İbrahim Kahveci
Ben ekonomi dendiğinde ilk olarak insan unsuruna bakıyorum. Kaç kişi çalışıyor, kaç kişi işsiz.
2018 Haziran ayına göre bu yılın aynı ayında çalışan sayısı 802 bin kişi azalmış. Çalışan sayısındaki azalışın ana nedeni ise inşaat sektörü. Sadece bu sektörde çalışan sayısı 493 bin kişi azalarak 1 milyon 617 bin kişiye düşmüş.
Toplam istihdamın 28,5 milyon kişiye ulaştığı bir ekonomik ortamda inşaat sektörü işsizlikte ana belirleyici olmuş.
Geçen yıl açıklanan ilk Yeni Ekonomi Programı (YEP) 2019 yılı için işsizlik oranını yüzde 12,1 olarak açıklamıştı. Ama gözlerden kaçan detay şuydu: 2019 yılında çalışan sayısı da 29,1 milyon kişi olacaktı.
Bakın yıl ortasındayız. Ve çalışan sayısı 29,1 milyon kişi değil, 28,5 milyon kişi.
Kısaca, geçen yıl YEP açıklamasında ikili bir kıskaç söz konusu. Çalışan sayısı hedefi tutmadığı gibi işsizlik oranı da 12,1 değil, şu an 13,0.
Evet ama bir noktayı daha unutmayalım: Şu an yaz mevsimi ve insanların önemli bir kısmı mevsimsel olarak çalışıyor. Çiftçiler tarlada, turizmciler ise otellerde ve bağlı olarak diğer sektörlerde de ek istihdam söz konusu.
Nitekim mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 14,0 seviyelerinde seyretmeye devam ediyor. Asıl yıllık işsizlik durumunu bu oran vermektedir. İşsizlik 12,1 değil 14,0 civarında seyrediyor.
Burada bir konumuz daha var. TÜİK son bir yılda 15+ yaş üstü çalışma çağına gelen 800 bin kişilik nüfusun sadece 137 bin kişisini işgücüne katılmış görüyor. Eğer bu oran genel işgücü piyasasına katılım şeklinde alınsaydı işsiz sayısına 430 bin kişi daha ekleme yapmamız gerekecekti. Böylece işsiz sayısı 4 milyon 680 bin kişiye çıkarken, işsizlik oranı da yüzde 14,0’ün üzerine çıkmış olacaktı.
Zaten yenilenen YEP’in tutması da TÜİK’in veri yöntemlerine epeyce bağlı olacak.
Çünkü önceki YEP’e göre büyüme hedefi artırılırken cari açık hedefi düşebiliyor. Aynı zamanda kamu harcamaları artırılırken (genişlemeci maliye ve para politikası) enflasyonda da düşüş hedeflenebiliyor.
İlginç...
Ama bir nokta daha var. Mesela Bakan Berat Albayrak “On yıl önce küresel krizde ekonomi daha çok daralırken neden cari açık verildi? Şimdi küçülme daha az ama cari açık nerede ise sıfır” diye soruyor.
On yıl önce küresel krizde reel kur seviyesine baktığımızda aslında tablo karşımızda duruyor. On yıl önce küresel krizde TL’ye olan güven kaybolmamış ve Reel Kur Endeksi 109,66 seviyesindeydi (2009 ilk 6 ay). Oysa 2019 ilk sekiz aylık Reel Kur Endeksi 74,37’ye gerilemiş durumda. Kısaca on yıl önceki krizde TL hala güven veren ve değersiz bir para değildi. Oysa şimdi TL’ye güven kalmadı ve çok değersiz...
Umarım bir uzman bu reel kur nedir konusunu yetkililere açıklamayı ve anlatmayı düşünebilir.
Ve gelelim asıl meselelere...
Geçen yıl eylül ayının sonlarında açıklanan ilk YEP ile temel konular olan işsizlik ve büyüme noktasında hedefleri maalesef tutturamadık.
Ve Bakan Berat Albayrak bu durumu şöyle açıklıyor: “Büyümede geçtiğimiz sene YEP çerçevesinde koyduğumuz yüzde 2,3’lük hedefin biraz uzağında kalacağız. Özellikle ikinci çeyrekle birlikte yaşanan, tekrar seçimle ötelenen ekonomideki bir çeyreklik kaymanın büyümeye etkisini bu yıl görmüş olduk.”
Yani Bakan Albayrak tekrar seçim nedeniyle ötelenen bir çeyreklik kaymaya dikkat çekiyor.
İşte bu konuda hemen aklıma 31 Mart İstanbul seçimlerinin ertelenmesi üzerine kaleme aldığım çok değişik yazılardan biri geldi: 03 Mayıs 2019 “Seçim uzadıkça işsizlik artıyor”
“Bilmem neyin kaçıncı maddesine göre sandıklar şöyle sayılırmış.
Maddenin kaçıncı fıkrasına göre de sayım böyle olurmuş...
Ekranlarda millet seçim yasalarını öğreniyor ama asıl bilmeleri gereken şey geçim yasaları. Gelir olmadan nasıl yaşayabilirsiniz? Bu en önemli kural...
Fıkrası yok ama hikayesi bol bir kural.
İtirazı da kabul edilmiyor.
Önceki gün köprüde yine bir intihar girişimi vardı.
Şimdi ben “açlık-işsizlik bu ülkenin en büyük sorunudur ve bütün yoğunluk burada olmalıdır” dediğimde ülkeme haksızlık mı etmiş oluyorum?
Ama ekranlarda siyasetin tüm tansiyonu varsa-yoksa İstanbul seçimleri. Belirsizliği uzatan her adımda binlerce kişi daha işini kaybediyor. Her itiraz kaç bin kişinin işsiz ve aç kalmasına yol açıyor hesaplayan var mı? Siz “hakkımızı arıyoruz” diye süreçleri uzattıkça kaç bin kişi işini ve geçinme hakkını kaybediyor? Kaç eve daha ekmek ve yemek giremiyor? Bunun vebalini kimler nasıl taşıyacak?”
***
Dikkat buyurunuz. Bakan Berat Albayrak tekrar seçim diyor. Yani geçen yıl açıkladığı YEP’i tekrarlanan İstanbul seçimleri vurdu. Mesaj kime ise...Ben anlamadım.
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları





























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.12.2025
26.12.2025
24.12.2025
22.12.2025
18.12.2025
17.12.2025
15.12.2025
11.12.2025
9.12.2025
8.12.2025