Yıldıray OĞUR
Tunceli Öğretmen Okulu’nda başlıyor hikâye. Yıl 1977. Herkesin bir örgütünün olduğu yıllar. Dersimli iki genç öğretmen adayı, Ayten ve Hamili. Okuldaki pek çok arkadaşları gibi yeni kurulan daha sert bir örgüte katılıyorlar. O zamanki adlarıyla “UKO”culara, ''Kürdistan Devrimciler''ne. Liderleri de yine o zamanki adıyla “Abdullah arkadaş.”
27 Kasım 1978’de Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Fis köyünde kurulan Kürdistan İşçi Partisi’nin (PKK) 120 kurucusu arasına adlarını yazdırıyorlar. Sonra örgüt kararıyla evlendirilip Ayten ve Hamili Yıldırım oluyorlar.
Sıkıyönetim zamanları. Örgütün Elazığ örgütlenmesinde epey meşhur Dersimliler var; Şahin Dönmez, Cemil Bayık, Sakine Cansız, Rıza Sarıkaya…
1979’da bir ihbar sonucunda Sakine Cansız’la birlikte yakalanıyorlar. Önce Elazığ, ardından meşhur Diyarbakır Cezaevi. Ayten Yıldırım 3 ay sonra bırakılıyor. Hamili Yıldırım’ın ise içeride geçecek 16 yılı daha var.
Hamili Yıldırım adının yanına PKK kuruculuğundan sonra, işkenceleriyle meşhur Diyarbakır Cezaevi'nde kalmayı da ekliyor. Önce Antep’e gönderilen Ayten Yıldırım, sonra örgütün talimatıyla Suriye’ye geçiyor. Önce Şam, sonra Bekaa Kampı.
Sonrası belki bir gün bir Hakikati Araştırma Komisyonu kurulursa ortaya çıkarılacak, ama şimdilik Ayten Yıldırım’ın mavi gözlü siyah saçlı genç fotolarının altında PKK muhaliflerinin kurduğu sitelerde yazılan korkunç hikâyeler…
80’lerin ortalarında ajan diye tutuklanıyor. Sonra Bekaa’daki Filistin kamplarına sığınıyor. Sonra oradan alınıyor, delirdiği için infaz ediliyor. Arkadaşı Sakine Cansız yargılanıp canını kurtaranlardan…
Bütün bunlar olurken eşi Hamili Yıldırım, PKK’nın cezaevi sorumlularından biridir. Haberi zamansız gelen bir ziyaretçiden alır. Arkadaşları konuşmaz. Sonra dışarıya bir mektup yazıp gerçeği ister. Not gelir ama komite ona notu okutmayınca tartışma çıkar, sonra yönetimden uzaklaştırılır. Bu Hamili Yıldırım'ın ilk isyankârlığı olacaktır.
Ayten Yıldırım’ın 12 Eylül’den Kopenhag’a kaçmış kardeşi ise o kadar kolay atlatamaz bu travmayı. Aklını kaybeder. PKK’lı muhaliflerin sitelerinde şehrin meydanında kargalarla ablasıymış gibi konuştuğunu görenlerin tanıklıkları var.
Hamili Yıldırım’ın uzun hapishane yılları 16 yıl sonra 1996’da biter. Soluğu Bekaa’da alır. Ona ne anlatılır, nasıl ikna olur meçhul.
Ama Öcalan’ın seksenlerin sonu, doksanların başında Bekaa Kampı’nda yaşanan infazlardan kamp komutanını sorumlu tutup, tasfiyeciliğin tasfiyesi, köylü refleksleri diye infaz ettirdiği biliniyor.
Belki de 1 yıl bile birlikte yaşamadıkları eşini alan bu sapmanın tasfiyesi, ‘büyük dava’ya inancını pekiştirmiştir Yıldırım’ın. Sayıları iyice azalan kurucu kadrodan bir isim olarak Öcalan ona çok kritik bir görev verir; Dersim Eyalet Komutanlığı.
