Yıldıray OĞUR
AK Parti Grup başkanvekili Özlem Zengin, Meclis’te kadın cinayetleriyle ilgili yaptığı bir konuşmada “AK Parti gelene kadar kadın kelimesinin adı yoktu Türkiye’de” dedi ve sosyal medyada eleştirilere hedef oldu.
Zengin, bu cümleyle aslında neyi kastettiğini şöyle açıklamaya çalıştı:
“Evet kadın vardı, zaten bunlar yoktu demiyoruz. Benim söylemek istediğim şey elbette bu değildi. Bunlar vardı; ama Türkiye'de kadınların yüzde 70’i de yoktu, hiçbir mesleği olamıyordu, üniversiteye gidemiyordu, milletvekili bile olamıyordu. Önemli bazı isimlerin eşi bile olamıyordunuz. TRT’de izleyici konuk bile olamıyordunuz. Alkışlamak için bile TRT'nin dekorunda oturamıyordunuz. Peki bu gördüğümüz Türkiye tablosu muydu? Hayır değildi.”
Bu kez de “Önemli bazı isimlerin eşi bile olamıyordunuz” cümlesiyle kadını değersizleştirdiği, birinin eşliğine indirgediği gibi eleştiriler aldı.
Halbuki normal bir hafıza sahip herkesin hatırlayacağı gibi yukarıdaki paragrafın her kelimesi doğruydu ve bütün bunlar bu ülkede yaşanmıştı.
Hem de öyle 50 yıl önce, siyah beyaz fotoğraflarda değil, Google’da tarama yaptığınızda gazetelerin internet sitelerinde okuyabileceğiniz kadar yakın zamanlarda.
Evet, Türkiye’de başörtülü bir kadının “Önemli bazı isimlerin eşi bile olmasına” izin verilmedi.
Bunun söylenmesi değil, bizzat yapılmış olmasıdır esas ayıplanması gereken, kadınları aşağılayan.
Gençler belki hatırlamayabilir.
Ama sırf “türbanlı first lady”ye karşı bundan 13 yıl önce düzenlenen Cumhuriyet Mitingleri’nde meydanları dolduran milyonlarca insan herhalde unutmamıştır.
Hala hatırlamayanlar için Google’a girip “türbanlı first lady” ya da “türbanlı eş” yazalım ve 2007 Cumhurbaşkanlığı krizi günlerinden önümüze çıkan bir kaç haberi okumaya başlayalım:
“Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı adaylığına ve Köşk’te ilk defa türbanlı bir ’First Lady’ olma ihtimaline Kadın Sivil Toplum örgütlerinden tepki geldi.Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Cumhuriyet Kadınları Derneği, 14 Nisan’daki Cumhuriyet Mitingi’nin devamı olacak 29 Nisan Mitingi’nin Gül’e yönelik olacağını ve Çankaya’nın laik kalması için ellerinden geleni yapacaklarını söylediler. Gül’ün laik cumhuriyetten intikam almak için aday gösterildiğini savunan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Türkan Saylan, Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve Başbakan’ın eşlerinin türbanlı olmasının çok dikkat çekici olduğunu belirterek, şunları söyledi: "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne ülkesini şikayet etmiş bir kişinin, cumhurbaşkanı eşi olarak Köşk’e çıkması çağdaş Türkiye’nin insanlarının onaylayamayacağı bir girişim. Türbana tamamen karşı değiliz, yasalara uyuluyorsa herkes takabilir. Ancak siyasi simge olması gereksiz. Bizim seçmediğimiz bir ailenin Çankaya’ya çıkması, laik Türkiye’ye aykırı ve bu zorla yapılıyor” (Hürriyet-2007)
