Eser KARAKAŞ
Ben fenerbahçeliyim, hem de oldukça koyu bir fenerbahçeliyim.
Koyu sıfatını da fanatik dememek için tercih ediyorum.
Fenerbahçe Avrupa’nın yaklaşık tüm büyük kulüpleri gibi yüz yaşını geride bırakmış bir kulüp, köklü bir camia.
Ama bir kurum olup olamadığı kanımca hala kuşkulu.
Futbol branşı Fenerbahçe’de, benim büyük bir itirazım yok ama isteyen kısmen haklı olarak maalesef de diyebilir, başarılarıyla değil ama popülaritesi ile, önde gelen temel branş.
Fenerbahçe’nin bir kurum olarak kendini tanımlayabilmesi küresel, futbol anlamında da, Avrupa başarılarına endeksli.
Avrupa’da kalıcı başarılar elde etmek kolay değil, herkes bunun farkında ama şayet durum kalıcı başarısızlıklar ise bu sevimsiz durumun da bir açıklaması olmalı.
Benim ilk aklıma gelen neden Fenerbahçe’nin futbol branşını yönetenlerin ufuksuzlukları, çapsızlıkları.
Sevilla’yı elediğimiz çok önemli maçları hatırlıyorum, o dönemde Başkan Yardımcısı bir kişi bu maçların sonuçları hakkında adeta “şerefli mağlubiyetler iyidir, amacımız beraberlik” mealinde açıklamalar yapmıştı, bu kişinin adını vermiyorum zira hala önemli bir görevde Fenerbahçe’de, zaten mesele de isimler, kişiler değil.
Fenerbahçe, Türkiye futbolü ve en genelinde Türkiye bu kafa yapısını değiştirmez ise ülkenin, ülke futbolünün mesafe alması adeta imkansız.
Fenerbahçe’de umarım bir yönetim değişikliği yaşanacak kısa vadede; yönetime gelen kadro kendine, Fenerbahçe için, mutlaka ama mutlaka orta vadede bir Avrupa kupası hedefi koymalıdır, aksi, çok komiktir, amaçsızlıktır, anlamsızlıktır.
Fenerbahçe bir şey pek yapmadan da Türkiye içinde kupalar kaldırır ama artık çok önemi yoktur zira müzede zaten bu kupalardan çok vardır.
Türkiye’nin de genel manzarası çok farklı değildir.
Son yayınlanan hukuk devleti endeksi sıralamasında ülkemiz Türkiye 113 ülke arasında 101. sıradadır.
Fenerbahçe’nin müzesinde futbolde hala bir Avrupa Kupası olmaması nasıl bir ayıpsa, hukuk devleti sıralaması da Türkiye için utanç vericidir.
Erdoğan için artık çok geçtir ama Erdoğan sonrası için ilk hedef bu sıralamada ilk yirmiye girmek olmalıdır ve bu hedef tutturulabilir bir hedeftir.
Fenerbahçe’nin üç sene içinde Avrupa kupası getirmesi hedefi gibi.
Ancak, Türkiye’nin hukuk devleti sıralamasında 113 ülke içinde 101. olmasının ayıbını, Fenerbahçe gibi bir kulüp ve camianın hala futbol branşında bir Avrupa kupasının olmamasının yanlışlığını başarılarla atlatabilmek, geride bırakabilmek için iki şey gerekli:
1- Bu meseleleri sorun eden Türkiye ve Fenerbahçe yönetimleri,
2- Sadece sorun etmek de yetmez, gerekli doğru adımları atmasını bilen yöneticiler.
Maalesef, bugün için, hem Türkiye’de hem de Fenerbahçe’de yönetimlerde böyle kişiler, gruplar yok.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın formüle edildikleri zaman herkesi heyecanlandıran 2023 hedefleri artık ulaşılması teknik olarak imkansız hedefler (mesela kişi başına 25 bin dolar gelir).
Yirmi senedir (1998-2018) bir Avrupa kupası getiremeyen Aziz Yıldırım’ın ilk seçimlerde aday olacağını deklare etmiş olması da ayrıca Fenerbahçe camiası için çok moral bozucu olmalı.
Yazarlar
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.08.2025
23.07.2025
19.07.2025
7.07.2025
4.07.2025
1.07.2025
15.06.2025
3.06.2025
30.05.2025
29.05.2025