Yıl 1999. Öcalan yakalanmış, devletle anlaştım diyerek PKK’ya sınır dışına çekilme ve silahlı mücadeleyi bitirme talimatı vermiştir. Bir komutan bu emre direnmektedir: Dersim Eyalet Komutanı Hamili Yıldırım ve yanındaki 400 PKK’lı. Gerekçesi daha sonraki beyanlarına göre “geri çekilme sırasında yaşanan operasyonlar.” Liderliğin emrine itaatsizlik ciddi bir suç. Bir süre devam eden isyandan sonra, bir kaçma girişimi ve sonra yakalanıp Suriye’de sorguya çekilmesi.
Sorguda “isyan edenin içindeki Öcalan olduğunu” söyledi. İlk kurucu kuşaktan, Öcalan’a 'Abdullah arkadaş' diyen kuşaktan bir isimdir. Onun hakkında kararı ancak Öcalan verebilirdi. Öcalan, hapisten onu PKK’nın yeni adı 'Kongra Gel’in Rusya temsilcisi olarak atadı.
Bu atama da Öcalan’ın Yıldırım’a ne kadar güvendiğinin başka bir deliliydi. Çünkü Öcalan yakalanmasını açıkladığı uluslararası komplo tezinde İtalya’dan kalkıp gittiği Rusya’nın attığı tutuklanmasıyla biten satıcılığına, her şey hazır diyerek belki orada kalsa yakalanmayacağı İtalya’dan çıkmasına sebep olan örgütün Rusya sorumlusu Mahir Welat’ı ihanetle suçluyordu.
Hamili Yıldırım, bu tutuklanmanın ve devletle yürütülen görüşmelerin gerçek hikâyesini, istihbarat örgütlerinin pazarlıklarını, dönemin Rus Dışişleri Bakanı Primakov’un biraz paraya nasıl sözünden döndüğünü bizzat yerinde görmüştü.
2004’te PKK bir yol ayrımına geldi. 2003 Irak işgalinin nimetlerinden yararlanmak isteyen bir kadro 6 yıldır ara verilen savaşa dönmek istiyordu. Aralarında Osman Öcalan, Nizamettin Taş’ların da olduğu esas savaşan kadro ise siyasetle yola devam yanlısıydı. Kongre savaş kararıyla bitince 1500’e yakın militan Kandil’i terk etti.
Aynı yıl Hamili Yıldırım da Ermenistan’dan Kandil’e çağrıldı. Öcalan’ın talimatıyla karargâhta görevlendirilmiş, Karayılan’ın yardımcılığına getirilmişti. Yorumlara göre Öcalan kardeşini bile tasfiye edenlerin yanına bir güvendiği ismi yerleştirmişti.
Sonra birden Yıldırım’ın tayini Amanoslara çıkarıldı. Hatay ve Akdeniz Bölge sorumlusu yapılmıştı. 14 adamıyla sınırdan geçerken Suriye muhaberatı tarafından yakalanarak Türkiye’ye teslim edildi. Suriye’nin Türkiye’ye teslim ettiği ender PKK’lılardan biriydi.
Hapishaneden dışarıya yazdığı mektuplarda sınırdan geçtiği yeri Muhaberata Kandil’in (Karayılan’ın) ihbar ettiğini yazdı. İlk kadrolardan eleştirel bir isimdi, siyasi mücadeleyi savunuyordu, o yüzden tehlikeli bulunmuş olabileceğini iddia etti.
Sorgusunda ''ekleyeceğiniz bir şey var mı?'' denince şöyle demişti:
“Soru: İfadenize eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?