“Şimdi ise “ille de Abdullah Gül” kararı ile muhtemelen kendi kendilerini çelmelemekteler. Göreceğiz. AB cephesinde bu kararı sevinç çığlıkları ile kutlayanlar ya da Türkiye’nin geleceği açısından kaygı duyanların yorumlarını izlemekteyiz. “Türbanlı bir eşin olması ya da din ağırlıklı bir politikanın temsilcisi olmak” hiç bir şekilde Cumhurbaşkanı olmaya engel değildir” diyenler acaba kendi ülkelerinde aynı soruyu nasıl cevaplandırırlardı çok merak ediyorum.” (Birgün-2007)
Bu haber de, Özlem Zengin’e sosyal medyadan cevap verirken yıllar önce “Özlem Zengin gibi birini” nasıl “morarttığını” anlatan emekli komutana gelsin:
“Türbanlı olduğu için "Asker nasıl kapı açacak?" sorularına neden olan First Lady adayının imdadına Cumhurbaşkanlığı Protokol Yönetmeliği yetişti. Protokole göre Cumhurbaşkanına bir subay yaver olarak hizmet ederken First Lady’ye yaver verilmiyor. First Lady’ye Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürlüğü’nce tahsis edilen koruma memuru eşlik ediyor.” (2007- Hürriyet)
Başörtülü kadınların sadece Cumhurbaşkanı eşi olmasına değil, mesela Merkez Bankası başkanı eşi olmasına da izin verilmiyordu. 2006 yılında Merkez Bankası başkanı ataması bu yüzden krize dönmüş, günlerce adayların eşlerinin başörtüsü konuşulmuştu.
Dünyada bir Merkez Bankası başkanı atamasında asla yaşanmış olamayacak bu çılgınca tartışmayı hatırlamayanlara yine Google’dan bir kaç haber:
"İşte Türkiye'nin merak ettiği eş. Merkez Bankası Başkanvekili Başçı'nın kararnamesi Köşk'te. Ancak Başçı'nın niteliklerinden çok eşinin türbanı tartışılıyor. Merkez Bankası Başkanvekilliği görevine getirilen ve Devlet Bakanı Ali Babacan'ın Cumhurbaşkanı'na bıraktığı kararnamede ismi olan Erdem Başçı'nın eşi Sıdıka Başçı'nın evlendikten sonra başını kapattığı öğrenildi.” (2006- Sabah)
“Adnan Büyükdeniz'in veto edilmesinin arkasında Eşinin türbanlı olması ve Albaraka Türk gibi faizsiz bankacılık yapan bir kuruluştan gelmesi muhtemel nedenlerin en güçlüleri olarak gösteriliyor. Hükümet bu kez Sezer'in onaylayacağı isim arayışında daha titiz olacak. Yani kararnamesi Köşk'e gönderilecek adayın kesinlikle 'türban sınavı'nı geçmiş olması şart. Halen vekil başkanlık yapan Erdem Başçı'nın bu sınavı geçmesi pek mümkün değil. Çünkü eşi türbanlı. O zaman geriye Sezer'in daha önce Hazine Müsteşarlığı'na atanmasına onay verdiği Halil İbrahim Çanakçı ile önce Sermaye Piyasası Kurulu üyeliğine, sonra da TMSF Başkanlığı'na atanmasına onay verdiği Ahmet Ertürk var. Ancak Çanakçı, Ertürk'e göre biraz daha avantajlı. Çünkü eşi türbanlı değil. TMSF Başkanı Ertürk ise eşinin türbanlı olmasına rağmen başarılı çalışmaları nedeniyle Sezer tarafından bilinen bir isim.” (2006-Radikal)
