Yalçın AKDOĞAN
Katar krizinin ardından ilginç tepkiler ve tavırlarla karşılaşıyoruz. CHP lideri Kılıçdaroğlu benzin bidonunu alıp ortalığa atılmış durumda, İhvan için yakılan ateşi nasıl tutuştururum diye cansiparane gayret gösteriyor. Elinden gelse bir kaşık suda İhvan’ı da, Katar’ı da, AK Parti hükümetini de boğmaktan çekinmeyecek…
Kimileri ise ‘ABD’ye, AB’ye söylenip duruyorsunuz da Suudi Arabistan’ın başını çektiği ülkelere niye köpürmüyorsunuz’ havasındalar. Dertleri yumurta tokuşturmak…
Öncelikle şunu anlamak gerekir: Türkiye alternatifi siyaseten de insaniyeten de mümkün olmayan konularda ahlaki duruşunun gereğini yapmış, bedeli ne olursa olsun tepkisini göstermekten çekinmemiştir. Bu zalim Esed’e karşı da böyle olmuştur, Mısır’daki darbeye karşı da böyle olmuştur. Bu olayların ‘tarafsızlıkla’ geçiştirilecek bir tarafı yoktur.
Onun dışında bölgede birçok kriz yaşanmıştır ve Türkiye taraflarla olan iyi ilişkisi sebebiyle bir nevi ‘arabuluculuk’ misyonu üstlenmiştir. Türkiye İsrail-Filistin meselesinde bazı kriz anlarında devreye girdiğinde iki tarafla da ilişkisi olduğundan ve bir güven tesis ettiğinden rol oynayabilmiştir. Bu demek değildir ki, Türkiye’nin tavrı ve ahlaki duruşu belli değil ve yapılan haksızlıklara göz yumuyor. Filistin ve Kıbrıs davası bizim ‘milli mesele’ olarak gördüğümüz konulardır ama Türkiye siyasi kanaati belli olmakla birlikte birçok kez devreye girerek sorunların aşılmasına çaba göstermiştir.
İran’ın yaşadığı krizlerde de, Ortadoğu’daki birçok gerilimde de Türkiye yapıcı rol oynamaya çalışmıştır.
Suudi Arabistan’la da diğer Körfez ülkeleriyle de Türkiye’nin dostane ilişkileri vardır ve bunları güçlendirmeye çalışmaktadır. Katar krizinde Türkiye’nin ahlaki duruşu ve tavrı bellidir ama bu tavır birilerine öfke kusmak değil çözüm için yapıcı rol oynamak şeklinde ortaya çıkacaktır. Bunun üzerinden fitne üretmeye çalışmak beyhudedir.
Körfez ülkeleri arasında yaşanan kriz konusunda Türkiye atması gereken makul adımları atmaktadır.
1- Türkiye olay sonrasında ahlaki/siyasi duruşunu ortaya koymuş, Katar’ın terörist ülke gibi bir muameleye maruz bırakılmasının yanlışlığını dile getirmiştir. Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Katar’a yönelik yaptırımları doğru bulmadığını ifade etmiştir.
2- İlk andan itibaren gerilimin tırmanmaması ve aklıselimin hâkim olması için Türkiye sağduyu çağrısı yapmış ve diplomatik temaslarla tansiyonu düşürmeye çalışmıştır.
3- Türkiye dost kabul ettiği Katar’a sırtını dönmemiş, dostluk ve yardım elini uzatmıştır.
4- Sorunun ardından Türkiye daha önce planlanan askeri üs projesinden geri adım atmamış, aksine böyle bir anda Meclis’ten buna yönelik uluslararası sözleşmeyi geçirerek dünyaya bir mesaj vermiştir.
Cumhurbaşkanımızın dediği gibi Ortadoğu’da yeni bir oyun oynanıyor. Bir yandan Katar diplomatik ablukaya alınıyor diğer yandan DEAŞ İran’da eylem yapıyor, ayrıca uzun süredir çatışmasızlık halinde olan PJAK saldırı gerçekleştiriyor. Yeni dönemin daha sert, müdahaleci ve provokatif geçeceği anlaşılıyor.
Türkiye böyle bir hengâmede dostluk ilişkilerini azami düzeyde tutarak akılcı bir politika izleyecektir. Oyun kuranların oyunlarına alet olmamanın bir gereği de öfkeyle beklenen tepkiyi vermek değil akılla oyunu boşa çıkarmaktır. Sorunun parçası değil çözüm ortağı olmak, arabuluculuk misyonunu öne çıkarmak, kadim dostluklara halel getirmeyecek şekilde yapıcı davranmak en doğru yoldur. Türkiye ahlaki duruşunu ve ilkesel tezlerinikoruyarak meseleleri ele alacak, oynanan oyunu görerek milli ve bölgesel menfaatlerini gözetecek yaklaşımla hareket edecektir.
Bunun için hükümete yönelik haksız eleştirilerde bulunarak dolduruşa getirmek, tahrik etmek boşuna uğraş olur.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.05.2019
17.05.2019
8.05.2019
2.05.2019
1.05.2019
19.04.2019
17.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
4.02.2019