İbrahim Kahveci
Eyyy! diye başlayan cümlelerimiz bir gecede bitti. Yerli ve Milli hikayemiz de bir gecede kalkıverdi. Onun yerine yabancı yatırımcıya getiri garantisi geliverdi. Yeter ki yabancı sermaye gelsin.
Birden hukuk aklımıza geldi; birden demokrasi deyiverdik. Demek ki önceki dönemden ne hukuk kalmış ne de demokrasi. Sanırsınız ki Adalet Bakanı bu hafta bakanlığa atandı.
Sanırım yakın zamanda bütün kabine aynı pozisyonda olacak. Hepsi bir önceki yönetime karşı sert bir mücadele verecek. Yani yeni kabine eski kendileri ile çok sert mücadele edecekler.
Yeni Bakan Lütfi Elvan ve yeni MB Başkanı Naci Ağbal hariç. Onlar gerçekten yeni geldi.
Naci Ağbal için faiz artıramaz demiştim. Aslında tabelada 10.25 görülen ama fiiliyatta 14,25’i aşan faizi artırım saymazsak. Ama yine de yanılmışım...
2013 yılından beri saçma bir faiz & enflasyon teorisi ile ülkeyi mahvetmenin ardından bu kadar sert ‘U’ dönüşü olamaz diye düşünmüştüm.
SETA açıkladı; olabiliyormuş.
Piyasa 500 baz puan artış bekliyor. Bakalım ne olacak. Ama asıl önemlisi faiz artışından ziyade yabancı sermayeye gelir garantili yatırım imkanının verilip verilmeyeceği olacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu hafta bunu cümle aralarında ifade etti.
***
Evet, çok ciddi döviz ihtiyacımız var. Varlığımızdan kat be kat fazlasını piyasaya sattık. Bütün ülke 2 yıldır bu işlemleri konuşuyordu. Olmayan döviz satışlarını ve eksiye geçen rezervleri...
Ama kimse duymadı.
Kimse kulak vermedi.
Kimse tehlikeyi dikkate almadı.
Uyaranları hain ilan edip üst perdeden yerli ve milli satışa devam edildi.
Ve geldiğimiz nokta şimdi şu oldu: Yabancı ve Milli.
Yurtdışına ilaç paralarını dahi ödeyemiyoruz. Yaz aylarında bir kaç defa yazdım: Bu kış petrol ve doğalgaz parasını ödeyebilecek miyiz diye. O derece ihtiyacımız var yabancının parasına.
***
Yabancı para getirecekse o ülkede hukuk adalet ister ama bunun öncesinde asıl ‘mülkiyet güvencesi’ ister demiştim. Nitekim hemen o noktaya da değindik.
Ardından hukuk adalet...
Yeter ki yabancı gelsin. Yeter ki yabancı para getirsin.
Tabi ki bunda ABD seçimlerinin de etkisi var. Orada meydanlarda din satan Trump ağır bir yenilgi aldı. ABD kutuplaştırıcı siyaseti sahnelerinden çok sert sildi.
O zaman yeni havaya bizim de uymamız gerekmiş olabilir.
***
Yakın zamanda defalarca yazdım: Türk varlıkları yabancılar için sudan ucuz hale geldi. 100 dolara alınan hisseler artık 10-15 dolara alınabiliyor.
Fırsatı kim niye kaçırsın!
O nedenle döviz fiyatlarında çok sert düşüş oldu.
O konuda da yanıldım: Yabancı bir gecelik ayılmaya hemen inanmaz sandım. Meğerse ciddi garantiler söz konusu olunca yabancı da karına bakıyormuş.
Ama şimdilik sadece sıcak para...
Sudan ucuz hale gelen Ülke varlıklarımıza bir de garantiler verilince sıcak paracılar hemen gelebiliyormuş. Meğer Dıj güçler sadece bir hikayeymiş.
Asıl güçler içerdeymiş de bilmiyormuşuz.
Ama şu notu yeniden tarihe düşmem lazım: Yabancılar kurumsal akıl yerine kişisel akılla yönetilen ülkeleri severler. Çünkü kişiye bağlı yönlendirme çok kolaydır. Trump bunu Hollywood figüranı olarak tanımlamıştı; hatırlayın...
***
Evet, paraya sıkıştık ve yeni ve yepyeni sayfalar açıyoruz. Eski biz artık yokuz. Eski biz yerine yeni biz geldik.
Hele bir bizi görün...
Bakın neler yapacağız.
Siz yeni bize bir yetki verin, bakın dolar, faiz, enflasyonla nasıl mücadele edilirmiş göreceksiniz.
Faiz zulmünü hemen bitireceğiz. Ülke rekabet edecek, kalkınma sağlanacak, istihdam artacak...
Ama önce bir acı reçeteyi alalım. Hepimiz acı reçeteyi bir güzel vakti zamanında uygulayalım.
Göreceksiniz eski bizlerin yanlışlarını yeni bizler nasıl da bitireceğiz. İşte onun için eski bizlerden oluşan yeni kabinemizi iyi tanıyın. Tarihe not düşecek yeni bizlerin isimleri bakanlıkların girişinde zaten yazılı.
Her sabah eski bizlerin resmine bakarak yeni bizler olarak bu büyük mücadeleyi vermiş olacağız. Hazır mısınız?
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNECumhurbaşkanı adayını suç örgütü liderine dönüştürmek mümkün mü? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolCHP nereye? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİREN“Boğazımdan tek kuruş geçmedi” 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU‘Masumiyet karinesi’ mi, o da ne ki? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBaşkanlık monarşisi (presidential monarchy) meselesi: Teorik bir izah 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Önerisiz veya bizzat öneriyle eleştiri” 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları






























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
12.11.2025
10.11.2025
4.11.2025
3.11.2025
30.10.2025
28.10.2025
26.10.2025
22.10.2025
21.10.2025
20.10.2025