“Ne zaman 'kapandı' Sıdıka Başçı? Erdem Başçı'nın bir rivayete göre Babacan'ın danışmanlığına getirilmesinden sonra, bir iddiaya göre ise Merkez Bankası Başkan Yardımcılığı'na atanmasının arefesinde."(!) Böyle oldu çünkü, Sıdıka Başçı'nın "kapanması", "oportünist", "pragmatik" ve "kariyerist" gibi samimiyet içermeyen seçimlerin toplamanın bir sonucudur. "Sıdıka Başçı'nın neredeyse 40'nda örtünmesi tüm bu kavramlara uyuyor. Özellikle de sonuncusuna." (2006- Sabah)
“Merkez Bankası Başkanı’nın eşi Duriye Yılmaz’ın dünkü Akşam Gazetesi’nde yayınlanan fotoğrafını uzun uzun seyrettim. Artık "bir cemaate aidiyeti ifade ettiğine" hiçbirimizin şüphesi kalmadığı bir şekilde bağlanmış bir baş. Düz ayakkabılar. Sıradan bir duruş. Kadınlık farkı neredeyse sadece türbana indirgenmiş bile diyebilirsiniz. En tanıdık ama en çarpıcı unsurlar, kapıdaki ayakkabılar. Üçü de erkeklere ait. Üçü de çamurlu. "Acaba bu evin kadınları hiç mi dışarı çıkmaz" diye sordurtan bir görüntü.” (2006-Hürriyet)
Özlem Zengin haklı, bu ülkede televizyonda başörtülü kadın görmenin bile tepkilere neden olabildiği günler yaşandı. Öyle televizyonun siyah beyaz günlerinde değil, 10-12 yıl önceki Türkiye’de. Yine kısa bir taramada ilk karşımıza çıkanlar:
“TRT’de Cuma geceleri yayınlanan Enine Boyuna adlı tartışma programının konukları arasında ilk kez bir türbanlı sosyolog-yazar yer aldı. TRT’nin canlı yayınlanan programı boyunca telefonları, tepki nedeniyle kilitlendi." (2008- Cumhuriyet)
“Gazeteci yazar Nezihe Araz'ın dünkü cenaze töreninde görev yapan türbanlı TRT muhabiri dikkat çekti. TRT yetkilileri ise kurumlarında türbanlı bir çalışan bulunmadığını, yasal olarak türbanlı birinin kurumlarında çalışamayacağını ifade etti.” (2008- Milliyet)
“Popstar Alaturka’nın Cuma gecesi yayınlanan bölümünde gergin dakikalar yaşandı. Başörtülü yarışmacı Çiğdem Özdemir şarkısını okuduktan sonra jüri üyesi Gülben Ergen, “ Burası Arabistan değil, Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti. Türkiye, Arabistan olmadı, olmayacak da” dedi. Gülben Ergen’in alkış alan ateşli konuşmalarını Bülent Ersoy kesti. Ersoy, “Bu hadisenin demogojik hale getirilmesine karşıyım. Çiğdem’in üzerinden böyle tartışmalar yapmak son derece yanlış ve tehlikeli. Gülben Hanım’ın söylediklerine şiddetle karşı çıkıyorum. Zaten hepimiz Atatürk’ün çocuklarıyız” dedi.” ( Hürriyet-2009)
Herhalde bu kadarı yeterli. Hafızalar biraz tazelenmiştir.
Görüldüğü gibi öyle köleliği meşrulaştıran sahneleri yüzünden geçen ay HBO’nun arşivinden çıkardığı Rüzgar Gibi Geçti gibi 70 yıl önce çekilmiş bir filmden, ırkçı görüşleri nedeniyle Princeton Üniversitesi’ndeki binadan adı kaldırılan Birinci Dünya Savaşı yıllarındaki ABD Başkanı Woodrow Wilson’dan bahsetmiyoruz.
Henüz taze, hala etkileri süren, hayatın pek çok alanında devam eden, yerli ve milli bir ayrımcılık hakkında konuşuyoruz.
O yüzden her hatırlatıldığında “yetti artık mağduriyet edebiyatınız” deme hakkınız yok. Daha yıllarca anlatılacak, belgeselleri çekilecek, hatırlatılacak, hala sürdüğü alanlarda mücadeleler devam edecek.
