğer sorunlu alanlar konusunda Trump’ın açıklamalarını, “mutlak ve değiştirilemez veri” olarak göremiyor.
3- ABD’nin başta YPG’nin silahlandırılması, silahların PKK’nın eline geçmemesi ve Menbiç’in boşaltılması olmak üzere Türkiye’nin Suriye krizinde beka sorunu olarak gördüğü konularda verdiği sözlerin hiçbirini tutmadığı, Türkiye’nin tepkilerini “oyalama” taktiğiyle karşılamaya çalıştığı, bunu yaparken Suriye’nin kuzeyine dönük planlarını adım adım gerçekleştirmeyi amaçladığı gerçeğinden hareket ediliyor.
4 Ankara, ABD’nin kuzey Suriye’de 30 km. derinliğinde güvenli bölge oluşturulması talebini de bu çerçevede taktik bir hamle olarak değerlendiriyor. Washington’ın güvenlik koridoru teklifi ile yapmak istediğinin Türkiye’nin PYD-YPG konusundaki kaygılarını gidermekten uzak olduğu değerlendiriliyor.
5 ABD’nin uzun bir süredir söyledikleri ile yaptıklarının birbirini tutmadığı, Türkiye’nin çok hassas olduğu konularda kafa karıştırıcı çok sayıda açıklama yapıldığına dikkat çekiliyor. Bu konuda son örnek olarak, “30 bin kişilik YPG ordusu” kurulması konusunda ABD yönetiminden gelen sayısız ve birbiriyle çelişkili açıklama örnek gösteriliyor.
6 Türkiye, ABD’den derin güven sorununun giderilmesi konusunda samimi ve gözle görülür kararlar alması ve adım atmasını bekliyor. Bunun başında da YPG’ye askeri desteğin sonlandırılması, “PYD eşittir PKK” tezinin karşılık bulması geliyor.
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
26.05.2018
25.05.2018
23.05.2018
19.05.2018
16.05.2018
12.05.2018
9.02.2018
5.02.2018
2.02.2018
28.04.2018