Eyüphan KAYA
Malum her toplumsal meselenin adliyeye intikal etmesine gerek yoktur. Birçoğu uzlaşmalık meselelerdir, bu tür komisyonlarla da rahatlıkla hal edilebilir.
Eskiden sevgi saygının, insanlığın değer olduğu günlerde Anadolu insanı meselelerinin çoğunu bir ilim erbabının hakemliğinde hal ederlerdi. Şeriat kanunları ağır olur diye “sulh yoluyla” problemler haledilirdi. Toplumda kayda değer bir sıkıntı da oluşmuyordu.
Bu olağan üstü halde devlet haklı olarak kendini koruma refleksi gösterdi, bir yandan FETO örgütüyle yakın uzak irtibatı olan herkesi memuriyetten ihraç etti, bazı mağduriyetlerin oluştuğu hissini alınca, PKK ile irtibatından şüphelendiği öğretmenleri açığa aldı, bu bir temkinli davranıştı, çünkü toplu infaz ciddi mağduriyetler oluşturmaktadır.
Şimdi sıra “valilik kriz masalarında” eğer cesaretle ve adaleti elden bırakmadan bir çalışma yapılırsa umut ediyorum tarih bu komisyonu hayırla yad edecek, inşallah öyle de olur.
FETÖ üyeliğinden ihraç edilenlerden eğer
*Bank Asya hesabı,
*Aktif eğitimsen üyeliği,
*Dermek üyeliğinden çalışan damga yemişse veya ihbarsa muhakkak görevine iade edilmelidir. Ama bununla birlikte başka başka faaliyetleri olmuşsa o konuda bir şey diyemem, yani bu örgüte fiili destek vermişse cezasını bulsun/bulmalıdır.
Eğitim-senlilere gelince bir sefer bu açığa alınmanın sendika üyeliğiyle ilgisi yoktur, malum mesele “sur direnişine destek” içeriğiyle ilgili iş bırakma eylemi baz alındı. Ancak bu da soruşturması yapıldı, bakılsın müfettiş ne ceza talep etmiş onu uygulasın.
Ben olsam;
*Hizmet yılı 5 yıldan az olanlara maaş kesim cezası,
*5-10 yıl arası olanlar için kıdem durdurma cezası,
*10 yıldan fazla olanlar için bölge dışına sürgün,
*Emeklilik hizmeti ve yaşı tamam olanlar için “resen” emeklilik,
*Ayrıca sendikal faaliyet deyip örgüte destek verenler, okullarda sıkıntı çıkaranlar, elin çocuğunu dağa yönlendirdiği tespit edilen varsa da hizmet düzeyi ne olursa olsun ihraç edilmelidir.
Süreç itibariyle oluşan bu komisyonlar bir anlamda hükümet adına karar verecekler, Devlet duruşuyla büyük düşünmelerini ve ufak bir delil bulsalar dahi inisiyatiflerini çalışanlardan yana kullanmalarını bekliyorum.
Kanaatim o ki an itibariyle birçok kimse sendikaya da, onu bu sendikaya üye yapanlara da beddua etmektedir, bir çoğuna ben dahi şahit oldum.
Şehrimizin sert havasını hepimiz biliyoruz, “sendikaya üye ol kurtul” mantığıyla hareket edenler de çok, herkes sesini yükseltemiyor.
Bir eğitim senlinin sendikasına üye olmayan çalışma arkadaşına söylediği sözü paylaşmak istiyorum, diyor ki,
-Yakında dağkapıda sizi darağacına asabiliriz,
(cesaretini toplayan öğretmen)
kendisine diyor ki,
-Unutma tersi de olabilir.
Bu cevabı beklemeyen o sersem herif öğretmen demeye dilim varmıyor, bir den irkilir ve yutkunmaya başlar.
Öğretmen arkadaşını bu şekilde tehdit eden birinin;
Öğretmenlik yapmaya ne hakkı var?
Bu devletten maaş almaya ne hakkı var?
Kürt çocuklarını tetik çekmeye, taş atmaya alıştırmaya ne hakkı var?
Kimse devletin eğitim sen üyelerine yönelik açığa alınmayı yersiz gereksiz görmesin. Ama yanlış olan toptancı bir mantıkla cezalandırmaktır.
Onun için yukarıda belirttiğim gibi cezalandırmada bir sınıflandırmaya gitmesi lazımdır diye düşünüyorum, bu da valiliklerde kurulan komisyonlara kalmıştır.
İşleri kolay değil, kolay gelsin.
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları




























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.03.2020
26.08.2019
20.08.2019
17.06.2018
17.04.2018
11.03.2018
25.10.2017
16.10.2017