Eğer bunun bugün hala siyaseten kullanılmasından rahatsız olanlar varsa, onlara düşen de bu ayrımcılığı reddetmek, küçümsemek değil, tam aksine bu meselenin tarihiyle ve bugünüyle yüzleşmek, “ne büyük bir yanlışmış” diye hayıflanmak, empati kurmaya çalışmak, başörtülü kadınların hala pek çok sektörde görünür olamamasını, ayrımcılığa uğramasını dert etmek, buna karşı mücadele etmek olmalı.
Seküler kesim bunları yapmaktan imtina ettikçe, bir de üstüne “yetti artık mağduriyet edebiyatınız” diye üste çıkmaya çalıştıkça, tabii ki muhafazakar kitleyi her türlü eleştirisini bir kenara bırakarak yekvücut haline getiren başörtüsü ayrımcılığı travması da iktidar tarafından siyaseten kullanılmaya devam edilecektir.
Nitekim Özlem Zengin’e verilen sert tepkiler üzerine de böyle oldu, AK Partili siyasetçiler olan biteni inkar edenlere, küçümseyenlere yaşananları hatırlattılar.
Peki, başörtüsü ayrımcılığı defterleri açılınca bugün artık karşımıza sadece muhalifler mi çıkar?
Yukarıda Google’dan bulduğumuz arşiv haberlere sırasıyla biraz daha yakından bakalım.
Başörtülü kadınların “önemli bazı isimlerin eşi bile olmaması” için 2007’de yapılan Cumhuriyet Mitingleri’nde Atatürkçü Düşünce Derneği adına konuşma yapmış bir profesörü, bugün Cumhurbaşkanı tarafından atandığı üniversitenin rektörü olarak her akşam televizyonlarda iktidarı hararetle savunurken, hatta 13 yıl önce eşi başörtülü diye Cumhurbaşkanı seçilmesine karşı çıktığı Gül’ün “davaya” ihaneti üzerine konuşurken görebilirsiniz.
Yine o günlerde Birgün gazetesinde o yazıyı yazarak, “eşinin türbanlı olması bir kişinin cumhurbaşkanı seçilmesine engel olmamalı” diyen Avrupalıları saflıkla suçlayan kişi de bugün Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi.
Merkez Bankası başkan adaylarının eşlerinin başörtüsüne kafayı takmış o günkü Sabah’ın başyazarı, bugün herkesi başörtüsü düşmanlığıyla suçlayan Sabah’ın genel yayın yönetmeni.
O günlerde Merkez Bankası başkan adaylarının eşlerinin ne zaman kapandığıyla ilgili analizler yazan aynı gazetenin ekonomi yazarı ise, bugün o gazetenin Ankara temsilcisi ve gün aşırı Erdem Başçı, Ali Babacan’ın ne kadar başarısız oldukları üzerine analizler yazıyor.
Merkez Bankası başkanı Durmuş Yılmaz’ın eşi için o yazıyı yazmış köşe yazarının hala tutunabildiği iktidara yakın medyada, başörtüsüne özgürlük insan zincirine destek verdiği için DGM’de yargılanmış Ahmet Taşgetiren, yıllarca başörtüsü yasağına karşı yazılar yazmış Gülay Göktürk, Ali Bayramoğlu, Kürşat Bumin gibi isimler eleştirileri nedeniyle yazdırılmadı.
Artık herkes ve her şey birbirine o kadar karışmış halde ki.
Örneğin başörtüsü ayrımcılığının sembolü olmuş Medine Bircan vakasında, ağır kanser hastası yaşlı kadına, evine yakın bir sağlık kuruluşuna sevkini sağlayacak raporu, sağlık karnesindeki resmi başörtülü olduğu için vermeyen dönemin başörtüsü yasakları şampiyonu İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi dekanı, 2015 ve 2018’de iki kere AK Parti’den Kahramanmaraş’ta milletvekili adayı oldu, bu başvuruları sırasında iktidarı destekleyen hararetli konuşmalar yaptı, son yerel seçimlerde de şansını MHP’den belediye başkanlığı adaylığı için denedi.
