İbrahim Kahveci
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin uyarmış…
Sokak röportajlarının bilinçli yönlendirme çabaları ile ‘her şeyin kötüye gittiği’ yönünde algı oluşturulduğunu belirterek “RTÜK olarak daha önce de açıkça uyardığımız bu tür yayınların, toplumda umutsuzluk ve ayrışma oluşturmasına izin vermeyeceğiz. Kamuoyunu kasıtlı yönlendiren, halkı karamsarlığa sürükleyen içeriklere müsamaha gösterilmeyeceğini bir kez daha vurguluyor, benzeri yayınlarla ilgili tüm yasal yetkileri sonuna kadar kullanacağımızı hatırlatıyoruz” demiş.
Önceki gün Mehmet Tezkan, Halk TV’de “Neden Sonuç” programında şu açıklamayı yapmıştı: “Gerçek olmayan bilgi suçundan insanlar yargılanıyor ama hiçbir yargı merci ‘Gerçek bilgi nedir?’ sorusuna cevap vermiyor.”
Bu çok önemli.
TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras ve TÜSİAD Başkanı Orhan Turan şu anda tam bu suçlama ile yargılanıyor. Peki, söyledikleri gerçek değilse gerçek bilgi nedir? Doğrusu nedir?
RTÜK, benim bir konuşmamı gerekçe göstererek Halk TV’ye ceza vermişti. O konuşmamda ülkenin teknolojik seviyesinin ilerlemediğini, çünkü sorunun temelinin eğitim sisteminden geldiğini anlatmıştım. RTÜK ise ‘gerçekliğinden emin olunmayan bilgiyi yayma suçlaması’ ile Halk TV’ye ceza kesmişti.
Peki, sayın RTÜK bu işin gerçeği ne? Hiçbir yerde “Gerçek bilgi şudur, sen yanlış konuştun” denilmiyor; çünkü diyemiyorlar. (Not: Gerçek bilgiyi bilseler ülke bu halde mi olurdu?)
Mevcut yönetimin yönetim anlayışını gösteren örnek bir vaka.
Gelelim şu Ebubekir Şahin’in uyardığı umutsuzluk, mutsuzluk ve karamsarlık işlerine…
Diyorum ki, RTÜK Başkanı keşke TÜİK verilerine bakarak açıklamada bulunsaydı. O zaman biz hatırlatalım: (Tamamı TÜİK verileri)
YAŞAM MEMNUNİYETİ
“Yaşam Memnuniyeti Araştırması sonuçlarına göre, mutlu olduğunu beyan eden 18 ve üzeri yaştaki bireylerin oranı, 2023 yılında %52,7 iken 2024 yılında 3,1 puan azalarak %49,6 oldu. Mutsuz olduğunu beyan eden bireylerin oranı ise 2023 yılında %13,7 iken 2024 yılında 0,8 puan artarak %14,5 olarak gerçekleşti.” Bu paragraf kopyalanmış son bir yıllık TÜİK açıklamasıdır.
- TÜİK diyor ki, 2011 yılında yüzde 62,7 mutluymuşuz, şimdi mutluyum diyenlerin oranı yüzde 49,6’ya düşmüş.
- Üniversite okumuş olanların mutluyum diyenlerin oranı yüzde 67,4’ten şimdi 49,1 oranına gerilemiş. Eğitim oranı arttıkça mutluluk oranı düşen ülke olmuşuz.
Sayın Şahin bu verilere iyi baksın; eğitim seviyesi ile mutluluk ters orantılı olmuş ülkemizde. Yani Türkiye’de bilgi ve bilgili olmak mutsuzluk getiriyormuş. Medya o yüzden mi sussun isteniyor?
Benzer durum genç-yaşlı ayrımında da var. Gençlerin yüzde 69,5’i mutluyum diyorken şimdi 51,8’e düşmüş mutluluk oranları.
TÜİK ‘Yaşama İlişkin Beklentiler’ verilerinde şunu söylüyor: 1 yıl sonrası daha iyi olacak diyenler yüzde 42,2’den yüzde 22,4’e geriledi.
