Aydın ENGİN
Hem basılı Cumhuriyet’te, hem internet portalında gördünüz, “Her gün bir Cumhuriyet” ana başlığı ile bir kampanya başlatıldı. Sosyal medyada Genco Erkal ve Tilbe Saran’ın sesleri, Ataol Behramoğlu’nun dizeleri ile donanmış kısa bir video sayfalar dolusu bir anlatıdan daha güçlü bir vurgu yapıyor. Henüz izlemediyseniz tıklayın ve izleyin.
Kampanyanın sebebi ve zamanlaması önceki gün gazetede yer alan başyazıda da ayrıntısıyla açıklandı:
“... Amacımız pek yalın: Cumhuriyet’in susturulmasına karşı okurlarımızla el ele, omuz omuza özgürlüklerimizi, demokrasiyi ve laikliği daha güçlü, daha etkili savunmak.
Biliyoruz ki Cumhuriyet susarsa başta okurlarımız olmak üzere bu ülkenin demokrasi, laiklik ve özgürlük güçlerinin de sesi kısılmış olur.
Buna izin veremeyiz ve vermeyeceğiz...”
Evet doğru, buna izin vermeyeceğiz ve veremeyeceğiz.
Ancak bunu sadece ve sadece okurların dayanışması ile başarabiliriz; ancak onlara sığınabiliriz.
Başka kime ve neye sığınabilirdik ki?
Bu dayanışma çağrısının geçmişte de örnekleri var. Cumhuriyet dara girdiğinde, darboğaza sokulduğunda, mali ve hukuksal kuşatmalara uğratıldığında hep okurlarına başvurdu, onların desteğine güvendi.
Ve başardı.
92 yıllık bir delikanlı olmanın, birkaç gün önce ulaştığı 33.333. (otuz üç bin üç yüz otuz üçüncü) sayısı ile okurlarıyla aralıksız buluşabilmesinin kilidi işte tam bu noktada...
Yine başaracak mı?
Bir kez daha başarabilecek mi?
Bilmiyorum. Umuyorum ama bilmiyorum.
11 önemli, hatta kilit çalışanı Silivri karanlığına konmuş; en yakınları ile bile cam bir duvarın ardından telefonla ilişki kurabildikleri bir yalıtılmışlığa uğratılmışlar.
“Dışarıda” kalan genç ekip, arkadaşlarının yokluklarını gazeteye ve okura yansıtmamak için geceyi gündüze katarak, sürmenaj sınırında çalışıyor.
Zor beğenen meslek abileri olarak övünerek vurgularım: Yorgunluğun üstesinden geliyorlar ve Cumhuriyet’in çizgisini saptırmadan, yalpalatmadan sürdürmeyi başarıyorlar.
Ancak doların çıldırdığı ve basılı gazetelerin maliyetlerinde ücretler dışında belirleyici etki yaratan baskı ve kâğıt gibi kaçınılmaz giderlerin dolar üstünden hesaplandığı günümüzde 2 liraya çıkarmak zor bir karardı. Ama kaçınılmaz bir karardı. Zaten göreceksiniz, hatta görüyorsunuz öteki gazeteler de aynı yolu izlemeye başladılar, başlayacaklar.
Gel gör ki gazetenin fiyatını 2 liraya yükseltmek sorunu çözmüyor, hafifletiyor.
Hukuksal kuşatmayı, gönüllü olarak omuz veren hukukçu arkadaşlarımızın desteği ile elbette aşarız. Ama mali kuşatmayı aşmak için gazetemizin satışını, meslek deyimi ile tirajını artırmak gerek.
Bu noktada okur desteğine, okurların özverisine şiddetle ve acilen ihtiyaç var.
Evet, “Türkiye’nin en pahalı gazetesini” her gün almanızı istiyoruz. İnternet portalından bedelsiz gazete okuma alışkanlığı edinmiş olsanız bile basılı gazeteyi de almanızı lafı hiç dolandırmadan istiyoruz. Üstelik bunu birkaç kez değil yılda 365 kez yapmanızı istiyoruz.
Cumhuriyet’in susturulmasına izin vermemenin bugün için somut adımı budur ve bundan ibarettir.
Çölleşmiş medya dünyasında Cumhuriyet vahasının kurutulmasına göz yumulamaz değil mi?
Yazarlar
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2022
29.01.2022
28.01.2022
18.01.2022
17.01.2022
3.01.2022
24.12.2021
13.12.2021
6.12.2021
4.12.2021