Yine başörtüsü ayrımcılığının sembol görüntülerinden olan 1995’de Sivas’taki Hemşirelik Meslek Yüksek Okulu’ndaki mezuniyet töreninde dönem birincisi başörtülü kıza yemin ettirmeyen, başörtülü kızların diğer arkadaşları tarafından darp edilmesini izleyen okul müdürü profesör de AK Parti iktidarı sırasında kariyerine, imzacı akademisyenler ya da Şehir Üniversitesi’nin başına gelenleri yaşamadan devam etti, daha geçen yıl Gaziantep Üniversitesi’nden emekli oldu, halen Mersin’de özel bir vakıf üniversitesinde yöneticilik yapıyor, iktidardan da gayet memnun görünüyor.
O gün mezuniyet töreninde saldırıya uğrayan başörtülü hemşirelere, hastanesinde sahip çıkmış başhekim ise bugün ancak özel bir hastanede çalışıyor, Facebook’una göre bu aralar en çok da Şehir Üniversitesi’ne reva görülenlere kızıyor.
Başörtüsü ayrımcılığı defterleri eğer bir bir açılırsa, 28 Şubat uygulamalarının sürdüğü 2000 yılında Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli’ye bağlı DPT’nin Marmaris’teki yaz kampına “çağdaş ilkeler kapsamı dışındaki kıyafetlerle” girilmesini yasaklayan ve bundan beş yıl öncesine kadar iktidara yakın medyanın dilinden düşürmediği genelgeyle de, başörtülü ilk milletvekili olan Merve Kavakçı’nın vatandaşlıktan çıkarılma kararının altındaki yine Başbakan Yardımcısı olarak Bahçeli’nin ve MHP’li bakanların imzalarıyla da karşılaşmak mümkün.
Aynı Bahçeli, o gün Merve Kavakçı’nın yanında durmuş ve bu yüzden siyaseten beş yıl yasak almış Nazlı Ilıcak için geçen hafta “masum gösterilmeye çalışılan sorunlu kişi” dedi.
Bugün her akşam televizyonlarda iktidarın en güçlü destekçisi olan Doğu Perinçek de yıllarca “devrim kanunları uygulansın” diye kampanyalar düzenlemiş başörtüsü yasaklarının bir numaralı şampiyonu değil miydi?
Bugün iktidarın barolara karşı çözüm ortağı Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu da, Ankara Hukuk Dekanlığı ve Ankara Barosu başkanlığı günlerinde başörtüsü yasaklarının güçlü savunucularından biriydi. Ya da şimdilerde yerli ve ve milli bilge yazar muamelesi yapılan Alev Alatlı, 2008 yılındaki üniversitelere başörtüsü özgürlüğü düzenlemesine karşı “Gözlemlediğim odur ki, korkutan tülbent değil, türban” diye başlayan bir yazı yazmıştı.
Hiçbirinin ağzından Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığına benzer başörtüsü konusunda “yanlış yaptık” özeleştirisi çıkmadı.
Ama bugün onlar başörtüsü yasakçılığı suçlamalarından muaflar, yasakçılığın yükü ise bu mazisiyle yüzleşmeye çalışan Kılıçdaroğlu’nun üzerine yıkılmış durumda.
Üstelik CHP’nin esas yasakçı kanadı Baykal ve yakın adamları, bu mazileriyle ilgili tek bir kelime etmeden AK Parti’den belediye başkanı seçilip, iktidar medyasında kendilerine rahatça yer bulabilmişken...
Bu uzun ve üzücü hikayenin en hazin kısmına geldik.
“Önemli bazı isimlerin eşleri olmalarına” dahi izin verilmeyen başörtülü kadınların AK Parti iktidarının 13’üncü yılında önemli bazı isimler olmalarına nihayet izin verildi.