Daha kötü olacak diyenler ise yüzde 8,7’den yüzde 27,8’e fırladı.
Yüzde 77,0 umutluyum diyenler şimdi yüzde 64,3’e gerilemiş durumda. Umutsuz olanların oranı da yüzde 23,0’den yüzde 35,7’ye çıkmış.
Hatırlatalım: AK Parti’nin ilk yılı olan 2003’de bile umut ve beklentiler çok daha iyi düzeydeydi.
TÜİK verilerine bakmak yeterli.
YOKSUL VE KİRACI
Geçen yıl 11 milyon 457 bin kişilik yoksulumuz varmış. Bu sayı neredeyse hiç azalmıyor. Medyan gelirin yüzde 60’ına göre ise yoksul sayımız 17 milyon 821 bin kişi. 2006 yılında da bu sayının 17 milyon 165 bin kişi olduğunu hatırlatmak isterim.
Bugün nüfusun yüzde 28,0’i kiracı. Bu oran daha 2012 yılında yüzde 20,9 seviyesindeydi.
Toplam nüfusta eski ev sahipliği düşüldüğünde yeni kurulan hanelerin yüzde 48,8’i kiracı durumunda.
Durum alt gelir grupları açısından daha felaket. 2012 yılında alt gelir gruplarında kiracılık oranı yüzde 22,3 seviyesindeyken şimdi bu oran yüzde 36,7’ye fırlamış durumda.
EVLENME-BOŞANMA VE İNTİHAR
2012 yılında ülke nüfusumuz 75,6 milyon kişiyken 604 bin düğünümüz olmuş. Yani 604 bin evlilik.
Şimdi nüfusumuz 85,6 milyon ama evlenme sayımız 568 bine gerilemiş. Yine aynı yıllar içinde boşanma sayımızın da 123 binden 187 bine çıktığını hatırlatalım.
Evlenme sayısı hızla düşerken boşanma sayısı hızla artış göstermiş. Kaba evlenme hızı binde 8,03’den 6,65’e gerilerken boşanma hızı da binde 1,64’den 2,19’a çıkmış.
Ya intiharlar?
2017 yılında 3.168 kişi intihar etmiş bu ülkede. Geçen yıl ise intihar edenlerin sayısı 4.460 kişiye yükselmiş. İntihar hızı da 3,94’den 5,22’ye yükselmiş.
Refahı artan toplumlarda intihar artıyormuş hikayesini söylüyorlar. Acaba yukarıda verdiğimiz sayıyı karamsarlık, mutsuzluk ve umutsuzluk mu artırdı diye soran var mı? (Genel trend artış yönünde ama kriz ve bunalımlar bu hızı ekstra yükseltiyor)
Bir de çocuk yapma hikayesi var. Onu da refah artışına bağlıyorlar. Oysa daha 8 yıl önce AB’de birinci sıradayken şimdi AB ortalamasına geriledik. Refah artışı mı yoksa maddi durum mu?
2014’de 2,19 olan doğum oranı 1,148’e o kadar sert düştü ki… Kriz ve beklentilerin kötüleşmesi ile doğum oranları arasındaki ilişki tabloyu net şekilde gösteriyor.
Bu ülkede ev yok, ekmek yok, umut yok, mutluluk yok, çocuk yok. Ülkeyi bu hale getirenlere de bir çift söz yok. Ama sözü olanı sustururum diyen var.
O zaman soralım: Bu verileri yayınlayan TÜİK ne zaman susturulacak? RTÜK ne zaman TÜİK’i kapatacak ya da istenmeyen rakamların açıklanmasını yasaklayacak?
Milli birlik ve egemenliğe zararlı veri açıklama suçundan dolayı TÜİK hapse atılacak mı? Merak ediyorum ve soruyorum sadece.
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları

























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.12.2025
26.12.2025
24.12.2025
22.12.2025
18.12.2025
17.12.2025
15.12.2025
11.12.2025
9.12.2025
8.12.2025