- Yıldırım: 2004 yılından dönüp gerilere baktığımda, insan yaşamının kısaldığı dikkate alındığında 30 yılımın örgüt saflarında geçtiğini görüyorum. 30 yıl bir insan yaşamı için çok uzun bir süreci ifade eder. Bu 30 yıllık örgüt içi süreçte belki de en çok eleştirilen, tutuklanan, sorgulanan veya en çok haksızlığa uğrayan ve defalarca komplolara düşürülmek istenen kişi olduğumu iyi görüyorum. Gerçekten çok mu kötüydüm? Hayır. Yalnızca düşündüğüm gibi konuştuğum içindir ki anlamsız haksızlıklara, uyduruk yönetim tarzlarına, feodal geri ve çirkef yaklaşımlara, oligarşik yapılanmaya dil uzatmıştım. Bu nedenle her zaman 'örgütün tanrıları'nın hedefi oldum. Yıldızlarımız hiçbir zaman barışık olmadı. Onlara göre ben 'vurun kahpeye' idim. İnatçı bir kişilik olmam nedeniyle hep direndim. Kendimce meydanı onlara bırakmayacaktım ve sosyalist ütopyamın emrinde olacaktım.
PKK'NIN TALEPLERİ GERÇEKÇİ DEĞİL: 1999 Eylül ayında, örgütün Türkiye'den Kuzey Irak'a çekilme kararıyla birlikte, bu entrikalı yaklaşım en uç noktaya ulaştı. Aslında, Abdullah Öcalan'ı en iyi anlayan kişiydim. 1970'lerin reel sosyalist anlayışın dönemi çoktan kapanmıştı. Çağdaş dünyanın geldiği noktada PKK'nın talepleri, istekleri çok aşırı, ağır ve gerçekçi değildi. Bin yıldır yan yana yaşamış, bu ülke insanlarının halklar mozaiği şeklinde yan yana, kardeşçe, özgür bir şekilde şiddetsiz bir ortamda yaşamaları en güzel olanıydı. Yapılan hatalar ne kadar ağır olsa da kabul edilip, görülmesi gerekiyordu. Yeniden tarihe dönüp bakmak vazgeçilmez bir görevdi...”
Hamili Yıldırım, 16 yıldan sonra dağlarda geçen 8 yılın ardından hapishaneye geri dönmüştü. Bu yıl 27. yılı. Birkaç yıl önce hapishanede rahatsızlık geçirince hakkında bir kampanya açılmış, PKK içindeki kavgalarda yanında durduğu Sakine Cansız, Paris’te öldürülünce onun için de bir yazı yazmış.
Sonra adı, geçen aylarda küçük bir haberde yeniden geçti:
“İmralı Adası’nda Abdullah Öcalan’ın yanına 15 Mart’ta gönderilen 5 PKK’lı mahkumdan birinin bir hafta sonra değiştirildiği ortaya çıktı. İmralı’da Öcalan’a çözüm sürecinde ‘sekreterya’ görevi yapacağı öne sürülen mahkumlardan Mehmet Sait Yıldırım’ın adaya gittikten bir hafta sonra kalp rahatsızlığı nedeniyle Bolu Cezaevi’ne gönderildiği belirtildi. Yerine ise PKK’nın bir dönem üst düzey sorumlularından biri olan ‘Kazım’ kod adlı Hamili Yıldırım’ın İmralı Adası’na gönderildiği ortaya çıktı.”
Öcalan, Hamili Yıldırım’ı bizzat istemiş, hükümetle olan müzakerelerin bir parçası olarak bu talep yerine getirilmişti.
Öcalan bütün bu olan biten hakkında ne düşünüyor? Kandil’dekilerin ateşkesi bozmasını nasıl değerlendiriyor. Bilmiyoruz. Ama bunları kimle müzakere ettiğini biliyoruz.
Bir öğretmen okulunda başlayan bu hikâyeyi okuması eğlenceli, bu hikâyenin her yerinde; yerde yatan cesetleri, hayatları karartılmış insanları, biten aşkları, kırılan hayalleri düşünmezseniz.
Günün sonunda bize silahın değil siyasetin doğru yol olduğun savunan ilkokul kompozisyonları yazdıran kötü bir hikâye bu. Aslında bir öğretmen hakkında. Hayatıyla bize öğrettiği tek şey de galiba şu: Artık bitmesinin zamanı gelmedi mi?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025