Yıllarca AK Parti teşkilatlarında siyaset yapmış Özlem Zengin de nihayet, pek çok erkek AK Partili’den daha fazla hakkı olan makamlara geldi, milletvekili oldu, şimdi de partisinin Meclis’te grup başkanvekilliğini yapıyor.
Ama maalesef ayrımcılığa uğramış olmak, beklendiği gibi kimseyi başka ayrımcılıklara karşı hassas yapmaya yetmiyor.
Mafya liderlerinin bile salıverildiği af görüşmeleri sırasında, siyasi tutukluların neden kapsam dışında tutulduğuna yönelik eleştirilere “darbeciler olmasın mı cezaevinde, PKK'lılar olmasın mı cezaevinde, DHKP-C’liler olmasın mı cezaevinde” diye cevap veren Zengin, kendisi gibi ayrımcılığa uğramış başörtülü kadınların da arasında olduğu hapishanelerdeki bu saydıklarından hiçbirisi olmayan binlerce siyasi tutuklu hakkında, yıllarca mağduru olduğu toptancı bir suçlamayı dillendirmekten çekinmemişti.
Tıp fakültesinden son sınıfta başörtüsü yüzünden atılmış, hakkını AİHM’de aramış, orada bile ayrımcılığa uğramış Leyla Şahin de yıllar sonra AK Parti’den milletvekili seçildi, insan hakları komisyonu üyesi oldu, her türlü ayrımcılığa karşı herkesten duyarlı olması beklenirken “Türkiye’de insan hakları ihlali olduğunu söylemek artık abestle iştigaldir” dedi.
Özlem Zengin, haksız eleştirilere karşı DHA’ya uzun bir röportaj verip kendini savunabildi. Sosyal medyada kendisine hakaret eden bir kişi hemen gözaltına alındı. Bundan 10-15 yıl önce başörtülü kadınların böyle lüksleri yoktu.
En azından ülkedeki bir ayrımcılıkta mesafe alınmış olması sevindirici, ama ülkedeki diğer ayrımcılıkları ve adaletsizlikleri bununla örtmeye çalışmak da o kadar kahredici.
Böyle bir ayrımcılık hikayesinin sonu başkalarına yönelik ayrımcılıklara, adaletsizliklere, hürriyetleri tanımamaya çıkmamalıydı.
Tarih önünde yerden göğe kadar haklıyken, insanı yerin dibine sokacak kadar haksız duruma düşmek bu olsa gerek...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
-
İbrahim SEDİYANİKirletme 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
Nadi ÖZTÜFEKÇİUlusal mı Ulusalcılık mı? 15.12.2018 Tüm Yazıları
-
M.Şükrü HANİOĞLUDünya “biz”i parçalamak için mi savaştı? 26.11.2018 Tüm Yazıları
-
Cemil ERTEMEkonominin geleceğini simgeler anlatır! 31.10.2018 Tüm Yazıları
-
Amberin ZAMANCemal Kaşıkçı ve Türkiye’nin itibarı 10.10.2018 Tüm Yazıları
-
Mete YararCastle International 28.09.2018 Tüm Yazıları
-
Mehmet CANFilistin ulusal sorunu-II 25.09.2018 Tüm Yazıları
-
Leyla İPEKCİAile içi eğitimin maneviyatı (1) 18.09.2018 Tüm Yazıları
-
Ümit KurtTarihçi Kieser: Modern Türkiye'nin eş kurucusu Talat Paşa 17.09.2018 Tüm Yazıları
-
Güngör UrasABD’DE BORÇ KRİZİ 10.08.2018 Tüm Yazıları
-
