Yıldıray OĞUR
Boz değil, sarışın bir kurt…
Merih Demiral’ın bozkurt selamı üzerine başlayan bozkurt tartışmalarının mağdurlarından biri de Atatürk oldu.
Önce 1930’larda Florya Deniz Köşkü’nde çekilmiş fotolarından biri değiştirilip, bozkurt selamı yapıyormuş gibi gösterildi.
https://x.com/teyitorg/status/1808499013391356252
Sonra başka bir resminde de photoshopla kurtla geziyormuş gibi gösterildi. 2018’de muhalefetin cumhurbaşkanı adayı, kuantum bilmekle övünen Muharrem İnce bunu gerçek zannedip paylaştığına göre o kadar da kötü bir photoshop olmayabilir.
https://x.com/malumatfurusorg/status/1808830175896883555
Atatürk üzerinden epey para ve itibar kazanmış başka bir yazar “Küçük izcilere 'yavru kurt' adını bizzat Atatürk verdi” bile dedi.
1916’da İzcilik hareketini kuran İngiliz Robert Baden-Powell tarafından Rudyard Kipling'in "Orman Kanunları" isimli eserindeki yavru kurtlardan esinlenerek küçük izcilere verilen evrensel bir ad bile siyaseten şimdi öyle icap ettiği için Atatürk’e bağlandı.
Yine televizyonların en çok bağıran Atatürkçülerinden biri Nazım Hikmet’in Kuvva-i Milliye destanında Atatürk için yazdığı “Sarışın bir kurda benziyordu. Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı. Yürüdü uçurumun başına kadar, eğildi, durdu. Bıraksalar ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak..” diye devam eden ünlü satırları da bozkurda bağladı. Renk körlüğü bir tarafa Atatürk’ün Türkçülüğünü ispat için Nazım’ın kurt benzetmesine ihtiyaç yok, Türk Tarih Tezi, Güneş Dil Teorisi’ne bakmak yeterli. Ama ne hikmetse o tezlerde bozkurttan bahis yok ki birazdan ona geleceğiz.
Atatürk’ü bozkurda bağlamaların en üç noktası ise H.C. Armstrong’un 1932’de yayınlanan “Bozkurt” adlı Atatürk biyografisi üzerinden yapılanı oldu.
Kitabın tam adı şöyle: “Bozkurt: Kemal Atatürk'ün Yaşamı. Bir Diktatörün Samimi Portresi”.
“İşte bak Atatürk’e bozkurt deniyormuş” diyenler herhalde bu kitabın kapağını açıp hiç okumamış.
Atatürk’ün çok kaba ve sert bir portresinin çizildiği biyografi, çıktığı günden itibaren Türkiye’de yasaklanmış, kitaba karşı cevabi kitaplar yazılmıştı. Yani yabancılar “bozkurt” diyordu da çok iyi bir referans değil.
20’inci yüzyılın başlarından itibaren Türkçülük kendi tarih tezini inşa etmeye başladığında; o zamana kadar çok da referans verilmeyen Moğol efsanesi olarak bilinen Ergenekon Destanı, Rasana milletinin atası olan dişi kurdun emzirdiği Romus ve Romulus’un Roma’yı kurması efsanesinden de esinlenen bozkurt, börteçine, asena kültleri ortaya çıktı.
Roma’da Romus ve Romulus kardeşleri emziren dişi kurt heykeli.
Özellikle erken Cumhuriyet döneminde Ziya Gökalp, Rıza Nur gibi isimler bu kültün oluşmasında etkili oldu.
1925 yılında ilk pullar ve birinci emisyon kağıt paralar tasarlanırken ressam Ali Sami Boyar’ın bazı pul tasarımlarında ve 5-10 liranın üzerinde bozkurt resmi çizmesi bu atmosferin bir sonucuydu.
1’den 100’e kadar kağıt paraları tasarlayan ressam Ali Sami Bey, 5 lira tasarımını şöyle anlatmış:
“Yüz tarafındaki ve ortadaki resim bozkurt timsalidir. Bu mevzuun terkibindeki mana şudur: Türk’ün çok eski bir remzi olan hilalin ortasından yeni bir sıçrayışla şahlanan bozkurdu Ankara’dan doğan parlak bir güneş, altın ışıklarıyla takdis ediyor. Sağ tarafındaki küçük dairenin içinde ilk meclis binası vardır. Arkasındaki resim Ankara Bend deresini ve köprüsünü gösteren şirin bir manzaradır.”
