Eser KARAKAŞ
Başlığa aldığım bu soruyu muhtemelen ülkemizde çok kişi kendine ya da çevresine soruyordur.
Aslında cevabı çok açık.
Bir kısmı tutuklu, hapisteler, bir kısmı yurt dışında, bir başka kısmı da ülke içinde sokaklarda dolaşabiliyorlar belki ama ekranlar, gazeteler, üniversite kürsüleri kendilerine tamamen kapalı olduğu için gözlerden uzaktalar.
Peki neden?
Yandaşlara sorarsanız “terör örgütüyle ilişki, iltisak hatta mensubiyet” diye yanıt veriyorlar.
Türkiye’de terör örgütü dendiğinde bugünlerde ilk akla gelen üç örgüt var: PKK, FETÖ ve İŞİD.
Yandaşlar bile muhtemelen liberal demokratların İŞİD ile ilişkili olduğunu düşünmüyorlardır, söylemiyorlardır.
Geriye PKK ve FETÖ kalıyor.
Aslında muhtemelen ne ihraç KHK’larının altında imzası olanlar, ne tutukluluk kararı veren yargıçlar, ve hatta ne de o yandaş kalemler ülkemizde liberal demokratların PKK ya da FETÖ ile de ilişkili, mensup ya da iltisaklı olduğunu düşünmüyorlardır.
Bunu gerçekten ama gerçekten düşünmek için problemli olmak lazım.
Peki neden böyle yapıyorlar?
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın senelerce “abi” diye hitap ettiği Hasan Cemal, uzun yıllar Yeni Şafak’da yazılar yazmış Ali Bayramoğlu neden ekranlarda, yazılı basında artık yoklar?
Kimse bana, bu isimler şu anda köşe şagillerinden daha az bilgili, yetenekli, analizleri daha az önemli demesin lütfen.
Sayın Erdoğan da muhtemelen, muhtemelen de değil mutlaka, Hasan Cemal’in, Ali Bayramoğlu’nun PKK’lı ya da FETÖ’cü olmadığını çok iyi biliyor.
Neden Mehmet Altan yedi aydır hakkında hala bir iddianame dahi bulunmamasına rağmen tutuklu?
Bu sorunun yanıtı muhtemelen 2017 Türkiye’sini anlamak için çok önemli.
Mehmet’in, İŞİD’ci, PKK’lı ya da FETÖ’cü olmadığını her aklı başında insan, hatta herkes biliyor.
Aynı konumlarda olan başka liberal demokrat arkadaşları tek tek saymıyorum, yazının boyutu şaşar.
Liberal demokratların, beğenin, beğenmeyin, her gün değiştirdikleri görüşleri yok.
Dün ne söylüyorlardı ise, bugün de yine aşağı yukarı aynı şeyleri söylüyorlar.
Üstelik, diğerlerinden daha da iyi öğrenim görmüş, daha sistematik fikir disiplini sahibi olduklarından görüşlerini net ve inandırıcı biçimde dile getiriyorlar.
Tam da bu nedenden Erdoğan 2010’a kadar liberal demokratlarla beraber yürüdü, 2010 sonrası ise yolları ayırdı.
AKP İstanbul eski il başkanının 2010’lu yılların başlarında “önümüzdeki dönem liberallerle yollarımız ayrılacak” sözü çok önemlidir.
AKP genel yönetimi, Erdoğan muhtemelen yeni Türkiye’de AKP’nin, kendisinin attığı her adımı AB kriterleri açısından eleştirecek bu liberal demokrat kesimi bırakın yanında, karşısında bile görmek istemedi zira liberal demokratların tutumları Sayın Erdoğan için bir ayna, üstelik çok rahatsızlık verici bir ayna olacak idi.
Ekranlarda 16 Nisan referandum tartışmalarını izliyoruz, konu, aynen AKP’nin istediği gibi, 18 madde içine hapsoldu, sıkıştı kaldı.
Kimse aynı anayasa değişiklik paketinde neden kürt meselesi için vatandaşlık maddesi değiştirilmiyor, neden MGK hala anayasada, neden Genelkurmay Başkanı MSB’ye bağlanmıyor, neden Diyanet İşleri hala merkezi bütçeli bir kuruluş, genel vergilerle finanse ediliyor diye sormuyor.
Otuz senedir itiraz ettikleri resmi ideolojiye bile itirazı bıraktı artık AKP ve Erdoğan.
Bu sorular, Sayın Erdoğan’ın, AKP’lilerin hiç duymak istemedikleri anayasa soruları artık.
Varsa yoksa yönetim erkinde adeta hiç denetlenmeden daha güçlü olmak.
Ama, ekranlara çıkabilecek liberal demokratlar 2015 öncesi TBMM’de kurulan Anayasa Komisyonu’nun AKP kanadının önerdiği vatandaşlık maddesi 18 madde içinde neden yok diye mutlaka soracaklar idi.
Dün “her türlü milliyetçiliği ayaklar altına aldık” diyen Sayın Erdoğan bugün türk milliyetçiliği, hatta Atatürk milliyetçiliği konusunda rahmetli Türkeş’i geçmiş durumda ama kimse “hayrola” diyemiyor.
Bu ortamda AKP’nin, Erdoğan’ın tek bir çaresi vardı, liberalleri görünmez kılmak.
Başardılar.
Sözde demokrasi yanlıları anlaşılır nedenlerden tartışma ortamını görüntü olarak tamamen sıfırlamazlar, sıfırlayamazlar.
Ancak, tartışma ortamının sınırlarının kendi istedikleri sınırlar olmasını da çok isterler.
Bunu da başardılar.
TBMM’de dört parti var, AKP zaten bugün artık çizgi kaldıran değil, çizgi çekici misyonunu uyguluyor, MHP zaten artık yandaş parti, ekranlarda neden anayasa değişikliği sadece yönetime ilişkin maddelerle sınırlı kaldı, neden sivil-asker ilişkileri, din-devlet ilişkileri, vatandaşlık tanımı burada yoklar diyen bir CHP’liye de rastlamadım.
Başka bir ifade ile AKP, MHP ve Erdoğan bir çerçeve çizdi, CHP de muhalif tavrıyla bile olsa bu çerçevenin içine kendini hapsetti.
HDP yöneticileri hapse atıldı, bu nedenden de onları çok eleştirmek istemem ama onlardan da mesela bu değişiklik paketi içinde neden sivil-asker ilişkileri, din-devlet ilişkileri, resmi ideoloji yok diyene rastlamadım.
Bu çerçeveye kendini hapsetmeyecek bir liberal demokratlar vardı, onlar da şimdilik görünmez kılındılar.
Ama nereye kadar?
Yazımı yine aynı soruyla noktalamak isterim: Bu ülke ne zaman gerçek bir anayasa değişikliği yapacak?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları


















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.12.2025
18.12.2025
8.12.2025
1.12.2025
26.11.2025
17.11.2025
11.11.2025
3.11.2025
28.10.2025
23.10.2025