Serpil Çevikcan24 Haziran sonrasındaki şema 30.05.2018 Tüm Yazıları
-
Hüseyin ÇAKIRVaatlerinizi sözleşme olarak imzalayın… 27.05.2018 Tüm Yazıları
-
Kürşat BUMİNLGS Türkçe: Çocuklarla dalga mı geçiyorsunuz? 7.02.2018 Tüm Yazıları
-
Yusuf Ziya DÖGERTürkiye Seçimlerinin Kilidi Kürdler 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Aslı AydıntaşbaşYaklaşan facia 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Özgür MumcuTutuklu yargı 6.02.2018 Tüm Yazıları
-
Arife KÖSEHawaii’den sonra nükleer savaş tehdidini yeniden düşünmek 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Güldalı COŞKUNSeçim kritiği desem de…. 1.02.2018 Tüm Yazıları
-
Ergün Diler23 gizli toplantı. 8.01.2018 Tüm Yazıları
-
Ceren KENARMusul sonrası DEAŞ 14.07.2017 Tüm Yazıları
-
Okay GÖNENSİNSertleşme mi normalleşme mi? 11.07.2017 Tüm Yazıları
-
İhsan ELİAÇIKDini çoğulculuk gereği kadından imam olabilir 23.06.2017 Tüm Yazıları
-
Adil GÜRHay Allah yine çenemi tutamadım! 16.04.2017 Tüm Yazıları
-
Hüseyin SARIBAŞHAYIR, YETER ARTIK! 18.02.2017 Tüm Yazıları
-
İlhan ÇETİNFiliz 22 gündür hayata tutunmaya çalışıyor... 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Mustafa ARMAGANÇankaya’nın karakutusu Latife Hanım mı? 7.02.2017 Tüm Yazıları
-
Süleyman YAŞARVatandaşın dövizini devlete dört katı faizle satıyorlar 26.07.2016 Tüm Yazıları
-
A.Turan ALKAN40 $, hem de ‘döge döge’ 15.07.2016 Tüm Yazıları
-
İhsan YILMAZÜmmetin ortak dili: İngilizce 13.07.2016 Tüm Yazıları
-
Bülent KORUCUÖzel haber bayramı 11.07.2016 Tüm Yazıları
-
Gökhan ÖZGÜNBen HDP’ye oy veriyorum… 28.06.2016 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLUYazmaya kısa bir mola veriyorum 17.04.2016 Tüm Yazıları
-
Cemil KOÇAKVe Türkiye ‘hayır’ diyor! 16.04.2016 Tüm Yazıları
-
Sema İZOLCennette de hendek var mı anne? 15.02.2016 Tüm Yazıları
-
Lale KEMALMİT-Mossad kırılganlığı, Rusya ile IŞİD gerilimi 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Birgül HAKANAli Demirsoy 9.02.2016 Tüm Yazıları
-
Sanem ALTANAcılar usta, bizler çırağız.. 6.02.2016 Tüm Yazıları
-
Hadi ULUENGİNOtoriterlik yükselirken 4.02.2016 Tüm Yazıları
-
Demiray ORAL‘Serbest kötülük ortamı’nı icat ettik / Hep birlikte - Tev bi hev re* 2.02.2016 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARANSUYasadışı dinleme suç değilmiş! 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Enver SEZGİNEkrem Sezgin 1.02.2016 Tüm Yazıları
-
Gülay GÖKTÜRKAYM’den AİHM’e cevap 12.01.2016 Tüm Yazıları
-
Yasemin YILDIRIMSayın Kılıçdaroğlu elinizi yükseltin ve “Demirtaş 15 Temmuz gecesi neredeydi?” diye sorun 5.01.2016 Tüm Yazıları
-
Ayhan BİLGENYalanın gücü tükenir, onur kavgası tükenmez 30.12.2015 Tüm Yazıları
-