Ama Atatürk resimleri, Ankara, Sivas manzaraları, saban süren köylülerin görsellerinin olduğu kağıt para tasarımlarında bozkurdun Atatürk’ün talimatıyla konulduğun herhangi bir delili yok. Ali Sami Bey’e sipariş edilen ve Abdülhalim Renda başkanlığındaki komisyonun onayladığı tasarımların Atatürk’ün de onayından geçtiğini varsayabiliriz. Ama bununla ilgili de elde herhangi kaynakta bir bilgi yok.
O günlerde bu çok büyük bir mesele de olmamış. Esas mesele Atatürk’üm resimlerinin paraya basılması olmuş.
Zaten kurtlu diye anılan 5 ve 10 liraların 1930’lardaki ikinci emisyonunda bozkurt gözden kaybolmuş. Bir daha da parada ve pulda görünmemiş.
1926’da Türkiye’yi terk eden ve ancak Atatürk’ün ölümünden sonra dönebilen Rıza Nur, 1924’de ölen ve o ana kadar Atatürk ile istediği diyaloğu tam olarak kuramayan eski İttihatçı rejimin ideoloğu Ziya Gökalp’in yeni Cumhuriyet rejimine etkisi sınırlı kalmıştır.
Türkçülük akımının önemli isimleri Sadri Maksudi, Zeki Velidi, Ahmet Ağaoğlu gibi isimler de 1930’lara gelindiğinde ya tasfiye edilmişlerdir ya da etkisizleştirilmişlerdir.
Daha sonra logosuna kurtbaşı da koyan Hamdullah Suphi’nin başkanlığındaki Türk Ocakları, siyaseten fazla büyüdüğü için bizzat Atatürk’ün talimatıyla 1932 yılında kapatılmış, bütün malları Halkevleri’ne dönüştürülmüştü.
Atatürk’ün Türk Tarih Tezi ve Güneş Dil Teorisi’nde Turancılık yoktu. Bu teorilerin merkezinde Batı medeniyeti karşısında Türklüğün de köklü, birincil ırklardan olduğunu ispat arzusu vardı. Türk dünyasını birleştirmek, Ergenekon efsaneleri, bozkurta atıf yoktu.
1930’lar boyunca bütün mesaisini Türk tarihi ve dili üzerine çalışmalarda harcayan Atatürk’ün ağzından da “bozkurt”, “kurt”, “turan”, “Ergenekon” referanslı herhangi bir cümle duyulmadı, şimdilerde photoshop üretmek zorunda kalındığı gibi kurtlu ya da bozkurtlu herhangi bir fotoğrafı da yok.
Tam tersine Atatürk’ün bu bozkurt meselesinden pek hoşlaşmadığının en yakınındaki Afet İnan ve Falih Rıfkı’nın kaleminden tanıklıkları da var.
Afet İnan:
“Atatürk’e bir gün, renkli olarak çizilmiş, devlet arması olabilecek şekiller getirmişlerdi. Bunlarda hâkim olan unsur, ya kurt başı veyahut da ay yıldız idi. Ressamlarımızın bulabildikleri bu armaların hiçbirini, Atatürk kurduğu devletin bir Cumhuriyet arması olarak kabul edemedi. Bunlara düşünerek defalarca baktı.
Nihayet söylediği şey şu idi:
‘Bunların hiç biri bugünkü dünyamızın içinde kurulan yeni bir devletin arması olamaz. Devlet armasını, bir insan başı olarak temsil etmeli.’ dedi.
Ben bunun üzerinde kendisiyle birçok defalar konuştuğum zaman, bana verdiği izahat şu oldu:
‘Bu dünyada her şey insan kafasından çıkar. Bir insan başının ifade etmeyeceği hiçbir şeyi tasavvur edemiyorum’.
Netekim bizim bu gün bir Cumhuriyet devleti armamız yoktur. Çünkü naklettiğim gibi, yapılan şekillerin hiç biri Atatürk tarafından kabule şayan bulunmamıştı.”