Zeliha AKPINARNefretiniz elektriğe dönüştürülebilseydi bütün dünyayı aydınlatırdı 29.12.2015 Tüm Yazıları
-
Umur COŞKUNSöz Geçmez, Top Mermisi İşlemez 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Abdülkadir Küçükbayrak“Analar ağlamasın”dan “Analarını ağlatacağız”a nasıl gelindi! 28.12.2015 Tüm Yazıları
-
Ekrem DUMANLIGeç kaldın ey Müslüman 17.11.2015 Tüm Yazıları
-
Semra POLATFransa'nın mülteci ayarlı bombaları 14.11.2015 Tüm Yazıları
-
Ferdan ERGUTHDP içi bir PKK eleştirisi mümkün müdür? 12.11.2015 Tüm Yazıları
-
Nejat ERDİMIŞİD,KÜRTLER VE KAPIMIZDAKİ TEHLİKE! 22.07.2015 Tüm Yazıları
-
Mazlum ÇETİNKAYAEşitlik yoksa kardeşlik de yok! 26.06.2015 Tüm Yazıları
-
Hakan DEMİRCANKoalisyon hava durumu 3 21.06.2015 Tüm Yazıları
-
Tuncay TOPCamide propaganda ve ucuz taşra siyasetçiliği 27.05.2015 Tüm Yazıları
-
Mithat SANCARİnkarın bedeli 30.04.2015 Tüm Yazıları
-
Bülent KARATAŞBirol Başören 28.03.2015 Tüm Yazıları
-
Hasan ÖZTÜRKİLMİK İLMİK 26.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kelemet Çiğdem TÜRKMUNZUR’UN ŞİFASI 6.02.2015 Tüm Yazıları
-
Gürbüz Çimen2 Dil 1 Bavul 2.02.2015 Tüm Yazıları
-
Kerem ALTANHayaller duşakabin 20.01.2015 Tüm Yazıları
-
Mehmet YILDIZEnseyi karartmamalı ama nasıl? 8.01.2015 Tüm Yazıları
-
Eylem YILMAZDemokratı az olan toplumlar az demokrasi ile yönetilirler! 3.01.2015 Tüm Yazıları
-
Muhteşem ÖZDAMARHDP'yi BEKLEYEN TEHLIKE 29.12.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet DOĞANHADİ KALK 7.08.2014 Tüm Yazıları
-
Haydar TOPAYSevgili Yoldaşımız, ağabeyimiz Burhanettin Çetinkaya... 13.07.2014 Tüm Yazıları
-
Erdal TALUPolitikada Yeni Paradigmanın Doğuşu 7.06.2014 Tüm Yazıları
-
Mehmet KIRARSLANHalklar nasıl karar verir? 20.04.2014 Tüm Yazıları
-
Yasemin ÇONGARKiev’den notlar: Avrupalılaşmak ile güdülmek arasında… 4.02.2014 Tüm Yazıları
-
Zülfikar ÖZDOĞANTarih, Tarih Olalı... 2.01.2014 Tüm Yazıları
-
Neşe DüzelHata ve devlet gazetecileri 11.12.2013 Tüm Yazıları
-
Selçuk UZUN1915/16´da Erzurum Vilayeti Valisi Tahsin Uzer (1) 25.07.2013 Tüm Yazıları
-
Dr.Sivilay GENÇSibirya ablası 2.05.2013 Tüm Yazıları
-
Nihat TAŞTANBU GÜNÜN MÜŞRİKLERİ MEKKE MÜŞRİKLERİNİ ARATMIYOR 16.03.2013 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCI-Taraf YazılarıBelirsizlikler zamanı ve ütopya zamanı 21.10.2012 Tüm Yazıları
-
Orhan MİROĞLU-Taraf yazılarıESAT’IN YENİ HAMLESİ.. 8.10.2012 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜR-Taraf yazıları1922’de Güzelim İzmir’e Kimler Kıydı? 9.09.2012 Tüm Yazıları
-
Cevdet AŞKINŞiddetli çatışma dönemi başladı 22.05.2012 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtTüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025