Falih Rıfkı da bunun tanığıdır:
“Bir gün Türk Cumhuriyeti için nasıl bir arma şekli bulmak lazım geldiğini münakaşa ediyorduk. Arkadaşlardan biri esaslı motif olarak (kurt)u tavsiye etti. Atatürk sordu:
-Ne kurdu?
-Bozkurt.
Ve uzun hikayesini anlattık. Gülümseyerek:
-Masalları bırakınız, dedi, her şeyin kaynağı insan zekasıdır. Siz bana zeka timsali arayınız.”
Zaten bu tepkisellik yüzünden Cumhuriyet’in ilk yıllarında görünen bozkurt daha sonraki yıllarda ortadan kayboldu.
Hatta Türkçülük ve Turancılık şimdi Türkçülük Bayramı olarak kutlanan 3 Mayıs 1944’deki tutuklamalarla milli tehlikeler arasınaa girdi ve uzun yıllar da çıkmadı.
Bozkurt sembolü MHP kurulurken bile marjinal bir fikirdi ve kavgaya neden olmuştu.
9 Şubat 1969 Adana'da kongrede Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’nin (CKMP) adı Milliyetçi Hareket Partisi’ne (MHP) dönüşürken bir grup logo olarak bozkurdu önerdi.
Ne olduğunu kongredeki Yaşar Okuyan’ın anılarından okuyalım:
“1969’da Adana’da partinin kongresi oldu. O kongrede CMKP’nin ismi MHP’ye dönüştü ve çok büyük kavgalar yaşandı. Partideki gerçek ayrılık tam olarak yüzünü gösterdi. İkiye bölündük. Gençlerin önemli bir kısmı Nihal Atsız’ı destekliyordu. Atsız grubu, ‘Amblem bozkurt olsun’ önerisinde ısrarcıydı. Biz yani Türkeş’i destekleyen genç ekip ise ‘üç hilal’ olması için bastırıyorduk. Hatta bir ara ‘Gençlik kollarında, hilal içinde bir bozkurt amblemi kullanılsın’ denildi. Kabul görmeyince gerilim tırmandı ve büyük kavgalar çıktı. Sopalarla birbirimize girdik, polis bile müdahale etmekte zorlandı. O gün Türkeş ekibi olarak seçimi kazandık. Partinin ismi MHP olarak değiştirildi. Amblem ise üç hilal oldu.”
Bozkurt ise Ülkü Ocakları’nın amblemi oldu. Ama uzun yıllar kimsenin aklına parmakla kurt işareti yapmak gelmedi.
1965’den beri siyasette olan Türkeş bile ilk bozkurt selamını 1991’de vermişti.
Hem de metalcilerin selamına benzeterek.
1991’de Türkeş’e ilk bozkurt selamını verdiren Gagavuz Türkü gençlerden Güllü Karanfil o günü şöyle anlatıyor:
“Günlerden 7 Ağustos mu 8 mi, tam olarak hatırlayamıyorum… Ankara’dayız ve Başbuğ Alparslan Türkeş’i ziyarete geliyoruz. Gagauz ekibinin konuşmacısı bendim. Başbuğla teker teker el sıkışarak adlarımızı söyledik, nereden geldiğimizi anlattık Gagauz üçgen bayrağımızı bağışladık ve bazılarımız Bozkurt işaretini tutarak fotoğraf çektirdik. Tarihi bir fotoğraf bu! Gagauz gençlerinin ortasında duran Başbuğ bu işareti ilk defa tutuyor ve hatta dikkat etseniz yanlış tutuyordur. Ekibimizden bazı gençler yeni benimsenen işareti tutmakta tereddüt etmişler.”
Peki, Türk Dünyası Vakfı’nın bir gezisiyle Türkiye’ye getirilen Gagavuz Türkü gençler nereden öğrenmiş o bu işareti?
Zannedildiği gibi atalarından değil.
Canavar Yortusu adlı bir kurt bayramları olan, 90’larda bağımsız olunca kendilerine kurtlu bayrak yapan Gagavuzların kurt işaretinden o geziye kadar haberleri yoktu.
Onlar da bu gezi sırasında Türkiyeli ülkücü bazı gençlerden görmüşlerdi:
“Gezimizin ilk gününden beri Vakfın avlusunda ‘Bozkurtlar’ ‘’fazlalaşınca’’ bizi samimi bulan Türkiyeli arkadaşlarımız (yukarıda yazdığım isimler), bize, artık artık şimdi herkese malum olan, Bozkurt işaretini gösterdiler. Meğer tam o yıllarda bu işareti Türkiyeli ülkücüler kendi aralarında çok nadiren yapıyorlarmış. Yapıyorlardı, ama Türkiye’de bu işaret yayılmamıştı. Orada işte tarihi bir an oldu. Gagauz Cumhuriyetini (tanınmayan) yeni kuran Bozkurtlu bayrağını elinde gezdiren ve Bozkurt işaretini Türk arkadaşlarından hemen benimseyen Gagauz ekibi o günden başlarak tüm gezi zamanı o işareti hep tuttu.”
1991’de İstanbul’da bir grup ülkücü genç arasında bile çok nadiren yapılan, hatta Türkeş’in bile bilmediği bir hareketten bahsediyoruz.
70’li yıllardaki bazı fotoğraflarda ülkücü gençlerin kurt işareti yaptığı görülüyor.
Türkeş’in Bakü’de Ebulfeyz Elçibey’in seçim mitinginde kamu önünde kurt işareti yapması ise bu Gagavuzlu gençlerden işareti ilk kez görmesinden bir yıl sonra 1992 Mayısı’nda.
O gün mitingde Türkeş’in yanında olan Azerbaycanlı, Elçibey ile siyaset yapan milliyetçi akademisyen Prof. Dr. Hanım Halilova, Bozkurt işaretini Türkeş’e kendisinin öğrettiğini, Türkeş’in işareti önce yanlış yaptığını anlatıyor her yerde:
“Milyonlar Türkeş beyi görmeye gelmiş. Herkes de bozkurt işareti yapıyor. Elçibey konuşma yapmaya gitti. Başbuğ bana sordu “Yavrum bu ne işaretidir”. Sayın Başbuğum bu Bozkurt işaretidir. Göktürklerden bize gelmiştir. Türklüğün simgesidir. Böyle yaptı. Sayın Başbuğum öyle olmaz, metalistler öyle yapar. Parmaklarını düzelttim.”
Gerçekten de o mitingin fotoğraflarında Türkeş’in bozkurt işaretini “metalistler” gibi yaptığı görülüyor.
Bozkurt işareti yapması ertesi gün gazetelerde haber olduğuna göre kamuoyu önünde bir ilk.
Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş, 2007 yılında Erdoğan’ın şehit cenazelerinde Bozkurt işareti yapılmasını eleştirmesine karşı yaptığı açıklama bu aralar çok dönüyor:
“Bozkurt işareti, bütün Türk dünyasında kullanılıyor. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından sonra Bakü’de Ebulfeyz Elçibey’in düzenlediği mitingde bir milyon insan Alparslan Türkeş’i “Bozkurt” işaretiyle selamladı. Orada görülen bu işaret daha sonra Türkiye’ye de geldi ve Türk milleti tarafından kullanılmaya başlandı. Başbakan’ın bu işareti bilmeyişi Türk tarihini bilmemesinden kaynaklanıyor. Biraz okusa öğrenecek ve o zaman bu işareti küçümsemeyecek, alay edemeyecek.”
Bundan sadece 17 yıl önce Erdoğan’ın bozkurt işaretini eleştirmesi hatta alay etmesi kısmını not edelim ama mitingin videolarında ne 1 milyon insan var, ne de Azerbaycanlılar Türkeş’i bozkurt selamı ile karşılamış.
Gagavuzya gibi Azerbaycan’da da bu işaretinin 1990’lardan önce yapıldığının bir delili, belgesi, fotoğrafı yok.
Başka Türk ülkelerinde, toplumlarında da bu işarete rastlanmıyor.
Yani özetle bozkurt işareti Türkiye’de ülkücü çevrelerde üretilmiş, uzun yıllar tutmamış, marjinal kalmış, 1991’de ilk kez 1992’den itibaren de kamuoyu önünde Türkeş tarafından yapılınca popüler olmuş siyasi bir işaret.
1991’de Türk Dünyası Vakfı’nın düzenlediği gezi işaretin yayılmasında bir dönüm noktası olmuş:
O gezide olan Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Yakup Ömeroğlu, ‘’Bir Vakıf Çinar: Prof. Dr. Turan Yazgan hakka yürüdü’’ adlı makalesinde ise şöyle yazıyor:
“Bugün Türkiye’de bir siyasi partimiz tarafından sıkça kullanılan bir elin orta ve yüzük parmaklarını başparmakla birleştirip işaret ve yüzük parmaklarını yukarı kaldırarak yapılan “bozkurt” işaretini Turan Hocanın Türkiye’ye davet ettiği Türk Dünyasından gençlerden ilk kez öğrenmiştik. Üç günlük samimi beraberlikten sonra grubu Kayseri’ye yolcu etmek için Ankara tren garındaydık. Genç gönüller kısa zamanda o kadar kaynaşmıştı ki, onlar trenin vagonunda bizimkiler aşağıda ağlıyorlardı. Bu tablonun arasında Azerbaycan’da yaşayan Gagauzlardan gelen gençler (ki onların arasında bugün Gagauzların büyük şairlerinden biri olan ve hala ilişkilerimizin devam ettiği Güllü Karanfil de vardı) trenin camından sarkarak bir işaret yapıyorlar. Bu işareti görünce bizim gençler şaşırmışlar, Hakan Memur heyecanla “Abi Gagauzlar bir işaret yapıyorlar, baksana” dedi. Biraz şaşkınlıktan sonra “kurt bu kurt bozkurt işareti yapıyorlar” dedim ve biz de parmaklarımızı onlar gibi yaparak onları selamlamaya başladık. Onlar trende biz yerde bu işaretle vedalaştık. Bu işareti çok sevmiştik ve oradaki arkadaşlarla karar aldık: O yıllarda sık sık düzenlenen Karabağ’ın işgalini tel’in gösterilerinde, Bosna mitinglerinde ve başka her yerde biz bu işareti yaparak katılacaktık. Öyle de yaptık, slogan atarken bizim arkadaşlarımız elleriyle “bozkurt işareti” yapıyorduk. Bir süre sonra bazı büyüklerimizden bu davranışımızdan dolayı eleştiri almaya bile başlamıştık. Bu da nereden çıkmıştı, biz grubun birliğini bozuyorduk, biz ayrı bir fraksiyon hareketi mi başlatıyorduk vs”. Biz bu eleştirilere aldırış etmeden ve her birine yeni işaretimiz izah ederek her gösteride aynı işareti yapmaya devam ettik. Ta ki, merhum Türkeş, bu işareti Manisa mitinginde yapana kadar. Türkeş’in bu işareti yapmasıyla da Türk siyasi hayatı ve tüm Türkiye yeni bir sembolle tanışmış oldu.”
Atatürk photoshopları dışında, bozkurt işaretinin binlerce yıllık olduğuna dair gösterilen tarihi belge, çizim, heykel, ve kabartmalardki hareket ise Budistlerin parmak yogası mudra.
Muhtemelen tamamen uydurma olan belki de gerçekten de “metalistlerden” görünüp adapte edilen, duvar önünde bir gölge oyunu olarak bile bulunmuş olabilecek yeni nesil siyasi bir işaretle karşı karşıyayız.
Ama siyaseten bugün bozkurt işaretinin 1000 yıllık bir tarihi olduğuna karar verildiyse, bir de UEFA verdiği manasız sert kararla milli gururu rencide ettiyse buna Atatürk ne diyebilir ki?
Atatürkçüler ve ittifaklarına kendini kaptırmış muhafazakarlar böyle istiyorsa, bozkurt işareti resmi devlet işareti bile olur.
Sarışın kurtluğu bozkurtluğa dönüşebilir, parmakları photoshopla düzeltilir, yanında bir kurt yerleştirilir.
Yazarlar
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel’e saldırı aydınlatıldı mı şimdi? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolDış politikada rasyonel zemin 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURKomisyon Suriye’yi, Suriye İsrail’i, İsrail Trump’ı…. 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEYargı CHP’ye çalışıyor 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluHerkes sözünden sorumludur; 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanBüyük Türkiye hayali böyle bir hayal miydi? 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilFanatizm ve inancın siyasallaşması 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’nin diğer dertleri… 10.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞCassandra Çığlığı* 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.09.2025
22.09.2025
20.09.2025
17.09.2025
10.09.2025
8.09.2025
6.09.2025
3.09.2025
2.09.2025
30.08.2025